2.KATEGORİ KADINLAR!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 26-07-2005 16:15
Pazar gecceleri Bodrum'dan dönmemeye yemin ettiğim için, Pazartesi 14.15 uçağına kaldık. O da tüm günü öldürüyor. Şu işin bir doğrusunu bulamadık! Neyse efendim, uçakta Sadri Şener ağabeyimizi gördüm. "Ne oldu ağabey, Türkbükü'ne gelmez oldun" dedim, verdiği cevap entresandı; Oğlum oraya 18 yaşından küçükleri almıyorlarmış, sen nasıl giriyorsun? Türkbükü'ndeki küçük kız muhabbeti herkesin dilinde! Bir tek yetkililer hariç! Gerçekten Türkbükü'nde 18 yaşından küçükleri toplasanız, geride in-cin top oynar. Yanlış anlaşılmasın.. Tabii ki gençler de gidecek, eğlenecek, yüzecek, dans edecek ama her şeyin bir haddi ve sınırı olmalı diye düşünüyorum. Tabii ki genellemiyorum ama görünen manzara gerçekten kötü ve dayanılacak gibi değil. Neyse şimdi gelelim ikinci kategori kadınlara.. Yani hep 18 yaşından küçüklerin neler yaptığını yazdık, şimdi de 18 yaşından büyük ablaların, yani ikinci kategori "kaşar" sınıfına giren ablaların neler yaptıklarını yazalım. Ünlü evli bir işadamı, ince, uzun boylu esmer sevgilisini Türkbükü'ne göndermiş. Yanına bir de kız arkadaşını alan güzel kız, Türkbükü'nün en lüks otellerinden birinde kalıyor, yiyor, içiyor.. Otelin geccesi 275 euro.. Ekstralar hariç. Kahvaltıdaki yumurta bile ektsra.. Neyse efendim, bu esmer güzeli, evli sevgilisi İstanbul'da eşiyle haşır-neşirken, Türkbükü'nde gününü gün ediyor. Hem de ne etmek. Kendisi, kız arkadaşı yetmiyor, aynı grupta olan diğer kız arkadaşlarını ve o kızların sevgililerini de ağırlıyor. Evli iş adamı haftaiçi bir-iki gün işinden ve eşinden kaçıp gelecek, onun dışında tüm yaz ekmek elden, su gölden, vur patlasın çal oynasın.. İki gün ünlü otellerin beachinde güneşleneyim dedim, iki lahmacun, üç hamburger, kola dedim aman Allah'ım.. O hesapla, İstanbul'da bir ev alırsınız yani.. Bu, ikinci kategori kızlar, yani yanlarından erkek göremediğiniz ama lüks yaşayan kızlar ise her gün sabah, öğlen, akşam yiyip, içiyorlar, imzalayıp gidiyorlar.. Gündüz beachlerde, gecceleri ise Ship A Hoy veya Küba'da takılıyorlar.. Hemara son durak.. Türkbükü'nde geçtiğimiz haftasonu kimleri gördüm? Metin Aşık, Erol Kaynar, Varol Kaynar, Orhan Gencebay-Sevim Emre, Gökhan Yüzbaşıoğlu, Sunset'in sahibi Barış Tansever eşi ve kızı, Sergen, Murat Cevahir, Murat Erdoğan, Atilla Saral, Arto, Barış Yaman, Esra Eron, Gülay Kamaz ve kız arkadaşları, vs.. Bu hafta kavga yoktu. Sadece Cafein'de ateş edildi! Yine "sen baktın, ben baktım kavgası" ve havaya ateş açma muhabbeti.. Nana'daki bıçaklama olayından sonra, mekan 5 gün kapatılmıştı. Nana, ölü evi gibiydi.. Havana'da Nükhet-Cenk Eren'e gittim ama çok geç çıktıkları için, seyredemeden ayrıldım. Ertesi gün ise çok eğlenildiğini ve Nükhet Duru'nun sürekli Gülşen'le dalga geçtiğini duydum. O gecce Havana'da Yeşim Salkım da vardı. Karşısında da bir erkek vardı ama kimse o erkeğin kim olduğunu öğrenemedi. Bu kez çok sevdiğim İber Otel'in beachine bir kez gittim. Ortamdan fazla uzaklaşınca olmuyor.. Biraz orada, biraz burada olmak gerekiyor. Üzüldüğüm şey ise Divan Palmira'nın sevimli şefi Ahmet Turan Nars'ın geçirdiği trafik kazası.. Motor kazası geçiren Ahmet'in kalça kemiği kırılmış.. Geçmiş olsun Ahmet.. Kenan Erçetingöz