ZAMAN NE ÇABUK GEÇİYOR! 2002’YE GELDİK! KENAN ERÇETİNGÖZ YAZDI

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 18-12-2001 15:03
Çok sevdim ‘Çalışanlar sordu, Genel Yönetmen cevapladı’ röportajını.. Hürriyet gazetesinin en uzun süreli Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, Hürriyet çalışanlarının sorularını cevaplamış. Üç gün sürdü röportaj. Çok güzel düşünülmüş. Tabii burada sorulupda cevaplanmayan soru var mı bilemiyorum. Ya da yayın yönetmeninin hışmından korkup sorulmayan soru var mı? Ama sonuç olarak böyle bir röportajı okumak keyif vericiydi benim için.. En azından Hürriyet gibi bir gazetenin başındaki insanın bilinmeyen yönlerini, kızgınlıklarını, keyiflerini, işine olan sevgisini, kızdığı zaman odasına çıkıp duvarları yumrukladığını öğrendik. Gecce.com’un anketinde ne çıkacak bilemiyorum ama ben Ertuğrul Özkök röportajını samimi buldum. Bir bayram daha geçti. Zaman su gibi akıp gidiyor. Aslında koca bir yıl geçti. Daha dün gibiydi milenyum çağına girişimiz. Yıl;2000.. Rüya gibiydi. Oysa şimdi 2002’ye girmemize az kaldı. Yıl;2002.. Olacak şey değil.. 2001’in sonunda Cevat Tuğsavul’u hunharca bir cinayete kurban verdik. Daha sonra editörümüz Şerif Ercan’ın babasını kaybettik. Son olarak Hülya Avşar’ın annesi Emral Avşar beyin kanaması geçirdi. Biraz önce tekrar konuştum Hülya ile.. Annesi ameliyattan çıkmış ve yoğun bakımda yatıyormuş. 4-5 gün sürecekmiş. Hülya yine hastaneye gidiyordu. Emral Avşar’a acil şifalar diliyorum. Cevat Tuğsavul’un katil zanlıları çok kısa bir sürede yakanlandı. Bu sevindirici bir olay. Çünkü cinayetin yaşandığı gün görüştüğüm hatırı sayılır bir kişi, polisin bu durumlarda fazla ilgilenmediğini, cinsel tercihlerini diledikleri gibi kullanan kişilerin cinayetlerini boşverdiğini söylemişti! Oysa durum öyle olmadı ve katiller yakalanarak cezaevine kondu. Dikkat ettiniz mi bilmiyorum ama Üzeyir Garih ve Cevat Tuğsavul cinayetinde benzerlikler var. İkisi de az bir para için işlendi. Hem Üzeyir Garih hem de Cevat Tuğsavul bu paraları veremeyecek insanlar değildi. Yani canları için değmezdi ama sonuçta ikisi de öldü, öldürüldü. İkinci bir şansları olsaydı acaba o istenilenleri verirler miydi? Verip de, bayramı sevdikleriyle mutluluk içinde geçirirler miydi? Şu anda dışarıdan böyle konuşmak, yazmak kolay tabi.. Kimbilir o anda, bıçağın bedene girmesinden beş-altı saniye önce hangi duygular içindeydiler? Neden, hayatlarını devam ettirme şanslarını paralarını vermeyerek yok ettiler? Tabii bunları anlamak için geriye dönemeyiz. Şimdi ilerleme zamanı. Hayat devam ediyor. Yıl 2002’ye geliyor.. İnşallah 2002’de sevdiklerinizle mutlu olursunuz. Bu arada, Türkiye’nin 24 saat kesintisiz yayın yapan tek magazin portalı gecce.com, editörümüzün babasının vefatına rağmen bayram’da da sizlere en iyi haberleri anında sundu. Gecce editörümüz Bülent Bozkurt, Şerif Ercan’ın yokluğunda gecce-gündüz çalıştı. Hergeçen gün marka olan Gecce.com, gerçek magazin haberciliğini, gerçek bir sanal gazete mantığıyla yapmaya devam edecektir. Mutlu yıllar efendim.