AYSUN'UN İTİRAFLARININ ANALİZİ!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 27-04-2005 11:39
Gelin bugün, Hürriyet'ten Sema Denker'in Aysun Kayacı ile yaptığı röportajı analiz edelim. Malum, Aysun Kayacı, şu andaki Fatih Aksoy ilişkisiyle, Hıncal Uluç-Ece Gürsel aşkını solladı! Bakalım, 7 yıldır Emre Aşık'la müthiş bir aşk yaşayan Aysun Kayacı, neden Fatih Aksoy'u tercih etmiş?Röportaj başlıyor. Biz cevapların ardından, yorumumuzu yapacağız; - Emre Aşık ile neden ayrıldınız? Yani üçüncü bir şahıs yüzünden mi bitti ilişkiniz? Hayır, üçüncü bir şahıs yüzünden bitmedi bizim ilişkimiz. Aslında özel hayatım hakkında konuşmak istemiyorum. Biz Emre ile birlikteyken de konuşmamıştık. Şimdi de çok fazla konuşmuyoruz. (Yalan. Fatih Aksoy üçüncü bir şahıs.) - Ama Emre 'Ölünün arkasından konuşmak istemiyorum' dedi... Başkasının konuşması üzerine bir şey söylemek istemiyorum. Başkasının düşünceleri üzerine konuşmak yaşam ilkelerime de aykırı zaten. (Bir önceki cevapta 'biz emre ile birlikteyken de konuşmamıştık' diyen Kayacı, bu cevapta eski aşkını 'başkası" olarak niteleyip, kendi içinde çelişiyor.) - Sanki yedi yılın ardından ilişkiniz dostça bitmemiş gibi... Yo hayır, dostça ayrıldık. Bunun sıralamasında bir terslik yok. Biz ayrıldıktan sonra bir yakınlaşma yaşamaya başladım. Sadece her şey biraz hızlı gelişti. Problem de burada zaten.. (Yalan. Dostça ayrılsa, Emre için 'başkası' kelimesini kullanmazdı. Zaten Emre'de 'ölünün ardından konuşmam' demezdi) - 14 Şubat Sevgililer gününde Emre ve seninle yaptığımız röportajda aşkınızın ne kadar büyük olduğundan bahsetmiştiniz. Bu iki ay içinde ne oldu... Aşk zaten bitmiş oluyor. Ve sen ne yazık ki onun bitmiş olduğunu anlamıyorsun. Geçmişte yaşadığın o büyük aşka ve ilişkiye olan saygından dolayı aşk bitmiş gibi davranamıyorsun ve aşkının bittiğini de zaten iki yıl bilinçaltın senden gizliyor. Yani bazı şeyleri kendinden gizliyorsun. Yaşadığın ilişkinin güzelliğine saygı duyuyorsun. Hakikaten bizim aşkımız bitmişti ama çok güzel bir ilişki yaşamaya devam ettik. (Yalan. Şimdi yanında güçlü bir erkek olduğu (bulduğu) için böyle konuşabiliyor. Emre'den ayrılıp, daha zayıf bir erkekle olsaydı böyle konuşamazdı.) - Yani Emre ile aşkınız iki yıl önce bitmişti...Evet. Ama bilinçaltın sana güzel bir oyun oynuyor ve bitmiş bir şeyi saklıyor. Vicdan devreye girince de olmuyor, kopamıyorsun. O yüzden de ilişkini birden- bire bitiremiyorsun. Bizde de öyle oldu. Birdenbire bitiremedik. Bizim ilişkimiz de 14 Şubat'tan sonra bitmedi tabii ki. Sadece yaşadığın ilişkiye saygından dolayı bilinçaltın bunu senden çok güzel bir şekilde gizliyor. (Yine yalan. Dediğim gibi, sahte açıklamalar yapıyor. Vicdan-biliçaltı gibi kelimelerle demogoji yapıyor. Emre'den sonra Fatih Aksoy olduğu için, kendinden emin, kazanmış kadın edasında. Oysa, verdiği cevapların doğru olmadığını o da biliyor. Eski ilişkisine nankörlük yaptığın farkında ama çaktırmıyor.) - Emre evlenmedi, Aysun ayrılmaya karar verdi denildi. Ayrılığı sen mi istedin? Yok canım evlilikle falan ilgisi yok. Çok özelim kimseyi ilgilendirmez. Bizim gönderdiğimiz faks çok samimi bir fakstı ve Emre ile ortak aldığımız bir karar doğrultusunda bu faksı gönderdik. Bu ilişkinin bitmesinin gerçekten tek bir nedeni ama en önemli bir nededi var, aşkın bitmiş olması. Bunu ancak birbirimize itiraf edebildik. Ve aşk, tek taraflı bitmez. Ne o bedbaht oldu ne de ben... Demek ki ikimiz de böyle bir şeyin olmasını istiyorduk, bekliyorduk. Zamanı geldi ve birbirimize söyledik. Sonrasında da, 'Evet ya, doğru bir karar verdik' dedik. (Yalan. Evlilik anlaşması sorun yarattı. Fuarda hostesliğini yaptığı çocuk şirketinden hisse istedi ama Emre'nin ailesi vermedi. Bunlar aile içi sorunlar ve aşkı körelten sorunlar. Aysun, kuru kuru aşk yaşayacak bir kız değil. Onun için hırs ve maddiyatta önemli. 7 yıl sonra hakettiği kariyerin yarısına ulaştı ama maddi açıdan bir destek görmedi. Bu da canına tak etmiş olabilir. Ama böyle itiraf edemedi!) - Nasıl bir dostça ayrılık oldu bu? Yani vedalaştınız mı, konuşmanız bittikten sonra ne yaptınız? Ben eşyalarımı toplarken Emre evde değildi ama yine de benim için çok hüzünlüydü her şey. Hiçbir ilişkiye başlarken, 'bitsin' diye başlamıyorsun. Biz de öyle başlamadık. Aşk bitebiliyor ama aşkın bittiği yerde sevgi kalabiliyor. O yüzden ben Emre'nin kötülüğünü, başarısızlığını, mutsuzluğunu asla ve asla istemiyorum. Bugün onun başına Allah korusun bir şey gelsin, yanında ilk olacak insanlardan bir tanesi de benim. Onun mutluluğu ile mutlu olacağımdan o kadar eminim. Çünkü bizim ilişkimizde gerçekten kimse kimseyebir kötülük yapmadı. Birbirimize ihanet etmedik, saygısızlık yapmadık, aramızda güvensizlik asla olmadı. Çok şey paylaştık. Birlikte büyüdük. O yüzden hüzünlendim tabii. Sonuçta bir şey bitiyor. Bitişler her zaman hüzünlüdür... Bitmeler her zaman üzer insanları. (Sahte bir açıklama. Bundan sonra en kötü gününde Emre seni yanında ne yapsın? Daha, 7 yıllık ilişkinin dumanı tüterken, başka bir sevgili bulmuş, hem de içinde iş ilişkisi olan bir sevgili bulmuş bir kız, erkek için ölmüştür, gömülmüştür. 'Bitişler her zaman hüzünlüdür. Bitişler her zaman üzer' cümlesine şunu da eklemek lazım; 7 yıllık ilişki biter bitmez, hemen bir sevgili bulmak üzer insanı!) - Biraz önce sıralamada bir hata yok dedin. Ancak Emre ile ayrıldıktan hemen sonra Fatih Aksoy ile aşk haberlerin gündeme geldi... Evet sıralamada bir hata yok. 'Çat Kapı' dizisinin çalışmalarına başladım. O sırada Emre ile sorunlarımız vardı zaten. Birbirimizin gözlerine artık eskisi gibi bakmıyorduk. Sonra dizi çekimleri başladı. Sonra biz ayrılık kararı aldık. Sonra da Fatih Bey'le bir yakınlaşmamız oldu. Lütfen bu sıralamayı kimse karıştırmasın. (İşte doğru itiraf. Emre ile sorunları vardı. Karar veremiyordu! Çat kapı dizisi, set, şöhret, beğenilmek, takdir edilmek, 'yürü be kızım seni kim geçer' lafları, 'bugüne kadar harcanmışsın' doldurmaları ile karar verilemeyen eski aşk terkedilir ve yeni, güçlü, bol söz veren ve dizide oynatan bir aşk bulunur. İşte itiraf bu ama yine böyle itiraf edememiş Aysun) - Kısacası bu sıralamada bir hata olmadı?Hayır hiçbir hata olmadı... Ortada bir hata, yanlış yok. Sadece bu ilişkinin başlaması ani oldu. Ama bu bir sevgiye, aşka ihtiyaç hissettiğimden dolayı aniden olmadı. Bakın insanoğlu sadece duygularına hükmedemez. Ben de gerçekten duygularıma hükmedemedim. Bu konuda çok fazla konuşmak içimden gelmiyor. Ama bu ilişkinin ardından çok fazla bir şey aranmamalı. Dediğim gibi benim sıralamama bakılsın ve ne demek istediğim anlaşılır zaten. (Yine bir itiraf. 'insan oğlu duygularına hükmedemez' demiş Aysun. Doğru. Ya, 7 yılın ardından hemen birisini bulacak kadar duygusuz, ya da 7 yıl Emre ile sahte bir aşk yaşamış.) - Bu kadar kısa sürede yeni bir ilişki herkesi çok şaşırttı. Dolayısıyla Fatih Aksoy'la, Emre ile birlikteyken bir ilişkiye başladığın düşünülüyor... Hayır, böyle bir şey yok. İkimiz de bekar insanız. Eğer öyle olsaydı bu iş saklanırdı herhalde. Ama biz hiçbir şeyi saklamadık. Fatih ile aramızda çok güzel bir başlangıç var. Ancak bunun adını henüz koymadık. Zaten hiçbir şeyi de inkar etmiyoruz. Her şey ortada görüldüğü gibidir. Saklımız, gizlimiz yok. Aramızda duygusal anlamda da çok güzel şeyler yaşanıyor. Bu yaşanan güzellikleri de hiçbir güç kötü yönde etkileyemez. Çünkü ikimiz de özgür bireyleriz. Zaten benim bir erkek arkadaşım onun da bir kız arkadaşı yok. Kendisinden de hoşlanıyorum. O yüzden de çok fazla anlatılacak ya da açıklama yapılacak bir durum yok. Her şey gayet güzel. (Ohh.. İyi o zaman. Allah mesut etsin.. İşte gerçek fikirlerini açıklamış. Yani 7 yılı çöpe atmış, hiç yaşamamış gibi kabul eden, nankör bir kadın!) - Bu kadar ani bir ilişki seni de şaşırttı o zaman...Tabii ki... Ben de çok şaşırdım. Kendimi keşfediyorum işte...(Şaşırdığını itiraf etmesi güzel. Bence, 7 yıl sonra bir dizide oynayıp, o dizinin yapımcısı ile aşk yaşması ve ilerideki güzel diziler onu şaşırttı. Yani dört ayak üstüne düştüğüne şaşırdı)Çok da mutlu görüyorum seni?Evet çok mutluyum, Allah bozmasın. (Allah mesut etsin.. ) - Belki de özlediğin bir mutluluktu bu, o yüzden aniden oldu? Belki eksikliği vardı hayatımda ama ben bu eksikliğin farkında değildim. Şu an için çok şükür herhangi bir problem yok. İnanın her şey çok güzel gidiyor. (Alan razı-veren razı.. Kime ne?) - MED Yapım çatısı altında oyunculuğa başlamak da büyük bir avantaj olsa gerek...MED Yapım'da çalışmak evet, büyük bir avantaj... Çünkü bütün ekip çok profesyonel. Bu kadar profesyonel ekibin içinde başlamak tabii ki avantaj... (Allah, o dizilerde oynayan diğer kızlara sabır ihsan eylesin. Sen tepeden gel, en baba rolleri al.. yandı gülüm keten helva)..