İBRAHİM TATLISES VE KADINLARI!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 06-04-2003 21:27
Geçtiğimiz haftaiçi Perihan Savaş'la yaptığım canlı yayın 'Yüz Yüze' bitince Perihan Hanım dayanamayıp, 'Gerçekten dediğin doğru. Kızsa da, bağırsa da, dinlemese de alıp karşıma konuşacağım onunla. Ne yapıyorsun İbo diyeceğim. Yanlışlarını yüzüne söyleyeceğim' dedi. Perihan Savaş'la yaptığımız bir saatlik Yüz Yüze'de, 50 dakika İbrahim Tatlıses'i konuştuk. Sağolsun Perihan Savaş'da o konularda öyle dertleymiş ki, konuştukça konuştuk.. Konu oğlak burcu İbrahim Tatlıses olunca, benimde çenem hiç susmuyor. Çünkü ben de oğlak'ım, ben de babayım.. Tatlıses'in hangi duygularda olabileceğini, çocuklarına ve ailesine, evine olan düşkünlüğünü biliyorum. Ama omuzlarındaki sorumluluk, büyüklükten dolayı kaynaklanan yanlışların sonunun alınamaması, kimsenin yanlışları yüzüne söylememesi İbrahim Tatlıses'i kötü bir pozisyona soktu. Bizim ülkemizde kimse gerçekleri söylemiyor. Hep kıvırıyor, bana ne diyor. Kimse ayna olmak istemiyor. Aman kardeşim, kurulu düzenimi niye bozayım, dostluğumu niye bozayım diyerek, yanlış yaptığını bile bile dostluklarını devam ettiriyor. Tabii sonra da inanılmaz kazıklar yiyor. Ben bugüne kadar hep doğrucu davut oldum. Hiçbir şey saklamadım, tüm gerçekleri dostlarımın yüzüne her yerde ve her zaman söyledim. O yüzden fazla dostum yok. Ama ben sahte ve yalaka dostlukları sevmiyorum, istemiyorum. Perihan Savaş da benim gibi.. Aslında İbrahim Tatlıses'te öyle olmalı.. Ama kimbilir kendi dünyasında neler yaşıyordur? Onu en iyi tanıyan ve yıllar sonra bile dostluğunu aynen devam ettirmeye çalışan Perihan Savaş çok güzel şeyler söyledi kızının babası için. ÇOk hoşuma gitti. İbrahim Tatlıses gibi bir İmparator'dan bir kız çocuğu olmasına rağmen bunu hiç kullanmaması çok onurlu bir davranış. Tam kadın gibi kadın davranışı.. Toplumuzda öyle kadınlar var ki, ayrıldıkları zaman çocuklarını en büyük koz ve silah olarak kullanan, saymakla bitmez.. Perihan savaş'ın yerinde başka bir kadın olsa ya da o mantıkta cadı bir kadın olsa, İbrahim Tatlıses'ten çatır çatır koparır, cip, villa, para herşeyi alırdı. Erkek cephesine gelince; öyle erkekler var ki, kimi kadını baştacı eder, herşeyini verir ama yaranamaz. Ya da kimi kadınına hiçbirşey vermez ama ondan da bir zarar görmez! Erkekler bazen kadınlar konusunda rotalarını şaşırıyorlar. Kadınlarını baştacı yapıp, her imkanı sunuyor, kasanın anahtarını bile veriyorlar ama ondan sonra da toparlayamıyorlar! Bazen kadını, olduğu yerde bırakmak, önünü açmamak lazım. Tabii bunları her kadın için söylemiyorum. Sanıyorum ki, İbrahim Tatlıses'in Perihan Savaş'tan olan ve annesiyle mütevazi bir hayat yaşayan kızı Melek Zübeyde yakında üniversitesini bitirip babasının şirketlerinin başına geçecek. Babası, şimdiden kızının odasını hazırlamış bile.. Ha, unuttum.. Bir de ayrılan ama çocukları olan kadınlar arasında kıskançlıklar var. Paylaşamama kavgası.. Benim erkeğimin başka kadından olan çocuğu sendrumu! Ne kötü, ne art niyetli düşünceler.. Oysa kardeş kardeş büyümelerini sağlasalar, küçükken bilinçlendirseler çok daha güzel olmaz mı? Şimdi düşünebiliyor musunuz İdo ile Melek Zübeyde'yi? İkisi de İbrahim Tatlıses'in çocuğu ama iki ayrı kadından, iki ayrı dünyadan.. Ama ikisi de İbo'nun.. Yani İbo'nun onlar için canını bile verecek olmasını düşünmeden yapılan kıskançlıklar neye yarar ki? Sadece çocuklara zarar verir.. Eminimki İbrahim Tatlıses artık yanlız kalmak istiyordur. Oğlak burcu böyle durumlarda mağarasına çekilir, kimseyle konuşmaz.. İbrahim Tatlıses'te o durumda olmalı. Sessiz ve sakin bir yerde, bir deniz kenarında, kadın dırdırından, kıskançlığından, cadılığından uzak bir hayat.. Allah her erkeğe nasip etsin..