ÖLÜM BİR PİYANGO!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 10-11-2004 09:00
Çok üzgünüm ve de şaşkınım.. Şaşırmış durumdayım. Şaka gibi.. "Mehmet Sabancı kalp krizinden vefat etti" haberi beni epey etkiledi.. Daha yaz sonu Reina'daki Benihana'da oturup, uzun uzun sohbet etmiş ve bol bol sushi yemiştik. Hoş sohbet ve esprili bir insandı. Yanımızda 10 yıllık arkadaşı ve F&B Grubun Genel Koordinatörü Gürbüz Aydemir de vardı. Kaliteye önem veren Mehmet Sabancı, dünyanın en iyi Benihana'sını İstanbul'da açmıştı. Kışın Çırağan Sarayı içinde, yazın ise Reina'daydı.. Özel tepenyaki masalarında Japon aşçıların şovları eşliğinde yiyorduk yemeklerimizi Benihana'da.. Hem Çırağan Sarayı'ndaki, hem de Reina'dakinde, hep Mehmet Sabancı ile birlikte oturmuştuk. Zaman zaman Çırağan yönetiminden şikayet eder, "Benihana varken onlar da sushi servisine başladılar Kenan Bey, olur mu böyle şey?" derdi kendine has şivesiyle.. Ama hiç sinirlenmez ve her zaman sakin bir görüntü çizerdi Mehmet Sabancı. Gürbüz Aydemir'in söylediğine göre de hayatında hiç nezle bile olmamış. Peki o zaman bu kalp krizi denilen illet neye göre vuruyor? Hemde apansızın ve aniden. Korunmasız ve savunmasız yakalıyor. Hemde hayatın baharında, tam keyifli zamanında.. Yıllarca çalışıp, 50'li yaşlarda daha rahat bir yaşamı düşünürken bu dünyadan göç ediveriyorsunuz. Arkada şaşkın vaziyette bir çok dost-arkadaş bırakarak... Arkada ne olduğunu anlamayan çoluk-çocuk, eş bırakarak... Hayret bir şey... Benimle yaşıttı Mehmet Sabancı.. İnsan ister istemez, o acı piyangonun, o kalp krizi şekline bürünmüş ecelin kendi başına ne zaman geleceğini düşünüyor! Gelince nasıl bir duygu olduğunu, kalbin sıkıştığını, gözlerin karardığını, dünyanın beyazlaştığını, seslerin yokolduğunu hissediyor... Panikliyor... Acaba nasıl bir şey kalp krizi? Yapılabilecek bir şey var mı? Bir yerlerde okumuştum, hissettiğiniz anda derin derin öksürecekmişsiniz.. Hatta ben ara sıra kalp krizi tatbikatı bile yapar, aniden derin derin öksürmeye başlarım, çalışma arkadaşlarımın şaşkın bakışları arasında. Bir dakika... Öheeeeeh..öheeeeeeeeeeeeeeee... Pardon.. Ne olur ne olmaz, önlem almak lazım. Bak Mehmet Sabancı da gitti.. Türkiye'nin en lüks, en pahalı arabalarını satan F&B grubunun sahibi.. Dünyanın en pahalı, en modern, en kaliteli Benihana'sının sahibi.. Gitti, öldü, yok artık.. 10 yıllık arkadaşı Gürbüz Aydemir de şaşkın. Ne diyeceğini bilemiyor. Sadece "öldü" diyebiliyor. Ben bu ani ölümleri piyangoya benzetirim. Bazen, büyük ikramiye çıkan adamı izleyip kıskanırız veya "neden bana çıkmaz" der, üzülür, sinirleniriz ya... Bazen de kalp krizinden, trafik kazasından, aniden ölenleri duyup kendi başımıza veya yakınlarımızın başına gelmediği için içten içe seviniriz. Dostumuza ağlarız ama içten içe de kendi başımıza gelmediği için bir mutluluk duygusuyla kaplanırız. Yaşam devam eder.. Ta ki, bu duyguları başkaları bizim adımıza duyana kadar.. Sonra.. Sonrasını bilemiyoruz ki.. Huzur içinde mutlu yat Mehmet Sabancı.. Allah rahmet eylesin, yakınlarına sabır versin, başımız sağolsun..