TADIM GECCESİ DEDİKODULARI!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 24-11-2009 16:51
Önceki akşam Les Ottomans “Has Oda”da çok güzel bir tadım yemeğine katıldım. Sevgili Banu Birkan’ın organize ettiği tadım geccesi Diren Şarapları için yapılmıştı. Ev sahipliğini babacan ve sempatik tavırlarıyla Orhan Ziya Diren’in yaptığı geccede Mehmet Y. Yılmaz, Ahmet Örs, Tufan Türenç, Fikret Ercan, Can Ataklı, Emel Erden, Ömür Gedik, Serfiraz Ergun, Zeyno Gürses, Bülent Cankurt, Kubilay Keskin (göründü, kaçtı) ve ben vardım. [resim=20091124resim-183919E5][/resim] Eee, bu kadar çok gazeteci bir araya gelirse ne olur, tabi ki basın dedikoduları olur! Neler kaynattık o gecce neler? Allah’tan Banu Birkan’ın “maço” Erkan Petekkaya sevgisi ortaya çıktı da, basın dedikoduları bir anda “maço erkek” tartışmasına dönüştü. Banu Birkan’la Ömür Gedik arasında fikri ayrışmazlığı yaşandı.. Bir ara da, çocuk doğumunda kız mı-erkek mi olacağının matematiksel bir tartışması yaşandı ama hiç anlamadım! Yine işin kaynağı Banu Birkan’dı. Gecce boyunca parmak hesabı yaptı durdu! * * * İtiraf etmek gerekirse mazisi çok eskiye dayanan bu kültür dolu şarabı ben daha önce hiç duymamıştım. Oysa Diren’in tarihi hayli eski ve ilginçmiş; 1881 öncesi Tokat, geçmiş yüzyıllar boyunca bağcılığıyla ünlü bir kenttir. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u aldıktan sonra, İstanbul Beykoz'da, Tokat'tan getirttiği bahçıvanlara meyve bahçeleri ve bağlar tesis ettirmiştir. 1881 Tokat'ta Cizvit okulunun kurulmasıyla, okul öğretmenleri tarafınca Tokat'ın bugün hala var olan en güzel bağları kurulmuştur. Teraslamalar şeklinde kurulan bu bağlarda, en çok Narince üzümü yetiştirilmeye başlanmıştır. 1940-1943 Üzüm bağlarıyla ünlü Tokat’ta doğan Mustafa Vasfi Diren, 1940 -1943 yılları arasında Bursa Tarım Meslek Lisesi'nde eğitim görürken, şarapçılık ile ilgilenmeye başladı. 1958 18 yıllık bir hazırlıktan sonra, ilk yıl evin içinde oluşturulan imalathanede 15 ton şarap üretti. 1963-64 Diren Şarapları'nın 1963 yılında Manisa'da yapılan ilk Türkiye Şarapçılık Yarışması'nda en yüksek dereceyi alarak birinci olması, M. Vasfi Diren'in konuya ilgisini daha da arttırdı. 1970’ler Şarabın tutkuyla üretilebileceğine, nesiller boyu bilgi ve birikim aktarımıyla daha üst seviyelere gelebileceğine olan inancıyla çocuklarına Türkiye ve dış ülkelerde eğitim ve öğrenim yaptırmaya karar verdi. Büyük oğlu Orhan Ziya Diren, 1968-1973 yılları arasında Fransa Dijon Üniversitesi Fen Fakültesi'nde Oenoloji (Bağcılık Mühendisliği) eğitimi gördü. 1980’ler M. Vasfi Diren, diğer çocukları Ali Rıza Diren’in Almanya'ya mesleki eğitim için gitmesi, Nihal Diren’in Türkiye’de okuyarak gıda mühendisi olması, küçük oğlu Erol Diren’in makine mühendisliğini bitirmesi ile, Diren Şarapları’nı çocuklarıyla birlikte daha üst noktalara getirmek için çalışmaya başladı. 1990 - 2000'ler Diren Şarapları bugüne kadar katıldığı ulusal ve uluslararası yarışmalarda birçok sertifika ve madalyalar aldı, yöresinin ve Türkiye'nin adını duyurdu. Mahlep vermutu ve Karmen Selection, Dörtnal Selection, Karmen, Dörtnal, Vadi şaraplarına ilave 2000’lı yıllarda portföyüne Viola serisi ve Collection serisini ekledi. Collection serisinde Narince, Kalecik Karası, Öküzgözü, Boğazkere, Syrah, Cabernet Sauvignon, Chardonnay ve Sauvignon Blanc, Merlot şarapları bulunmaktadır. Uzun yıllardır rengi, aroması ve bukesiyle degustatörlerden tam not alan Diren Şarapları, Collection serisiyle de şarapseverlerin beğenisini kazandı. Ve geldik 2010’a.. Diren Şarapları, kurulduğu günden bu yana koruduğu kalite ve lezzetini gelecek yüzyıllara taşımak ve ülkemizdeki kaliteli şarap üretimini destekleyerek dünyaya tanıtmak amacıyla yeni yatırımlar hedefliyor. İlk olarak, kendi yöresi olan Tokat’ta, Narince üzümü dışında yeni çeşitlerin yetiştiriciliğini yapmayı planlıyor. Diren, şu ana kadar sadece Narince üzümü yetiştirilen Tokat bağlarında bir ilki gerçekleştirerek, yerli üzümlerden Boğazkere ve Öküzgözü, yabancı üzümlerden ise Cabernet Sauvignon, Chardonnay, Merlot, Shiraz üzümlerinin ilk üretim denemelerini, Tokat’taki kendi bağlarında başarıyla tamamladı. Diren, Tokat’ta yetiştirilen ilk Cabernet Sauvignon üzümünü, 2011 yılında şarap severlerle buluşturmayı hedefliyor. Ulusal ve uluslararası sektördeki gelişmeleri yakından takip ederek, Türk şarapçılığının kalite ve lezzetini yeni boyutlara taşımayı amaçlayan Diren’in, önderliğini yaptığı bu proje ile hem topraklar verimli hale getirilerek bölgeye zenginlik katılmış olacak, hem de Türk şarap sektörüne farklı lezzetler kazandırılmış olacak. * * * Ulus 29 tarafından işletilen Les Ottomans’taki davette gerçekten çok özenle hazırlanmış bir mönü vardı. Çok lezzetliydi mönü. Personel çok anlayışlı ve güler yüzlüydü.. 2006 yılından beri Diren’e şarap üretim ve yapım süreci konusunda danışmanlık yapan Jean Luc Colin’in önerileri eşliğinde Diren şaraplarıyla birlikte çok keyifli bir gecce geçirdik. Hep diyorum, ülkemizde daha bilinmeyen, fazla gündeme gelmeyen, önemsenmeyen nice başarılar, güzellikler ve tadlar var. Ama maalesef kıymetini bilmiyoruz. Oysa ülkemiz tarih ve lezzet dolu bir ülke.. Başka ülkelerin şarap bağlarını, fabrikalarını gezerken tarihi öyle bir sunuyorlar, öyle bir pazarlıyorlar ki ağzınız bir karış açık kalıyor ama bizde maalesef ne böyle bir sunum ne de böyle bir pazarlama anlayışı var! İnşallah yavaş yavaş olacak ve tarihi şaraplarımız, lezzetlerimiz, güzelliklerimiz layıkıyla tanıtılacak.