ÖZCAN DENİZ KİM VURDUYA GİTTİ!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 18-02-2008 10:25
Kötü bir haftasonuydu! Önce kar kabusu yaşandı. Göz gözü görmedi İstanbul'da, kimse evden çıkamadı. Hemen ardından Cumartesi geccesi 23.05'te, Öczan Deniz'in Çeşme'de vurulduğu haberi geldi gecce.com istihbaratına.. Haber ilk önce, anında gecce.com'da manşet oldu. Herhangi birinin vurulma haberini önce vermekle övünülmez ama başka taklit sitelerin gecce.com'dan aldığı haberin saatini öne alıp vermekle de magazin gazeteciliği yapılmaz! O zaman Reha Muhtar'ın dediği gibi rezillik olur! Magazin basını zaten rezil de, şimdi bunun yeri ve zamanı değil ama gecce.com'un özel haberlerini de kimseye yedirmem! Herkes haddini bilsin! gecce.com, Özcan Deniz'in vurulma olayını neden önce verdi? Çünkü, 24 saat çalışan editörleri ve restoran&otellerde kurduğu haber ağıyla, her türlü detay, gecce.com editörleri tarafından dakika dakika yazıldı. Ama taklit siteler, gecce.com'dan öğrendikleri haberi sanki kendi haberleriymiş gibi, haberin giriş saatini de teknolojiyi kullanarak öne alıp girdiler! Okurlarını kandıran bu siteler aslında kendilerini kandırdıklarının farkında değiller. Farkında oldukları gün, magazin basını düzelecek inşallah! Okurlarını aptal yerine koyan siteler her zaman aptal olmaya mahkum olacaklardır.. Özcan Deniz'in vurulma olayına yine döneceğim ama ondan daha önemli bir konu olan Aysel Gürel'in vefatı gündeme bomba gibi düştü. En son, Pepsi max reklam filminde izledik Müjde Ar'ın annesi sevgili dostumuz Aysel Gürel'i. "Aptal sarışın" imajı üstüne yapışan Aysun Kayacı'nın, kontrol yapan polis memurunu oynadığı reklam filminde Aysel Gürel "amir" rolündeydi. Hatırlayacağınız gibi Aysun Kayacı şoför konumundaki gencin "şeker" alıp almadığını kontrol etmek için dudaklarından öpüyor, sonra "amirim sıfır şeker çıktı" diyordu.. Cam açılınca Aysel Gürel görülüyor ve "dur bir de ben kontrol edeyim" dediği anda genç şöförün mutluluğu kursağında kalıyordu! Müjde Ar'ın deli-dolu, çılgın annesi Aysel Gürel bu reklam filmi için doktorlarından izin aldı ve hastaneden reklam filmi çekimine gitti. Aslında doktorları karşı çıktı ama "Çılgın Aysel" karalıydı. O reklam filminde oynamak ve arkasında bir anı daha bırakmak istiyordu. Tıpkı "Bucket List" filimdeki gibi "ölmeden önce" yapmak istediklerini yapıyordu. Yaptı da.. Allah rahmet eylesin. Toprağı bol olsun.. Gelelim Özcan Deniz'in vurulmasına.. Hayat bu kadar ucuz mu bu ülkede? Kafasına esen herkes, istediği zaman, istediği kişiyi vurabilir mi? Evet, bahsettiğiniz ülke Türkiye ise vurabilir. İşte son örnek.. Türkiye'nin sevilen bir sanatçısı olan Özcan Deniz, sahnede istenilen bir şarkıyı söylemediği için vuruldu! İşte bu kadar basit bir şey.. Tutuklanıp cezaevi konan şahıs, "Şarkı istedik çalmadı. Burnu havalarda" diye bir açıklama yaptı polislerin arasında. İşte bu kadar basit bir şey.."Şarkı istedik çalmadı. O zaman görür gününü..." Bırakın sevilen bir sanatçıyı, bir insan hayatı bu kadar değersiz mi? İşin ilginç yanı Özcan Deniz'in vurulma haberi, Cumartesi gecesi 23.00'ten Pazar akşamı 19.00 ana haber bültenine kadar hiçbir televizyonda yayınlanmadı! Buna haber TV'leri dahil. Yani buradan şu sonucu mu çıkarmamız gerekiyor? Özcan Deniz'in reytingi kalmamış! Vurulan sanatçı da olsa bir insan. Yazıktır, günahtır. Özcan Deniz'in vurulması "flaş" diye verilmesi gereken bir haberdi ama maalesef öyle olmadı. "Özcan Deniz, kim vurdu"ya gitti! Türban gündemde olduğu sürece, terör, işsizlik, ekonomi, trafik, vs. vs. gibi konular her zaman gözardı edilecek, silahsızlanma hiç hatırlanmayacaktır. Haberiniz var mı, son bir yılda suç işleyenlere af geliyormuş! Hırsızlar, kapkaççılar, tetikçiler, vergi yolsuzları vs. vs. hepsi serbest kalacakmış.. Eee tabii, Özcan Deniz de vurulur, tabii ki vergi de kaçırılır. Ama kimin umrunda bu konular, önce türban üniversiteye girsin de sonrası Allah kerim!