DENİZ SEKİ'YE TAVSİYEM VAR!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 09-09-2008 12:05
Başbakan-Aydın Doğan kavgası tüm hızıyla sürüyor... Konuyla ilgili olarak dün "Çocuklarımız Doğu'da hiç yoktan ölüyor, şunların yaptığı kavgaya bak.. Ramazan mübarek günü günahtır, ayıptır.. " diye yazmıştım, bugün Ertuğrul Özkök benzer bir yazı yazmış.. Özkök demiş ki; "Dağlarda teröre karşı mücadele eden çocuklarımıza biraz daha ilgi göstersin. Bak, artık her akşam üç beş yuvada ağıtlar yakılmaya başlandı. Başbakan bu meseleyi çözsün, söz veriyorum susacağız.." İnşallah bu "Başbakan-Aydın Doğan kavgası" en çok şu Doğu'da hiç yoktan ölen gencecik çocuklarımız için bir umut olur da hükümet bu konuya kökten bir çözüm bulur.. [b]AYŞE ARMAN AMBULANSI NİYE SORMADI?[/b] Hürriyet Gazetesi günlerce Kuşan Zayıflama Merkezi'ni öve öve bitiremedi, şimdi de "Ambulans olsaydı Dila ölmezdi" diyor.. Aynı gazetenin yazarı Ayşe Arman hanımefendi zayıflayacağım diye gittiği merkezi tefrika halinde ballandıra ballandıra anlatmıştı.. Oysa ben o yazıları okurken, oradaki "işkence diyetini" çok iyi biliyordum. Çünkü bir çok sosyetik arkadaşım, daha kampın ilk günlerinde merkezden kaçmışlardı. Ayşe Arman, günlerce yazdığı yazıda acaba neden şu soruyu sormadı? - Acil bir durum olsa ne yapacaksınız? Burası İstanbul'a çok uzak bir yer. En yakın hastane 45 dakika mesafede.. Kapıda ambulans yok. Allah korusun acil bir durum olsa ne olacak? Ya da Muzaffer Kuşan, eski tip üstü açık lüks otomobiliyle poz verip, "çok para kazanıyorum" dediği zaman, Reha Muhtar'ın tarzıyla "ambulans nerede ambulans" diye niye sormadı Ayşe Arman? Vah gidene vah... * * * [b]DENİZ SEKİ'YE TAVSİYEM VAR[/b] Deniz, sen Hüsnü Şenlendirici'den önce de Deniz Seki'ydin. Yeni Deniz Seki olmadın yani! Kendini çok harcatıyorsun, üzülüyorum.. Şimdi görüyorum ki, ikinci plana düştün. Çoluk-çocuk sahibi evli sevgilin, senle ve aşkınla dalga geçiyor.. Açıklamalarında sürekli söylediği "İki kadın görüştüler. Çok medenilerdi. Ben de aralarına girip fotoğraf çektirdim" tarzındaki sözleri ve dalga geçer gibi konuşması hiç hoş değil.. Yani Hüsnü Şenlendirici, bu kavganın dışındaymış gibi gösteriyor kendini, Nazire'ye ve sana "yiyin birbirinizi" diyor. Sen bu durumlara düşecek kadın mıydın Deniz? Hayatında ilk defa böyle yasak bir ilişkinin içinde buldun kendini.. Ama senin gösterdiğin özeni, sevgiyi, karşı taraf göstermiyorsa bir problem var demektir. Belki sen bunları göremiyorsun ama seni seven bir dostun olarak uyarıyorum.. Lütfen sanatçı kişiliğini, insan tarafını, kadınlığını bu çirkinliğin içinde kirletme.. Sadece bir dost tavsiyesi..