BODRUM YANIYOR!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 30-06-2003 03:00
Bodrum yanıyor! Hem de cayır cayır..Hem gündüz, hem de gecce.. Bir yandan güneşin kavurucu sıcaklığı, diğer yandan geccelerin ateşi hiç sönmüyor. Güya Bodrum’a, ‘Kaçış Planı’ yapıp, Fuga’ya gelmiştik ama Havana Beach, Dodo Beach, The Cream, Gatto, Tantra, Saloped Marine, Polo 13 arasında mekik dokuduk. Göltürkbükü, Bodrum, Gümmet-Asarlık, Yalkıkavak-Tilkicik Koyu ve Ortakent arasında sıcaklarda perişan olduk. Evet Bodrum yanıyor! Yanıyor yanmasına da, Bodrum’da esnafı memnun edecek müşteri henüz yok. Sadece bizim takım aynen Bodrum’da! Yani İstanbul mekanlarından tanıdığımız tüm yüzler aynen Bodrum’da görevlerini sürdürüyorlar ve her gecce, her yerde eğlenmeye devam ediyorlar. Yani, nereye giderseniz gidin karşınıza hep İstanbul’daki çocuklar, İstanbul’daki kızlar çıkıyor! Hem de gündüz plajda başka bir erkekle olan kızlar, gecce diğer mekanlarda değişik erkeklerle sarmaş-dolaşlar! Zamane gençliği çok hızlı! Vallahi, ‘kapanın elinde kalıyor’ diye bir tabir vardır ya, biraz ayıp olacak ama durum aynen öyleydi Bodrum geccelerinde! Bu sezon Bodrum’da o kadar çok mekan açılmış ki bence müşteri nereye gideceğini şaşırmış durumda. Tabii daha sezonun başı. O yüzden Bodrum’a gelenler, yeni açılan mekanları görmek istiyor. Bence bu sezon Bodrum’da iyi olan, müşteriye iyi hizmet veren, kazıklamayan mekanlar iş yapacak. Ama müşteriyle ilgilenmeyen, kazıklayan mekanlar ise sinek avlayacak. Vallahi mekancıları panik içinde gördüm. Yani, müşteri çekmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar, eteklerindeki taşları bir bir döküyorlar. Gerekirse müşteriyi uzak mesafedeki mekanlardan özel klimalı araba gödererek aldırıyorlar. Yani bu sezon Bodrum’da şımarık bir müşteri görürseniz hiç şaşırmayın.. Polo 13’de Serdar Ortaç! Cuma geccesi, Ortakent Tantra’da yemeğimizi yedikten sonra, yine Ortakent’te olan Polo 13’e, Serdar Ortaç’a gittik. Her zaman 02.00’de sahne alan Serdar, ilk geccesinde erken sahneye çıkmış. Polo 13’e girince mekanın tıklım tıklım olduğunu görünce şaşırdım. Herhalde masamızda iptal olmuştur diye düşünürken, sevgili Ali Sayar’ın bizim için sahnenin hemen dibinde ayırdığı masanın boş olduğunu görünce rahatladım. Kimi ararsanız, Bodrum’da ne kadar ünlü varsa hepsi Polo 13’teydi. Sağımda Semiramis Pekkan bayan arkadaşlarıyla oturuyor; solumda ise Sinan Engin eşi ve sanıyorum kendisini davet eden Volkan Büyükhanlı diye ruhunda sanatçılık yatan (gecenin ilerleyen saatlerinde bunu gösterdi) bir gençle eğleniyordu. Benden geç kalan başka bir masa ise Erdal Acar’dı. Acar, eşi Emel Yıldırım Acar, kardeşi Erdinç Acar ve sevgilisi Helin Avşar ile birlikte girdi mekana. Tabii çok geç kaldığı için masası biraz kötüydü ama hiç sorun yapmadı. Hızlı playboy Erdal Acar, yaklaşık 10 gündür Bodrum’da teknede kalıyormuş ve o gece Polo 13’te tam bir mutlu aile tablosu yaşanıyordu. O tabloyu görenler bu adam için ‘En Büyük Playboy’ benzetmesine şaşıyordu. Evet Polo 13’te herkes masaların üstüne çıkmış göbek atarak eğleniyordu. Bir ara Sinan Engin’de ayağa kalktı ve şampiyonluğu kutlamaya başladı. Masasında oturan Volkan Büyükhanlı denilen genç ise Ankaralı iyi bir ailenin çocuğuymuş. Aslında Kenan Doğulu’nun kankası olan çocuk Serdar Ortaç’tan mikrofunu kaptı ve başladı Kenan Doğulu şarkıları söylemeye. Ne kadar da meraklıymış sahnelere. O sırada Serdar Ortaç, orkestrasına Kenan Doğulu’nun şarkısı olduğu için gizli gizli ‘bitir’ işareti veriyordu ama Büyükhanlı içindeki sanatçı ateşini bir türlü söndüremiyordu. Geccenin ilerleyen saatlerinde artık Polo 13 dağıtmış vaziyetteydi. Bodrum geccelerinin ateşi hiç sönmüyor, yanık tenli, düşük bel pantalonlu, iç çamaşırları ortada olan, göbeği açık kızlar ise masalarda çılgınca dans ediyordu. Sosyetik playboy Cem Cantaş, Malkoç Sualp, Alp Taşkent ve Başak Alat ise kendilerinden geçmiş, resmen don-gömlek dans ediyorlardı. Ne de olsa underground müzik seven ve Türkçe müziğe alışık olmayan sosyetik gençler bu ortamda dağıtmış vaziyetteydiler! Bir Bodrum geccesini daha böylece gözlemleyerek Fuga’ya, otelimize geçtik. Saat 05.03.. yatağa yattığımda daha ne kadar bu tempoda yaşayabileceğimi düşünüp uykuya dalmışım. Allah rahatlık versin.. Aklıma takılanlar! Tarih; 25 Haziran Çarşamba.. Saat; 20.07.. Kanal D anahaber bültenini izliyorum. Birden karşıma göğüsleri iş kazasında açılan manken kızın görünteleri geldi. Hemen ekranın sol üst köşesine baktım, logo Kanal D! Yani belden aşağı seviyesiz magazini sevmeyen sayın Fatih Altaylı’nın kanalı. İççamaşırı defilesine çıkan kızın yanlışlıkla göğüsleri açılmış, görüntülere mozaik yapılmış ama yine de her şey ortadaydı! Sanıyorum sayın Altaylı o gün İstanbul dışındaydı. O, böyle bir seviyesiz ve belden aşağı magazin haberine asla izin vermez, o gürüntülerle Kanal D anahaber bültenini ucuzlatmazdı..