ASMALI KONAK BİTİYOR MU?

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 23-04-2003 14:21
Evet, şimdi televizyon dünyasında bu dedikodu konuşuluyor.. İddiaya göre patronlar, Asmalı Konak'ın bitirilmesi için talimat vermiş. İsterseniz daha detaylı anlatayım; Konu olarak Dallas'ı geçen ve izlenme rekoru kıran Asmalı Konak'ın yapımcısı Abdullah Oğuz.. Abdullah Oğuz, ANS'nin eski tek sahibi, şimdi ise yüzde 30 ortağı. Peki yüzde 70 kimin? Kanal D'nin.. Şimdi konuyu biraz daha açalım.. Abdullah Oğuz'un sahibi olduğu ANS, zamanında zorlanınca, Kanal D'de Faruk Bayhan'ın genel müdür olduğu dönemlerde araya girmesiyle nakit para akışı sağlanarak Doğan Grubu'nun ANS'ye büyük ortak olması sağlanmıştı. ANS bir prodüksiyon şirketi. Hem Kanal D'ye çalışacak, hem de dış işlere bakıp para kazanacaktı. İki yıl önce ATV ile yapılan anlaşma gereği Asmalı Konak'ın çekimlerine başlandı. İki televizyon arasında Bimaş anlaşması da vardı ve O zamanlar kimse bu dizinin bu kadar reytig alabileceğini düşünmüyordu. Gel zaman git zaman, yüzde 70'i kendisine ait olan Kanal D'ye ait olan ANS'nin çektiği Asmalı Konak, kendilerine rakip olan ATV'yi zirveye taşıdı! Tabii bu da Kanal D'yi rahatsız etmeye başladı. Televizyon dünyasında konuşulan iddiaya göre de ANS'nin patronları 'Bu işi bitirin' demiş. Yani, 'Asmalı Konak'ı bitirin'.. Şimdi, iki yıldır rakip bir kanalda iyi reytingle devam eden bir diziyi Kanal D'ye almak da olmaz. O yüzden bitirin işte.. Ama bu işe yapımcı Abdullah Oğuz yanaşmıyormuş. Color Colleksion tekniğiyle çekilen, yani çekildikten sonra boyanan (kırmızı kıpkırmızı, gökyüzü lacivert, mavisi mor olan) Asmalı Konak'ın ATV için çekimlerine devam etmek istiyormuş. Bakalım, Sümbül Hanım'ın yaşına başına bakmadan fingirdediği, Seymen Ağa'nın karısının ortağıyla platonik aşk yaşadığı, çocukların gizli nikah yaptığı, mutfağında dedikodunun eksik olmadığı Dallasvari Asmalı Konak'ın sonu ne olacak? Sanıyorum Haziran'da bitiyormuş. Ben öyle duydum.. Tamer Karadağlı üzgün! Pazar Keyfi'ydi sanıyorum.. O çok konuşkan, sempatik, basınla, paparazzilerle arası çok iyi olan Tamer Karadağlı bu kez konuşmuyordu. Kendisine uzatılan mikrofonlara sırtını dönen Karadağlı, hiç konuşmadan arabasına binip, gitti. 'Ne oldu Tamer?' dedim.. Açtı, ağzını yumdu gözünü; 'Benimle, işimle uğraştılar, bir sürü dedikodu çıkardılar sesimi çıkarmadım ama 60 yaşında babamla, annemle uğraşmaları hiç doğru değil.. Yok ben babama bakmıyormuşum, babam alkolik olmuş falan filan. Bunların hepsi yalan. 60 yaşında yaşlı bir adama bu yapılır mı? Babam şimdi hüngür hüngür ağlıyor, ayıp değil mi? Ben babama bakıyorum da, para gönderiyorum da, uğruyıp ziyaret ediyorum da.. Onlara ne? 'Oğlunuz hakkında röportaj yapacağız' diye eve girmişler, gizli kamera koymuşlar. ÇOk ayıp.. Benim bir sürü dedikodumu çıkardılar ama yaşlı babamla, annemle sakın uğraşmasınlar. Artık bu olayların aileye indirilmesi çok ayıp.. Ben öyle bir adam değilim. Beni işimle değerlendirsinler, tek istediğim bu. Babamdan ne istiyorlar? Adamcağız iyi niyetle içeri almış, buyur etmiş ama sonuçta nasıl yayınlanıyor.' Tamer Karadağlı kırgınlığını, kızgınlığını belirtmek için bir süre basınla konuşmayacağını söyledi. Biran olsun, kendinizi onun yerine koyunca hakvermeden edemiyorsunuz değil mi!