KARADAĞLI’NIN HATALARI!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 23-10-2008 15:08
Atalarımız, "Çekirge, bir sıçrar, iki sıçrar, üçüncüde yakayı ele verir" demiş ama yanılmış galiba! Baksanıza Tamer Karadağlı'ya, sıçraya sıçraya, yakalana yakalana ne hale geldi? Tamer Karadağlı gibi gerçekten çok iyi bir oyuncu olduğuna inandığım bir isim nasıl oluyorda bu kadar çok hata yapabiliyor, anlam veremiyorum. Yani, Antalya Altın Portakal Yarışması'na gitmişsin, neden evli bir kadınla sahilde ele ele yakalanırsın ki? Zaten adın çıkmış bir kere.. Hala neden yakalanmaya devam edersin ki? Yakışıklısın, ünlüsün, göz önündesin.. Bunlar okey.. Kadınlar seni beğeniyor olabilir. Bu da doğaldır. Kadınlar seninle sahilde el ele şarap içmek isteyebilir. Bu da okey.. Ama sen istememelisin.. Sen yapmamalısın.. Sen yakalanmamalısın artık.. Hem de yakalandığın bayan iddia edildiği gibi evliyse hiç yapmamalısın. Şimdi bunu nasıl açıklayacaksın, hangi bahanelere sığınacaksın? Neden bu durumlara düşüyorsun? Neden Tamer Karadağlı gibi bir ismi kirletmek için çabalıyorsun anlamıyorum.. Hep yazıyorum.. Türk insanı "Bana bir şey olmaz" bahanesinin arkasına sığınmıştır hep.. Anlaşılan Tamer Karadağlı da artık aynı bahaneye sığınıyor herhalde.. O kadar çok yakalandı ki, "Nasıl olsa bir şey fark etmez" diyor olabilir.. Ama çok şey fark ettiğinin farkında değil sevgili dostum Tamer Karadağlı! Konuyla ilgili Tamer Karadağlı şu açıklamayı yapmış. Sorumlu gazetecilik gereği bunu da yayınlıyorum; "Bu konuyla ilgili hakkımı hukuksal yollarla arayacağım. Çünkü bu kötü niyetle yapılmış bir haber. Beni milyonların gözü önünde evli birisiyle yasak aşk yaşayan biri gibi göstermek, kişilik haklarıma saldırıdır. Bu hareketi cezasız bırakmayacağım Yanımdaki bayan benim 10 yıllık arkadaşım. Katıldığımız partide gürültü fazla olduğu için partinin hemen önündeki kumsalda sohbet etmeye gittik. Hava serindi, her centilmen erkek gibi ceketimi arkadaşıma verdim. Otele dönünce de herkes kendi odasına gitti." MİTHATCAN'IN KERAMETİ! Sezen Aksu'nun oğlu olmak varmış anasını satayım! Şarkı sözü gibi oldu ama neyse.. Baksanıza Mithat Can büyüdü, gelişti, turizm elçisi gibi oldu çocuk.. Önce Fransız şarkıcının poposunu öptü, annesiyle tanıştırdı. Şimdi de Hadise ile olduğu söyleniyor. Valla ben 30 yıllık gazeteciyim, Hadise ile hala tanışamadım.. Gerçi İlhem'i, Mithatcan'dan önce 360 İstanbul adlı restoranda sahneye çıkarken görmüş, tanımıştım. Güzel kızın peşinde bir çok playboy vardı. İlhem, Mithatcan'a nasip oldu. Şimdi ülkemizde bir Hadise fırtınası esiyor. Habelere bakıyorum, "Mithat Can Hadise ile birlikte" deniliyor.. Mithatcan Sezen Aksu'nun oğlu olmasaydı, İlhem ve Hadise ile tanışabilir miydi? Aferin Mithatcan'a... Annesinin nimetlerinden fazlasıyla faydalanıyor. "İTİRAF EDİYORUM" Kenan Erçetingöz, eskiden sizin yazılarınızı hiç okumazdım. Üstelik de itici bulurdum. Yani sanki bana çok gereksiz bir iş yapıyormuşsunuz gibi gelirdi. Ama yaklaşık 1 aydır sizin yazılarınıza takıldım. (İspanya'da yaşamaya başladıktan sonra) Yorumlarınızı okuyorum ve ne kadar aklı başında olduklarını görünce çok şaşırdım. Yani bize gösterilen magazin gibi boş bir şey degilmiş sizin yazılarınız. Bir kere çok samimi, sanki arkadaşımla ya da ailemden biri ile konuşuyor muşum gibi bir de halktan biri gibi. Yani en önemlisi de bu yazılarınız benden, ondan, yani sıradan yaşayan birinden gelen yazılar gibi. Starların arasında yaşayan, halka uzak duran birinin yazıları gibi değil. Sıcak, samimi ve aklı başında bizden birinin aramizda yaşayan birinin bize yakın yorumları. Bu yazılarda edep var, haya var görgü var. Güzel değerler var. Galiba en çok da bu yüzden sevdim. Paylaşmak istedim. Sevgiler. Esin Katreler * * * Biraz geç oldu ama olsun, geç olsun güzel olsun. Sizleri seviyorum. Tüm gecce.com okurlarına teşekkür ederim.