GÜZİDE DURAN AYRILMIŞ!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 13-10-2003 10:07
İngilizler hiç böyle sevinmemişti! Maç bittikten sonra o koskoca İngiltere, el ele tutuşup oynayıp zıpladı. Sanki maçın sonucu 5-0 İngilizlerin lehine bitmişti. O ne sevinç, o ne başarı öyle! Türkiye o kadar güçlü bir ülke oldu ki, İngilizler bile artık 0-0’a seviniyorlar. Futbol konusunda ahkam kesmek istemem ama ne bileyim Hıncal Uluç’a katılmadan edemiyorum. Yani, Şenol Güneş’in maçı okuyamaması konusuna.. Sanki ilk yarıda bir-iki değişiklik yapsa, Okan’ı daha önce çıkartsa ve Sergen’i çıkartmasa gol bulabilirdik gibi geliyordu bana. Tabii dışardan gazel okumak kolay ama ne yapalım ekran karşısında deliren biz oluyoruz. Bu arada Beckham’ın penaltıyı atarken kaymasına ne diyorsunuz? Beckham dünyada başka herhangi bir maçta penaltı atarken kaymış mı acaba? Hiç sanmıyorum. Peki Türkiye’de niye kaydı? Bunun tek cevabı var; Büyü ve dua.. Gülmeyin, doğru söylüyorum. O kadar çok insan dua etti, o kadar çok hacı-hoca okudu ki, çocuk topa vurarken kaydı. Sırası gelmişken söyleyeyim Şenol Güneş hocanın eşi de çok seviyor büyüyü, hacı-hocayı. Kesin maç sırasında 10 kadar hoca ekran başında dua edip, kalemize akın olduğu zaman ‘kış-kış’ yapıyordur. Daha önceki yurt dışı maçında bir arkadaşım şahit olmuş. Mustafa Denizli’nin eşi Çiğdem Kayalı da aynı şekilde, Fatih Terim’in eşi de.. Hepsinin hocaları var ve mutlaka maçtan önce ile maç sırasında okutup üfletiyorlar. Mustafa Denizli Fenerbahçe’nin antranörüyken Çiğdem Kayalı’nın hocalara dağıttığı dolarları ben biliyorum. Fatih Terim’in de Adana’dan 20 tane hocası varmış. Yani diyeceğim şu ki, Beckham düştü düşmesine ama sanıyorum milyonlarca insanın ve hocaların okumasıyla düştü. Gülmeyin, gülmeyin.. Futbol maçlarında bu hacı-hoca işi çok oluyor. Sizlere daha fazla detay öğrenip bu hafta hangi antrenör eşleri bu işi yapıyor anlatacağım. Evet şimdi gelelim bombaya; Hani şu Amerika’da mankenlik yapıp, ülkemizi gururlandıran kız Güzide Duran var ya, sevgilisi İlker İnanoğlu’ndan ayrılmış. Evet, ayrılmış. Tamam boyu boyuna, posu posuna uygun değildi ama Amerika’da Güzide’yi Güzide yapan da İlker İnanoğlu’dur. Uzun yıllar Amerika’da yaşayan İnanoğlu, Güzide’yi elinden tutup kapı kapı, ajans ajans dolaştırdı ve tüm çevresiyle, filmcilerle tanıştırdı. Hatta en son Portekizli bir menajer bile tuttmuştu. Sonunda her zaman ki gibi olan oldu ve Güzide adam oldu, biraz adından bahsedilmeye başlandı ve İlker İnanoğlu ile yollarını ayırdı. Şimdi İlker Miami’de, Güzide New York’taymış. Benim tanıdığım İlker İnanoğlu hassastır. Bu olay onu yıpratmıştır ve o yüzden bir süre Türkiye’ye dönmez. Bakalım bu ayrılık konusunda Güzide Duran cehesinden ne gibi bir açıklama gelecek.