Zarif Mustafa Paşa Yalısı'nda bir gecce!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 14-04-2014 09:57
[resim=20140414resim-095819EI][/resim] İstanbul trafiğinden kurtulmanın en güzel çözümü deniz yolu. Ben deniz yolunu çok sık kullanıyorum ve Anadolu Hisarı'ndaki yalıya deniz yoluyla geçince ilk önce ben gitmiş oldum. Demet Sabancı Çetindoğan tüm hazırlıkları tamamlamış davetlileri bekliyordu. Harika bir ev sahibesi. Harika şeyler hazırlatmış. İnanılmaz detaylar ve espriler vardı geccede. [resim=20140414resim-095847IX][/resim] Güneri Civaoğlu bile elinden telefonu düşürmedi, bol bol fotoğraf çekti. Çünkü çekilmeyecek gibi değildi. Her şey o kadar güzel detaylandırılmış ki, ekmekler bile her misafirin baş harfinden yapılmıştı. Ama en büyük espri geccenin sonunda gelen her misafirin kendi fotoğrafının olduğu poşet çaylardı. Ben adını "Kenan Paşa Çayı" koydum ve bir güzel içtim. Çoğu misafir hatıra olarak içmeden cebine attı. [resim=20140414resim-095915NG][/resim] Yalıyı bize Saffet Emre Tonguç gezdirdi. Onunla gezmenin ve tarihi dinlemenin keyfi bambaşkaydı. Zarif Mustafa Paşa Yalısı adeta tarihe açılan bir pencere gibi.. Hemen yanında yer alan Amcazade Hüseyin Paşa Yalısı’ndan sonra Boğaz’ın Asya yakasındaki en eski ikinci yalısı. Eski binaların tarihleri, o mekanlardaki yaşanmışlıklar, hikayeler insanı hep heyecanlandırır. Yalıyı gezerken ben çok heyecanlandım. Zarif Mustafa Paşa Yalısı, II. Mahmud’un kahvecisi Kani Bey tarafından 1800’lerde satın alınmış. İlk yapıldığında Harem, Selamlık ve Kayıkhane bölümlerinden oluşan ve bugünkünden üç kat daha büyük olan yalı, 1848 yılında Zarif Mustafa Paşa’nın mülkiyetine geçmiş. 1992’ye kadar aynı ailenin fertleri tarafından kullanılmış. Yalı eski bir Bizans manastırının kalıntıları üzerinde yer aldığından Ayazma (Kutsal Su Kaynağı) halen binanın bahçesinde bulunuyor. Paşa’nın damadı Sadık Bey, kayınpederinin sürekli verdiği ziyafetlerden sıkılınca Selamlık ve Kayıkhane olan bölümü satın alıp araya da kocaman bir duvar ördürmüş. Aile Şeyh Talat Efendi’nin akrabasıymış. Sadık Bey’in oğlu Osmanlı mebusu Mehmet Esat Bey yalıda bulunan Hz. Muhammed’in sakalına (Sakal-ı Şerif) ait bir teli Anadoluhisarı’ndaki Fatih Camii’ne hediye etmiş. [resim=20140414resim-100238EY][/resim] Yalıda bulunan tarihi Türk hamamı güzel bir mermer işçiliğine sahip ve orijinal haliyle muhafaza edilmiş. Ben hamamdaki dinlenme koltuğuna yayılınca Demet Sabancı, "Misafirlerden ilk defa birisi oturdu, ne güzel yaptınız Kenan Bey" dedi. Kesinle bir akşam o yalıda kalmak ve doya doya yaşamak isterdim.. Mehtap seyri için yapılan Mehtabiye, Limonluk, Kahve Odası, eskiden Maltalık adı verilen duvarları resimlerle bezenmiş yemiş odası binada ilgi çeken bölümlerden. Yalının bahçesinden ise Boğaz’ın eski, atlı araba yolu geçiyor. [resim=20140414resim-100211VE][/resim] Binadaki en önemli kısımlardan biri de kadınların deniz hamamı olarak kullandıkları yer. Bunu evin içindeki kapalı bir havuz olarak düşünün. Mahremiyet dolayısıyla geçmişte denize giremeyen kadınlar evin içindeki bu havuzda yüzerlermiş. Şu anda Kahve Odası olarak kullanılan bu yerin camla kaplı zemininin altında balıklar yüzüyor! Günümüzde akvaryum olan bu havuzun filtre edilmiş suyu Boğaz’dan geliyor. [resim=20140414resim-100028FN][/resim] Yalıyı gezme turundan sonra çok şık hazırlanmış yemek masasına oturduk. Yemek takımları ve süslemeler harikaydı. Mönü ise muhteşem; Tepsi mantı ile başladık. Baklava yufkasına sarılı levrek ile devam ettik. Ve finalde muhteşem Nevzine ve Saray Muhallebisi tatlılarıyla final yaptık. Dilara Koçak duymasın ama Saray Muhallebisi'nden bir kaşık tadayım dedim, demez olaydım. Böyle bir lezzet olamaz. Demet Sabancı Çetindoğan bunun adının aslında Saray Aşuresi olduğunu söyledi. Gerçekten aşure ile muhallebinin karşımıydı. Nefisti. Sütiş tarifini istemiş ama Demet Hanım vermemiş. [resim=20140414resim-100103RD][/resim] Profiterol servisinden hiç bahsetmek bile istemiyorum, gözümü kapadım. Fotoğraflı çay servisi ise geccenin en büyük esprisiydi. Harika bir gecce, harika bir sohbet ve deneyim oldu benim için. Kendini Türkiye'nin tanıtımına adamış olan ve oturduğu Zarif Mustafa Paşa Yalısı'nda dünya ünlülerini ağırladığı için Demet Sabancı Çetindoğan'a gerçekten çok teşekkür ederim. Çok yakında yine Türkiye Turizmi için çok önemli bir projesi var. Hayırlısı olsun..