OKKA’DA BAŞROL LEZZETİN!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 07-03-2012 19:15
Bu postmodern dokunuşun çıkış noktası ise kebap. Keşif peşinde Türkiye coğrafyasında uğramadık nokta bırakmayan şef Atalay, kebabın, İmparatorluk döneminde ağırlığını koyan 22 farklı kültürel zenginliğin harmanlandığı bir mutfak olduğunu anlar. Mekân ismini Osmanlı’nın gıda satışında kullandığı ağırlık biriminden alır; 1 okka 1283 grama ve nice deyişe eşittir. Bir fikirden araştırmaya, bir isimden mekâna evrilen bu adres, tam da Atalay’ın hayal ettiği gibi modern ama oryantal; ruh sahibi ama göz yormayan formuyla şehrin en iddialı ve samimi durağı. Okka sofralarına taşınan lezzetler ise en iyi malzemelerle hayat bulmuş; geleneksele selam verirken küreseli yakalayan tatlar; Atalay için ise gerçeğe bürünmüş bir rüya… [resim=20120308resim-185220D3][/resim] İyi tasarım için göz; iyi müzik için kulak; başarılı bir mutfak içinse malzeme kilit noktalar. Okka, işin yarısının iyi malzemeye ulaşmak ve süreklilik yakalamak olduğunun bilincine varan adreslerden. 6 ayrı yöreden toplanan 11 malzeme; Kocaeli bölgesinde aile bahçelerinden gelen doğal tarımla yetişen sebze ve meyveler. Kuzu eti Türkiye’nin bu alanda hafif aromasıyla en iyilerin yetiştiği Trakya bölgesinden; biberler Maraş’tan, turşular Antep’ten , nar ekşisi Reyhanlı’dan, meyve ve sebze macunları ise İskenderun’dan geliyor. Dondurmanın kremadan hazırlandığı; fıstığın Antep’ten seçme geldiği ürünlerin tabaktaki son hallerini test etmek için adresiniz Okka… [resim=20120308resim-185220A5][/resim] Değişik bir mekan Okka.. Neden derseniz alışılagelmişin dışında huyları var.. Mesela kebapların yanına bulgur pilavı vermiyorlar çünkü iyi kebabın sadece et olarak yenmesi gerektiğine inanıyorlar. Menüde Ege otuyla yapılmış meze ararsanız bulamazsınız çünkü burada yalnızca Antakya ve Hatay yöresine özgü kebap mezeleri var. Hepsinin tuz oranı düşük. Bu da tatlarının belirgin olmasını sağlıyor. Her gün değişen zeytinyağlılar karşınıza bazen domates, biber ya da patlıcan dolması, bazense kereviz olarak çıkabiliyor. Humus kremsi kıvamda ve Antakya usulü soğuk olarak servis ediliyor. Damakta bıraktığı tat çıldırtıcı. Kısırları ise alışılmışın dışında; içine sirke ve nar ekşisi karışımı sosta terbiye edilen yeşil mercimek katmışlar; mutlaka denenmeli. [resim=20120308resim-185220E3][/resim] Kebaplar dört sınıfa ayrılıyor: Etin suyunu kaybetmemesi için kıyma olarak değil zırh adı verilen bir kesme işlemiyle yapılan ve yağ oranı %15’e dek düşürülmüş zırhlı kebaplar (içinde Adana ve Urfa da var); içinde şiş kebap, çöp şiş, tavuk çöp şiş ve terbiyeli kuzu şişin de bulunduğu parça etler, tek tek alabileceğiniz, aralarında pirzola, kaşarlı köfte ve kanatın da bulunduğu adet kebaplar ve son olarak da yoğurtlu kebaplar... Bazı etler Okka’da adet olarak satılıyor. Siz kendi istediğiniz kadar seçip yiyorsunuz, restoranın karar verdiği kadar değil. Okka’nın tatlı efsanesi kaymaklı tel kadayıfı.. Kaymak burada tatlının üzerine eklenmiyor, altına konarak kadayıfla beraber pişiriliyor. [resim=20120308resim-185220F2][/resim] Okka’nın rakı servisi de dikkat çekici.. Eski Yunan tavernası usulü, tepside gelen rakıyı bardağına herkes kendisi koyuyor. Şişelerin üzerindeki çıkartmalar dozajı belirliyor. Böylece her içen, kendi damağına uygun karışımı ayarlayabiliyor. Yine eski bir meyhane usulü olarak, rakı şişesi masaya açılmış veya bitmek üzere gelebiliyor. Bu uygulama sayesinde, rakı masaya kadehle gelmediğinden hem ne içtiğinizi biliyorsunuz hem de masadakilerle aynı rakıya mahkum olmuyorsunuz. Üstelik rakınız sürekli soğuk.. Nasıl mı? Çünkü Bardağınız ehlikeyif içinde geliyor. Bu sayede rakınız buz ilave etmeden de soğuk kalıyor.. Uzun yazının kısası Okka, değişik ama bir o kadar lezzetli bir mekan.. Yoksa hala keşfetmediniz mi? Hemen ajandalarınıza ‘okkalı’ bir not düşün ve Okka’ya gidin.. [b]DİLLERE DESTAN LEZZETLER HARDAL’DA![/b] Samimi ve eğlenceli bir ruh haliyle doğan Hardal, Nişantaşı’nın vazgeçilmez duraklarından biri.. Hardal keyifli atmosferini yaşamanız ve değişik tatlarını denemeniz için hafta içi saat 10.00-02.00 ve Cumartesi-Pazar günleri ise saat:10.00 ile gecce 03.00 arası hizmet veriyor. Her damak zevkine hitap edebilecek şekilde itina ile hazırlanan Hardal’ın menüsü bir ansiklopedi gibi.. Yani menüyü elinize aldığınızda inanılmaz lezzetlerin sizi beklediğini hissediyorsunuz.. [resim=20120308resim-185220C4][/resim] Menüde 17 çeşit hamburger, özel hazırlanan soslar, zengin bira menüsü, bol çeşit salatalar, kendine özgü patates çeşitleri, wrap çeşitleri, makarnalar, ana yemekler ve kabarık atıştırma alternatifleri yer alıyor. Ayrıca sadece Hardal’da tadabileceğiz muhteşem karışımlardan oluşan kokteyller de mutlaka denenmeli. Sadece lezzet diyarı değil Hardal aynı zamanda bir eğlence vahası.. Haftanın altı günü DJ performans var Hardal’da.. Aynı zamanda stresli maç günlerinde arkadaşlarınızla keyifli bir ortamda maçları izleme imkanınız var. Eğer değişik tatları denemekten hoşlanıyorsanız Hardal’ın ev yapımı yaban mersinini, ev yapımı hardalını ve daha birçok farklı lezzetini mutlaka tatmanız gerekiyor. Hardal’ın profesyonel mutfak ekibinin ellerinde bambaşka lezzetler kazanan ve misafirleri için özel sürprizlerle hazırladıkları yemekler ise adeta bir şölene dönüşüyor. [resim=20120308resim-185220E3][/resim] Eğer benim gibi salata düşkünüyseniz bonfileli salatayı bir yiyin ve farkı görün.. Her yerde olan bonfileli salata Hardal’da adeta bir sanat eseri gibi sunuluyor ve tadı da gerçekten çıldırtıcı! Ayrıca özel lezzetlerin yanında sadece Hardal’da tadabileceğiniz muhteşem karışımlardan oluşan kokteyller de keyfinize keyif katıyor. Vanilla Sky ve Narlı Mohito sadece Hardal’da sizleri bekliyor. [resim=20120308resim-185220E5][/resim] Nişantaşı’nın en keyifli sokağı olan Atiye’de yer alan Hardal’ı sakın ama sakın es geçmeyin.. Büyük kayıp olur yoksa sizler için.. [b]KEYİFLİ SAATLERİN VAZGEÇİLMEZİ: ELIO[/b] [resim=20120308resim-185220F7][/resim] Elio, üç kattan oluşuyor. Dekorasyonunda Süreyya San’ın imzası bulunan mekânın giriş katındaki bahçe, alışveriş sonrası veya iş çıkışı soluklanıp bir şeyler içilebilecek bir bar olarak tasarlanmış. Öğle saatlerinde bistro olarak hizmet veren mekân akşamları beyaz şık örtüleriyle “fine dining” bir restorana dönüşüyor. Elio Restaurant’ın alt katında yer alan kış bahçesi ise büyük tahta masaları ve “interaktif şömine”siyle özellikle doğum günü gibi özel davetler için oldukça uygun bir mekân. [resim=20120308resim-185220F3][/resim] Elio’nun yemekleri de en az dekorasyonu kadar güzel. İtalyan mutfağı ağırlıklı olmak üzere Akdeniz mutfağının en özel lezzetlerini tadabileceğiniz Elio Restaurant’ta içeceklerden ana yemeklere, salatalardan tatlılara dek uzanan zengin bir mönü sizi bekliyor. [resim=20120308resim-185220G7][/resim] Haşlanmış ahtapot, rezene, zeytinyağı ve limon ile hazırlanan Carpaccio di Polipo, keçi peyniri, milföy, yeşil elma, ceviz, Akdeniz yeşillikleri, fındık yağı, elma suyu ile hazırlanan Insalata di Caprino, kabak, havuç, sarı biber, kırmızı biber, krema, parmesan ile hazırlanan Tagliatelle, ançuez, kapari ve kekik ile hazırlanan “Acciuga” Elio’da başı çeken lezzetlerden. Izgara somon, badem, çam fıstığı, kuru üzüm, zeytin ile sotelenmiş karışık sebze ile yapılan “Salmone Caponata” ve rokfor peyniri soslu ızgara bonfile, fırınlanmış biberiyeli patates ile hazırlanan “Filetto Di Manzo in Salsa Rokford” Elio’nun mönüsünde göze çarpan diğer lezzetlerden. [resim=20120308resim-185220F3][/resim] İster kış bahçesinde ister Atiye sokaktaki masalarında oturun ama Elio’yu mutlaka deneyin.. Eminim çok seveceksiniz.. [b]QUICK CHINA’NIN ACILI EKŞİLİ ÇORBASINI VE SAKE SANGRIA’SINI DENEDİNİZ Mİ? [/b] Quick China, Uzakdoğu mutfağının en iyi örneklerini lezzet tutkunlarının beğenisine sunuyor. [resim=20100309resim-185220B4][/resim] Çin, Japon ve Thai mutfaklarının gizemli ve egzantirik tatlarının bir arada bulunduğu mekanın menüsünde; Pekin Ördeğinden Grill'de Japon Karidese, Volkanik Taşta Izgara Somon Balığından Buharda Mantıya, Acılı Ekşili Çorba ve Çin Usulü Fajita'dan Sushi'ye kadar 250 çeşit Uzakdoğu lezzetini bulmak mümkün… [resim=20100309resim-185220C1][/resim] Mimar Tolga Tuğcu'nun imzasını taşıyan 3 katlı mekanın dekorasyonu baştan aşağı modern ve şık. Girişte birkaç merdiven inerek ulaştığınız bar havalı lounge katta kırmızı, yeşil, siyah ve ahşap hakim. Giriş katı diğer katlara göre daha sıcak ve samimi bir atmosfere sahip. Bu katta başlangıçların tadına bakabilir, şarabınızı yudumlayabilirsiniz. İkinci kat daha aydınlık. Bu katta aynı zamanda yemeğin servise son hazırlıklarının tamamlandığı show mutfak var. [resim=20100309resim-185220F4][/resim] Aşçılar bir şov eşliğinde önünüzde pişirdikleri yemekleri çok ince ustalıkla servis ediyor. Gösteriyi ikinci katta oturduğunuz her masadan izlemeniz mümkün. Üçüncü kat ise çok daha sade. Mekanda estetik uyumu, göz yormayan dekorasyonda ufak detaylar bütüne taşıyor. Bu katta ayrıca Uzakdoğu'nun sınırsız lezzetlerinden oluşan açık büfe hizmeti de var. [resim=20100309resim-185221D1][/resim] Lezzeti ve çeşitliliği ile ünlü Çin, Japon ve Thai mutfaklarının en leziz örneklerini bulacağınız Uzakdoğu usulü açık büfe şölenini mutlaka denemelisiniz…Sushi, Salata, Noodle, Et, Tavuk, ve Çin Mantı'sı çeşitleri… Cheescake'den Tremisu'ya, Profiterol'den ballı elma'ya kadar nefis tatlılar, soslar, meyve suları ve nefis şaraplar, her öğlen Nişantaşı Quick China'da… [resim=20100309resim-185221D2][/resim] Lezzetlerin hepsi inanılmaz ama bir Sake Sangria'ları var ki.. Kırmızı şarap, sake, taze mevsim meyveleri ve baharattan oluşan ve soğuk ikram edilen bu muhteşem kokteyli muhakkak içmeniz lazım.. Sangria'yı içtikten sonra bünyede cereyan eden o hazzı, mutluluğu ve keyfi anlatmanın tarifi yok.. Kesinlikle çok başarılı.. [resim=20100309resim-185221B3][/resim] Bir de mutlaka tatmadan ayrılmamanız lezzetlerin başında Çin Seddi, Moğol İşi Karides, Yeşil Çaylı Profiterol geliyor.. Benden söylemesi.. Kendinizi şımartmak istiyorsanız Quick China'ya gidin ve lezzet şımarıklığının tadını çıkartın.. Bu arada unutmadan belirteyim Quick China'da sushi kursu da başladı.. Uzakdoğulu aşçılar tarafından verilecek kurs her çarşamba günü 11.00-14.00 arasında devam edecek. Eğlenceli bir ortamda öğrenilen sushileri Japonların özel içkisi Sake ile birlikte yeme şansını veren bu kursa katılım sadece 80.- TL. [b]BEYOĞLU'NUN YENİ GÖZDESİ: MORRO[/b] Gümüşsuyu’nun sevilen İtalyan’ı Pizzeria Pidos, lezzetlerini yeni mekanı Morro ile paylaşıyor. [resim=20120308resim-185221F6][/resim] Morro, Asmalı Mescit’te, 1900′lara ait tarihi bir binanın içinde, Stories Apart Kumbaracı’nın girişinde. Morro’nun geniş barı, yüksek tavanları ve en önemlisi de nefis bir İtalyan menüsü var. [resim=20120308resim-185221E8][/resim] Sakin ortamı, güler yüzlü servisi ile Asmalı Mescit’teki yeni lezzet cenneti Morro’da bol seçenekli menüden zevkinize göre bir şarap seçip, yemeğinizin tadını çıkarırken, bütün günün yorgunluğunu anında atabilirsiniz. Morro’da odun ateşinde pişen nefis pizzaların yanı sıra, Melanzane (Fırınlanmış domates soslu patlıcan mozarella), pazı yaprağına sarılmış levrek gibi ünlü Pizzeria Pidos lezzetleri de dikkat çekici! Yemekten sonra ev yapımı limoncello'yu mutlaka deneyin! [b]İSYANYOL ATEŞİ TORRO'DA![/b] Mar Group’un beğenilen mekanı Tor-ro, en iyi İspanyol mutfağı olma iddiasıyla Asmalımescit’te misafirlerini ağırlıyor. İlk defa Tor-ro deneyimi yaşayacaksınız startı mutlaka “Paella”yla verin. [resim=20120308resim-185221B2][/resim] İspanyol şef Alfonso tarafından hazırlanan Tor-ro’nun mönüsünde, Patates bravas, midye rockefeller, karides roll ve İspanyol mantısı en çok tercih edilen tapasların başında geliyor. Tor-ro yemeklerinin yanı sıra ödüllü kokteyli Sangria ile de iddialı... [resim=20120308resim-185221B5][/resim] Kırmızı şarap, meyve parçaları, rom/votka ve şeker karışımından elde edilen Sangria, denenmesi gereken lezzetler arasında. [resim=20120308resim-185221C5][/resim] İspanya’nın özgün lezzetlerini aynı orijinalliği ile sunmayı başaran Tor-ro, Salı’dan Cumartesi’ye kadar haftanın 5 günü saat 16.00 ile 02.00 arasında misafirlerini ağırlıyor.