BUTİK KEBAPÇI; OKKA

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 29-03-2012 14:55
Osmanlı’da ölçü birimi olan Okka bir kebapçı.. Evet evet, W Otel’in içinde yer alan bir kebapçı.. Ama tam anlamıyla butik kebapçı.. Kebapçı gibi değil ama kebapçı işte.. Kebabın “Tolga Atalay versiyonu”.. Ortaya inanılmaz başarılı reçeteler ve mönüler ve lezzetler çıkmış. Papermoon havasında bir kebapçı.. Kebap kokusu değil, gerçek restoran sesi var. Hoş, sevimli, ferah, rahat.. Zaten gelenlerden belliydi. Erkeklerin hepsi ceketli, kadınlar şıktı. Seviyorum böyle restoranları.. Executive Chef Tolga Atalay'in bizzat kendisinin hazırladığı mönü, klasik tatları usta bir ahenkle bir arada sunarak sağlıklı, bir o kadarda cezb edici zevkleri içinde barındırıyor. [resim=20120329resim-185240C5][/resim] Yurtdışında eğitim gören ünlü şef Tolga Atalay’ın ince ustalığını yansıtan ve sadece Okka’nın mönüsünde bulunan özel Okka yoğurtlusu, dana kaburga gibi lezzetlerin yanı sıra meze tepsisi, adetle hizmet edilen kuzu küşneme, pirzola, kaburga gibi sunum farklılıkları, özel karışık ve zengin kebap sinileri de mekanı renklendiriyor. Atalay ayrıca mönüsünde 10 % kadar füzyon tatlar yaratmış. Kendi rakını kendin hizmet et mantığı biraz eski meyhane kültürünün modernize bir sembolü. Rakı servisi herkesin istediği marka olsa da masaya şişeyle bırakılıyor ve herkes rakısını şişeden kendi servis ediyor. Şişelerin üstünde kadeh işaretleri var, oradan takip ediliyor. Yarım kalırsa “yolluk” tabir ettiğimiz sistemle ücret alınmıyor. Sevdim bu yeni sistemi.. Okka’da başka bir ilginç nokta ise tavuk kanadı, pirzola, kaburga gibi yiyecekler tane ile satılıyor. Yani “ben bir porsiyon tavuk kanadı alayım” yok, “ben 3 tane kanat alayım” var. fiyatlandırma tane ile. Bunu da sevdim. Okka’nın unları elime bulaşmayan, (özellikle kadınların rujları için çok önemli) lavaş pidesini sevdim. Fırının yan çeperine dikey olarak yapıştırılan ve 8 saniyede pişen unsuz tandır ekmeği deniyor. Lavaştan daha az gramaj ve sıfır un olduğu için eliniz unlanmıyor. Okka’nın binbir çeşit mezesini sevdim. Bağımlılık yaptığı için “Eroin” denilen köz patlıcan, Konya yoğurdu, armut biberi ve kuru kızarmış sarımsakla.. Harika.. Ara sıcaklarda kağıt ciğerine, meyhane pilavına, muska böreğine bayıldım. Kebaplarda ise Okka Yoğurtlusu ile Balcan Kebabı müthiş. [resim=20120329resim-185240G5][/resim] Şerbetli denilen kuyruk yağından yapılan yüzde 10 azaltılmış hafif kebaplarını sevdim. Çoğu kebapçıda sarı kuyruk yağı vardır. Dikkat edin Adana kebapta falan hafif sarımtrak bir renk oluşur. İşte o sarı kuyruk yağı. Ama Okka’da şerbetli denilen daha hafif olan kuyruk yağı kullanılıyor. Hızlı ve kolay eriyen kuyruk yağı.. Favori ise tahin helvalı dondurmasına bayıldım. Turkuaz seramik kolonları, baklava dilim antik aynaları, Osmanlı motifleri ve dünyanın ilk hologram dansözü ile klasik kebapçılardan çok farklı olduğu icin sevdim Okka’yı.. [resim=20120329resim-185240C9][/resim] Hologramda Nuran Sultan sürekli dans ediyor, acayip entresan bir görüntü. Turistler bayılıyor.. [resim=20120329resim-185241A4][/resim] Yani Okka’da dansöz’de var :) Çarşamba günleri fasıl da varmış. Bize denk geldi. Ama fasıl gibi fasıl işte.. Çalanları görseniz sanki mekanın sahibi gibi beyefendi insanlar. Rahatsızlık vermeden, gürültü yapmadan çalıp söylüyorlar. Özel sigara bölümü var. Özel şarap kavı var ve ilk defa İstanbul’da uluslarası bir otelin içindeki restoranda sadece yerli şarap satılıyor. Yabancı şarap asla yok, yabancı peynir bile yok. Herşey yerli. İşte bunu da çok sevdim. Sadece, masadaki kağıt peçeteleri, mönünün zayıf kartonunu sevmedim. Tolga Atalay değiştireceğine söz verdi. Bir de iki çift lafım W Otel Genel Müdürü’ne! Valeler ilgisizdi. Okka’ya yönlendirme yoktu. Kim kime dum duma’ydı otel girişi.. Lütfen biraz müşteriye saygı, ilgi-alaka gösterin.. Okka’nın, Zuma, Nobu gibi dünya şehirlerinde olması lazım. Belki de W Otel’in bağlı olduğu Starwood firması bu çağrıma kulak verir de Spice Market yerine, Türk damak tadı olan Okka’yı başka ülkelerdeki otellerinde açarlar.