İBO&ALİ ATIF BİR!!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 25-10-2005 11:11
Bu ülkede, İbrahim Tatlıses'e "kadın dövüyor" diye b.k atan, ortalığı ayağa kaldıran yazarlar ve eğitimciler ve doçentler kendi karılarına bile kafa atıyorlarsa olay bitmiştir.. Her b.ka maydanoz olan, her şeyi bilen, bilmediğini bile kendine biliyormuş gibi kabul ettiren Ali Atıf Bir, "alet olmayacağım" diyerek İbrahim Tatlıses'in yazarlığına da b.k atmış! Bir eğitimci, yazar olup, her şeyi yazabilecek ama bir türkücü yazar olamayacak! Bir manken güzel diye yazar olacak ama bir şarkıcı yazı yazamayacak! Bir yazar her gün tam sayfa kızını yazacak ama hayatın içinden gelmiş, başarmış biri yazı yazamayacak! Hülya Avşar yazacak ama İbrahim Tatlıses yazamayacak! Saymakla bitmez.. Ali Atıf Bir gibilere, bir şekilde reklam piyasasına yakın durma adına yazı yazması önerilir.. Reklamcılar Ali Atıf Bir gibilerin yazılarından korkar. Yani bir anlamda, "kadınların korkulu rüyası" İbo'ysa, reklam sektörünün de korkulu rüyası Ali Atıf Bir oluverir.. Reklam yazılarıyla hızını alamayan Ali Atıf Bir gibiler, yazdıkları yazılarla poh pohlandıkça, magazinsel yazılara da giriş yaparlar. Restoran yazarlar, en iyi gurme oluverirler! Çünkü magazin dünyası daha renklidir, daha caziptir.. Sonra reklam yazmayı bırakıp her konuda yazarlar.. Ama her konuda.. Bilip bilmeden yazarlar.. Hiçbir şeyi kabul etmezler; Örnekler; Hıncal Uluç, Ahmet Çakar.. Şimdi bu her konuda yazı yazan hoca, gündeme oturan İbrahim Tatlıses'in yazarlığı konusunda yine negatif bir yazı yazmış. Reklam pazarlamacılığında herhalde negatif olursan çok daha ilgi çekersini öğretiyorlar.. Benim anlamadığım İbrahim Tatlıses ilk defa yazar olmuyor ki! Daha önce de kendi gazetesi dahil bir çok kez köşe yazarlığı yaptı. Peki şimdi neden olay oldu? Çünkü, yazar oluşu ilginç bir hikayeyle sunuldu; Kavgaya gitti yazar oldu! Aslında hiç de öyle değildi. Dün kendisiyle konuştum ve Nazlı Ilıcak'ın 3 ay önce yazarlığı teklif ettiğini söyledi.. Geçen gün İbrahim Tatlıses'i Güneri Civaoğlu'nun programında izledim.. Herkes de bilir ki İbrahim Tatlıses içten konuşur.. Çünkü hayatı dolu dolu yaşamıştır.. Konuşurken atıp tutmaz, gerçekleri konuşur.. Yazıları da öyle.. Şimdi böyle bir insanın yazılarının imla hatalarını biri düzeltse ne olur düzeltmese ne olur? Zaten her gazetede tüm yazıları gözden geçiren editörler yok mudur? Peki Ali Atıf Bir gibi kendisini her konuda çok tecrübeli sayan biri nasıl olur da "İbo'nun yazılarını kim yazıyor?" der? Aynı yazar, neden aynı gazetedeki Ayşe Arman'ın tam sayfa kızını yazmasını eleştirmez? Ali Atıf Bir, hiç İbrahim Tatlıses'le oturmuş mudur? Konuşmuş mudur? Hayır.. Ama şimdi herhalde oturur ve konuşur.. Bundan sonra olay şöyle gelişir; İbrahim Tatlıses'e b.k atan Ali Atıf Bir'i, İbo arar.. Atıf Bir, "ben öyle demek istemedim İbrahim Bey, yanlış anladınız. Ben toplumsal bir yaklaşımın, fiziksel bir önyargısını kadınsal anlamda sergilemek istemiştim" der! Sonra buluşurlar. Buluşunca Ali Atıf Bir, İbo'yu çok sever ve sonra evine gidip, eşine, çoluk-çocuğuna, İbo'yla yemek yediğini, aslında ne kadar da iyi bir insan olduğunu anlata anlata bitiremez.. Belki bakarsınız İbrahim Tatlıses'in danışmanı bile olur! Çünkü, bu tip işleri, yani danışmanlık işlerini bir çok firmayla yapıyorlar. İbo da bir holding olduğuna göre neden olmasın!!