LONG TABLE’İN BAŞARISI..

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 23-12-2008 15:03
Dubai'den sonra İstanbul gecce yaşantısındaki cinayetler ve silahlar ne kadar da ürkütücü geldi! Neden biz eğlenmesini bilmiyoruz? Neden biz adam gibi eğlenemiyoruz? 'Damsız girilmez'.. Öyle mi? Al sana bıçak darbeleri.. Ve üstüne patlayan silahlar! 2009 yılına giriyoruz ama bu konularda bir arpa boyu mesafe kaydedemedik bence.. Bu gidişle edemeyeceğizde galiba.. Çünkü çoğu kez, gecce yaşantısındaki ölümler kim vurduya gidiyor! Ve maalesef, nedense çözülemiyor! Geçen gün İzzet Çapa'nın röportajını okuyorum.. Gecce yaşamındaki bu yozlaşmadan dolayı kulüpçülüğü bıraktığını, olayları çıkaranların mafya değil, veletler olduğunu söylüyordu. Babasının kredi kartıyla kendini mafya sanan veletler yani! [resim=2008122399long4-23aralik2008jpg][/resim] Ve ardından röportajın içindeki püf noktasını gördüm. Çapa, 'Bu olaylardan sonra mekanlarımda artık hem avukat bulunduruyorum, hem de ilk yardım ekibi..' diyordu. İşte bu ilginç bir gelişme İstanbul gecce yaşamında. Avukat ve ilk yardım ekibi.. Bence bunu her mekan yapmalı ve her konuya anında profesyonelce müdahele etmeli. [resim=2008122399long5-23aralik2008jpg][/resim] Konu İzzet Çapa'dan açılmışken Longtable'dan bahsetmeden edemeyeceğim. Dubai'den geldikten sonra İstanbul'da ilk gittiğim mekan, Nişantaşı'ndaki Sofa Oteli'n içinde yer alan Long Table oldu. Yani size ve bilmeyenlere biraz abartı gelebilir ama inanın insan kendini New York'ta falan zannediyor.. Bir mekan bu kadar mı dört dörtlük olur? Bu kadar mı kaliteli müşterilerle dolabilir? Bu kadar mı güleryüz olur? Bu kadar mı lezzetli olur? [resim=2008122399long2-23aralik2008jpg][/resim] Bar servisini, yemek servisini, garsonların ilgisini görseniz şaşarsınız. Özel buzlardan yapılmış şut bardaklarındaki kokteyler, özel tavalarda gelen etler, sepet içinde özenle hazırlanmış üzüm üstüne beyaz çikolatalı tatlar.. Hangisini saysam ki? Sahnede Evrim diye bir kız var. Sanki Amsterdam'dan gelmiş. Kesinlikle Türk demezsiniz. Müthiş söylüyor ve mekanı komple dolaşıp masalarla diyalog kuruyor. Ödüllü aşçılar Bilal ve Gazi Ateş kardeşlerin müthiş sanatı var mönüde. Gerçekten sanat yapıyorlar.. [resim=2008122399long3-23aralik2008jpg][/resim] Çapa Grubun müdürü Barış Demirtaş ise olaya öyle bir hakim ki, masaları öyle bir şekilde organize edip müşteriyi öyle memnun edecek hareketler yapıyor ki, şaşarsınız.. Kimler geldi kimler geçti Çapa Grup'tan ama Barış gibisi hiç gelmedi. Tabii yardımcısı Vural'ı da unutmamak lazım. Çok şeker bir şef Vural.. Bence İzzet Çapa ölse artık gam yemez. Öyle bir miras bırakmış, öyle bir ekip yetiştirmiş ki yolları açık olsun..