BLUE TOPAZ GÜZELDİ AMA...

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 02-06-2009 17:31
Önceki akşam Reina'daki Blue Topaz'a gittim.. Las Vegas'tan gelen misafirlerim gördükleri manzara karşısında şaşkına uğradılar. İçinden deniz geçen şehir İstanbul için hayranlıklarını her fırsatta dile getirdiler. Sadece anlamadıkları açılan perde oldu! Manzarayı kapatan ses perdelerini anlatana kadar anam ağladı! Anlattım ama yine de bu çağdışı çözümü anlayamadılar, "boğazı niye kapatıyorsunuz" deyip durdular.. Blue Topaz'da fiks mönü varmış. Bilmiyordum. Masaya oturur oturmaz 11 çeşit meze geldi.. Beyaz peynir, kavun, ılık çim çim karides roka salata (veya közlenmiş patlıcan soslu ve köy peynirli çoban salata) fava, patlıcan salata, fesleğenli enginar (harikaydı. Enginar yaprakları içinde pilav vardı.), zencefilli levrek, tekir salata, midyeli lahana dolma.. Sıcak mezeler ise etli radika (gereksizdi), kimyonlu baby ahtapot (güzeldi), gümüş tava.. Ana yemek seçenekleri olarak ise fırında logos (süperdi), tekir tava (harikaydı), fener şiş veya kahveli soslu bonfile veya enginarlı tavuk veya ıstakozlu bavette veya karidesli arpa şehriye risotto (müthişti).. Tatlı olarak ise sakızlı pano cotta (Biraz daha yoğun olmalıydı. Sakız kokusu alamadım) veya portakallı çikolata kreması veya meyve sepeti. İçecekler hariç bu mönü kişi başı 90 TL.. Bunların hepsi güzel ve lezizdi, servis ve ortam süperdi.. Çok keyifli ve kaliteliydi.. .. ama Blue Topaz'a yakışmayan bir konu vardı; Sponsor rakı (veya şarap) firması!! Şimdi Topaz'ın ortağı Kaya Demirer'i iyi tanırım. Bu işe gerçekten gönül vermiş ve para yatırmış bir insan. Ama şunu anlamıyorum. Ya da onlar nasıl yapıyorlar bilemiyorum. Sen boğazın en güzel yerine deniz mahsülleri ağırlıklı bir restoran açacaksın ama rakı içeceğim zaman illa da "yeşil efe" diye zorlayacaksın! Böyle bir şey var mı Kaya? Herkesin rakı veya şarap tercihi farklıdır, damak tadı farklıdır. Ben her zaman Tekirdağ içerken neden bu zevkimi, üstelik süper mezeleri sunduğu mekanda bozayım ki? Neden daha light ve bayan rakısı olan Yeşil Efe'yi içeyim ki? Böyle bir zorlamaya neden maruz kalayım? Neden sevmediğim bir şeyi zorla içeyim? Zorla güzellik olmaz arkadaşlar!! Allah'tan çocuklar tanıdık, Reina'nın dışındaki bakkaldan Tekirdağ rakısı aldılar da Las Vegas'tan gelen misafirlerimize rezil olmadık! Tamam kriz var, işler düştü, sponsorluk lazım ama böyle de sponsorluk olmaz ki? "İlla benim içkimi satacaksın, başka içki satmayacaksın" diye sponsorluk mu olur? Bunu hiçbir mekan kabul etmemeli bence. Turyid Başkanı Barış Tansever'in Sunset'inde de böyle galiba. Mehmet Koçaslan'ın Reina'sında da var sanırım.. Hiç doğru değil, kesinlikle değil. Turyid acilen toplanmalı ve bu uygulamadan vazgeçmeli mekanlar. Sponsor olunacaksa, "illa benim içkimi satacaksın"la değil, reklam panosu vs. uygulamalarla olsunlar. Veya garsonlar ilk tercih olarak sponsor firmayı sunsunlar ama müşteri kendi içtiği markayı isterse de versinler yani.. Aslında bu tip zorlamalar içki markası içinde hoş değil. Tamamen nefret uyandıran bir durum oluşuyor bence.. "Satamıyorsun ve zorluyorsun. Sen daha büyük firma olamamışsın" fikri oluşuyor kafalarda! Benden söylemesi.. Yazıdan hemen sonra sevgili Kaya bir mail atmış aynen yayınlıyorum ve Kaya Demirer'e teşekkür ediyorum.. Sevgili Kenan Erçetingöz; Sonuna kadar katılıyorum yazındaki "dayatma mantığı" bir markanın empoze ediliş şekline, durum özetle şöyle; Ben aynı firma (ve aynı ürün) ile Nişantaşı Lipsi' de de çalıştım geçtiğimiz kışın tamamında. Aynen söylediğin gibi de amblemlerini duvarda yer yer de masa üstünde taşıdım/ kullandım. Ancak ne zaman ki müşteri tavsiye edilen ürün dışında favori markasını rica etti hemen (stoktan) ürünü sundum amblemli bardaklarını da amblemsiz bardak ile değiştirdim. Burada sanırım Reina şemsiyesi altında genel manada sponsor firma ürünlerine öncelik konusundaki hassasiyet uyarıları, bizim arkadaşları haddinden fazla etkilemiş; kantarın topuzu kaçmış. Yoksa senin de altını çizdiğin gibi benim mekanlarımda kesinlikle Reina' da ise tahminimce böyle dayatma bir tutum sergilenmez. Hiçbir firma ile de böyle bir pazarlığa oturulmamalı, ben oturmam kendi adıma. Umarım yazının çoğunluğunu kapsayan bu hassas konudaki benim de hassas tutumuma sayfanda yer ayırırsın. Sevgiler Kaya Demirer Topaz