ARTO , TAM BİR HUYSUZ VİRJİN OLMUŞ! KENAN ERÇETİNGÖZ YAZDI

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 06-03-2001 13:58
Çok özür dilerim, bugün geç kaldım, anca kendime gelebildim, pardon... Eee, gecce o kadar gezersen sabahta böyle geç kalırsın işte. Çıktım Ağaoğlu'nun çatıdaki havuzuna, giydim şortumu, açtım laptop'umu başladım yazmaya. Ama önce bir havuza atlayıp kendime gelmem lazım... Evet, bugün Uludağ'da hava parçalı bulutlu efendim. Güneş bir açıyor, bir kapıyor. Kar yağmadı ama karlar da erimedi. Herkes kaymaya devam ediyor. Bu akşam kar yağışı bekleniyormuş. İnşallah yağar da otelcilerin biraz yüzü güler... Dün öğlen Beceren Cafe'de karşılaştığım Nevda Yılmaz, bana yılbaşı geccesi Celal Çapa'dan yediği kazığı anlatmıştı. Celal, yılbaşı geccesi Büyük Otel'de kalanlara ekstra 30 milyon kokteyl parası daha kesmiş, Nevda Yılmaz da buna çok sinirlenmiş, 'Bir daha asla o otele gitmem' diyordu... Akşam Celal Çapa'yı ve Cüneyt Kurt'u görmek ve gezmek için Büyük Otele gittim. Celal'e 'Ne o yılbaşı geccesi 30 milyon geçirmişsin herkese! Nevda Yılmaz çok sinirlenmiş, bir daha bu otele gelmeyecekmiş' dedim, çok güldü. 'Niye gülüyorsun' dedim, 'Nevda içerde eğleniyor oğlum' dedi ve muhasebecisini çağırdı. 'Nevda Hanım yılbaşı faturasını ödedi mi?' dedi. Kelli felli muhasebeci bey 'Hayır efendim, 1 milyar 560 milyon lira borcu var' dedi. Celal de 'Önce parasını ödesin, ondan sonra eleştirsin' diye güldü geçti. Metin Aşık'ın sinirlenmesinde haklı olduğunu, hesabını kapattıktan sonra 30 milyon istendiği için otelin hatalı olduğunu söyledi ve şunu ekledi; Celal'i kıskananın gözü kör olsun... Celal Çapa ile sohbetimiz Uludağ'ın sorunları ile devam etti. Konuyla ilgili olarak şunları söyledi: Dağdaki krizin sebebi eski kafalı olmaları. Ben bugün şorttayım. Bu olay dağ da ilk defa gerçekleşiyor. Bana gelen fazla müşteriyi ben diğer otellere gönderiyorum. Fiyatımı hiç indirmiyorum. Kaliteden ödün vermiyorum. Bu yıl ben de zarardayım ama gelecek yıl yaptığım yatırımların meyvesini toplayacağım. Eskiden misafirlerimizi yemekte ağırlardık. Şimdi öyle olmuyor, otellerde ağırlıyoruz. Bu işler yüzde 25 misafirler için, yüzde 25 kendi keyfin için, yüzde 50 de ticaret için yapılır. Dağda herşey eski tas, eski hamam. Alışmışlar. Lifti olmayan tek otel benimki ona rağmen fiyatımı düsürmüyorum. Daha sonra hepberaber Bario Latino'ya geçtik. İçerisi tıklım tıklım. Bülent Özdemir gitarıyla müthiş şarkılar çalıyor, Betül adındaki kız ise söylüyordu. Ender Alkoçlar, Hayal Davran, Nevda Yılmaz, Eti Abut ve yeni sevgilisi, Demet Akbağ, Demet Söz kimi ararsanız Bario Latino'daydı. Bu arada Cüneyt Kurt, 1,5 yıl önce ayrıldığı eşi Demet Söz'le barışmanın yollarını arıyor. Cüneyt'e 'barıştınız mı?' dedim, 'Barışmak için çaba sarfediyorum, inşallah becereceğim' dedi. Bence de inşallah barışırlar, çünkü bebekleri var. Bu arada Cüneyt bayram nedeniyle kavgalı olduğu İzzet Çapa'yı arayıp bayramını kutlamış; İzzet'ciğim na'ber? Kim arıyor? Bayramanı kutlamak isteyen biri Cücü aşkım nasılsın? Seni çok severim, öyle bir sinir harbi oldu, bayramdan sonra yemek yiyelim... Cüneyt Kurt'la İzzet Çapa arasındaki bayram diyaloğu böyle olmuş... Demet Akbağ, ısrarlara dayanamayıp çıkıp çok güzel şarkılar söyledi. Demet Söz'le Hayal Davran'da birlikte söylediler. Çok keyifliydi Bario Latino, kendimi İstanbul'da zannettim biran. Dışarıya çıkınca Uludağ'ın ayazı yüzüme vurdu, Grand Yazıcı'ya kadar yürürken açıldım. Uludağ Nispet'te Arto çıktı. Dün gecce İstanbul'a gidecekti ama çok kalabalık olduğu için dağda kalmayı tercih etmiş, bu gecce İstanbul Nispet'te sahneye çıkacak. Birşey itiraf etmek istiyorum. Herkes 'Bu Arto'da ses yok, niye gidiyorlar ki' diyor. Dün gecce insanların Arto'ya niye gittiğini anladım. İnanılmaz formundaydı. Espriden kırıp geçirdi milleti. Bence Arto ikinci bir Huysuz Virjin olmuş. Dün gecceki şovunu televizyonlar canlı yayınlasaydı ne demek istediğimi anlardınız. O kadar çok güldüm, o kadar çok eğlendim ki anlatamam... Şimdi sizlere Arto'dan aklımda kalan esprileri yazmaya çalışacağım... Mesela en önde oturan iki bayan vardı. Sarışın olanının adı Ceyda'ymış ve Serdar Ortaç'ın sevgilisiymiş. Başladımı Arto 'Siz kız kıza nasıl oluyorsunuz. Serdar'ın ne olduğunu herkes biliyor, sen de kız o da kız nasıl oluyor bu işler?' demez mi? Ondan sonra yine önde oturan Mehmet Emin Karamehmet'in sağkolu, medyasının başındaki adam olan Sualp Kelleci'ye sardı. 'Elalem maaş alamıyor sen gel burada şampanyalar, Arto'lar para ye, olur mu böyle şey' diye avaz avaz bağırdı. Televole muhabiri Ferruh işi gücü bırakıp Arto'ya şampanya gönderince, müşteriler 'parasını kim ödüyor bu şampanyanın' deyince Arto da 'Kim ödeyecek ayol, şampanya Ferruh'tan değil, Sualp Bey'den' diye cevap verdi. Daha sonra Sulap Kelleci'ye şarkılar söyletti. Sualp Bey de biraz atarak biraz tutarak şarkılara eşlik etti. Arto dün gecce Uludağ Nispet'te inanılmaz formdaydı. Kırdı geçirdi. Bu çocuğun sesine bok atanlar bir daha düşünmeli. Zaten kendisi de Hürriyet'teki röportajında okuduğum gibi 'Mustafa Sandal kadar söylüyorum' demiş! Arto'yu tebrik ediyorum. Bugünlük benden bu kadar. Ağaoğlu Oteli'nin çatısında, dört tarafım karlarla kaplı bir dünyada havuz kenarında laptop'umla çok mutluyum. Belki akşam üstü yine birşey yazarım. By by...