HASTANEDEKİ MEHMET ALİ?

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 14-03-2003 13:19
Dün akşam Mehmet Ali Erbil'i ziyaret ettim. Türker İnanoğlu ve Meliha Varol'la aynı anda girdik odaya. Tavuklu arpa şehriyeli çorbayı ilk eşi içirdi, muhallebisini ise Sedef Erbil yedirdi. Midesindeki rahatsızlık hala devam ettiği için gıdasına çok dikkat ediyorlar. Hala kendini toparlayabilmiş değil. Dr. Kayuka uzun uzun başından geçenleri, Mehmet Ali'nin ölümden nasıl döndüğünü, Roma'da çok zorlandığını, hastalığı anlatamadığını anlattı.. Kayuka odadan çıktıktan sonra, 'O olmasa ben şu anda hayatta olmazdım' dedi Mehmet Ali.. Gerçekten severek ve inanarak yapıyor mesleğini Kayuka.. Doktordan çok bir dost gibi.. -Peki bundan sonra ne olacak? dediğimde ise, Kayuka 'Vallahi artık benden izinsiz adım atamayacak. Boynuna bir kart yaptıracağız. Nereye giderse gitsin o kartta tüm bilgiler, ilaçlar yazacak ve hemen müdahale edilecek' dedi. O sırada Mehmet Ali, Sedef'e seslenerek yarın (bugün) 'bu hastalıkla ilgili bir internet sitesi kurmak için biri gelecek, lütfen onunla ilgilenir misin?' dedi. Yani Mehmet Ali dünyanın neresine giderse gitsin, herhangi bir kriz anında internet sitesine girilerek tüm bilgileri, krizleri, tedavileri, kullanığı ilaçlara hemen ulaşılabilecek ve dünyadaki diğer 'kaçış sendromu' hastaları ile de bir irtibat sağlanmış olacak. Güzel bir fikir.. Tabii Mehmet Ali o durumdayken, yanında ilk eşi, Sedef Erbil varken, yeni sevgili iddialarını konuşmak yersiz olurdu. Konuşmadık tabi ki.. Ama bir ayağa kalksın, kendine gelsin, neymiş ne değilmiş hepsini öğreniriz.