FENER'İN GALİBİYETİ

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 10-11-2008 13:28
Öncelikle sevgili Ata'mızı, ölüm yıldönümünde saygıyla anıyorum.. Ve 'Türk, öğün, çalış güven' sözlerinin anlamını çok iyi biliyorum.. Atatürk'ün gösterdiği yolda durup dinlenmeden tam 30 yıldır çalışıyorum... (2009'da 30 olacak) gecce.com'daki ekibim ne olduğunun farkında değil. Öyle bir çalışma temposu içindeyiz ki, çocuklar şaşkınlık içinde.. Kanal 1'deki program ekibi de aynı şaşkınlığı yaşıyor.. Haftalık 'Yüz Yüze' programı yaparken, bir anda her şey günlük TV programına dönüverdi. Nasıl oldu, neden oldu bende bilmiyorum. Ama oldu işte.. Madem oldu, o zaman tembellik yok.. Hadi bakalım Kenan, göster kendini.. İlk akşam (12 Kasım Salı) Ayşe Özyılmazel, Eşyan Özhim ve Asuman Krause... Çok gır gır olacak program.. İkinci akşam (13 Kasım Çarşamba) Ferhat Göçer ve manken Ece Gürsel.. Aşk şarkıları ile aşktan yana şansı olmayan Ece Gürsel sohbeti hoş olacak. Üçüncü akşam (14 Kasım Perşembe) Doğa Rutkay, Pınar Aylin ve Mevlevi Emre.. Çok ilginç bir gecce.. Dördüncü akşam (15 Kasım Cuma) Yeşim Salkım ve Latefet oyuncuları Hüseyin Avni Danyal (Kurtlar Vadisi'nin Bulut'u), Zeynep Gülmez ve Mert Yavuzcan.. Beşinci, altıncı, yedinci, vs. vs... Çıktık bir yola Allah kayıra.. Hayırlısı neyse o olsun.. Allah yüzümüzü kara çıkartmasın.. FENER'İN GALİBİYETİ.. Fenerbahçe'nin 4-1'lik ezici üstünlüğü karşısında sevincim kursağımda kaldı, çok üzüldüm.. Neden diyeceksiniz? Oysa bu galibiyet bizim için çok önemliydi. Hele 4-1'lik farklı galibiyet ballı-kaymak oldu ama ah ama o Galatasaraylı oğlumun eve gelişi yok mu? İçimi paraladı. Giderken, 'Baba istersen telefonunu kapat, rezil olma' diyen oğlum, maçtan sonra eve geldi. Kapşonu kafasına geçirmiş, yüzünü gizlemiş, Galatasaraylı atkısı boynunda ama.. Hayalet gibi sessizce eve girdi ve doğruca odasına çıktı. Ne bir 'iyi akşamlar', ne de 'tebrikler baba' demedi. Belli ki Kadıköy efsanesi yine yıkmıştı Galatasaraylıları.. Peki bir baba olarak Fenerbahçe'nin galibiyeti mi benim için önemliydi, yoksa Galatasaraylı oğlumun mutluluğu mu? Ben çıktım odasına.. Yatağında dalmış gözlerle maçı tekrar izliyordu.. Yanına oturdum ve sporun centilmenliğini, hırsını, güzelliğini anlatmaya çalıştım.. Yenmek de var yenilmek de.. Sadece kızmak, küsmek, kavga etmek yok dedim.. 'Haklısın baba.. Tebrik ederim' dedi.. Beraber salona indik ve maçın yorumlarını birlikte izleyip, iki medeni taraftar olarak bizde yorum yaptık, güldük, eğlendik.. Bu arada sevgili gazeteci dostum Bengüç Özerdem maçtan çok entresan bir fotoğraf gönderdi. Ellerine sağlık Bengüç, harika bir fotoğraf.. [resim=2008111099benguc4-10kasim2008(1)jpg][/resim]