ZUMA PAHALI DEĞİL!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 22-04-2008 16:00
Bu hafta çok gezdim. Hani o 'Burnundan kıl aldırmıyorlar' dedikleri Zuma'ya bile gittim. Her akşam çift rezervasyon yapıldığı söylenen, 5 dakika kala 'masadan kalkın' denilen mekana.. Kimmiş bakayım dedim benim vatandaşlarıma bu tür muamele yapanlar, bir kulaklarını çekeyim? Zuma'dan içeri girdim, bara geçtim. Bakışlarım çok sert. Sanki Kadir İnanır geldi Zuma'ya.. Barmen çocuk çok güleryüzlüydü. Hemen bir kokteyl hazırlayıp verdi. Sonra karşılamadan bir bayan geldi ve 'masaya geçmek ister misiniz?' dedi. Ben sert tavrımda ısrar edip, gaza getirmeye çalıştıkça onlar tam tersine çok sevecen davrandılar. Hani biri bir şey dese, o anda olay çıkartacağım, o durumdayım yani! 'Buranın Londra Zuma'dan gelen müdürü kim? Onu çağırın bakalım' dedim, gele gele karşıma kim gelse beğenirsiniz, Kenan Emini.. Kosovalı Kenan, yıllardır Londra Zuma'da müdürlük yapmış ve son olarak İstanbul Zuma'ya müdür olarak atanmış. O da ailesini alıp İstanbul'a yerleşmiş. 'Hakkınızda çok şikayet var adaş' dedim ve başladık sohbete.. Ama Kenan Emini'nin anlattıklarına göre, herkes çok önyargılı olarak geliyormuş Zuma'ya.. 'Aslında tabii ki tölerans yapılıyor ama dünyanın her yerinde olduğu gibi çift rezervasyon olduğu daha ilk telefonda söyleniyor ve okey alınıyor ama gelenler maalesef masadan kalkmayı kendilerine yediremiyorlar' dedi Kenan. İçkiler için pahalı demeyeceğim, çünkü Jack Daniels, Papermoon'dan ucuz. O gecce yemek yemedim ama bir akşam mutlaka yiyeceğim ve yemek fiyatlarını da kontrol edeceğim. Bence fiyat konusu şöyle açıklanabilir. Zuma'ya gidiyorsanız Zuma mönüsünü ve ne yiyeceğinizi bilmek zorundasınız. 'Hadi Zuma'ya gidelim' deyip, seçimi şeflere bırakırsanız tabii ki biraz tuzlu hesap gelebilir. Bunlara da dikkat etmek gerekir. [b]ÇAPKIN İTALYAN DAMAT! Spor spikeri Burcu Esmersoy'un 'şiddetli geçimsizlik' yüzünden boşanacağı haberleri patlayınca, 'Yemezler. Mutlaka başka bir kız vardır' dedim kendi kendime. Bugün hangi kız olduğunu ve 'şiddetli geçimsizlik' bahanesinin Türkiye'deki karşılığının 'aldatma' olduğunu bir kez daha öğrenmiş olduk. Burcu Esmersoy'u çok eski tanırım. Taaa, Hıncal Uluç'un sekreterliği döneminden bilirim. Çok güzel ve akıllı bir kızdır. Çok akıllı olduğu içinde, Hıncal Uluç'un sekreterliğinden spor spikerliğine, oradan da Ferrari'nin reklam müdürü Massimo Cusimano'yla evliliğe gitmiştir. Her genç kızın hayalini gerçekleştirmiştir. Oysa ilk başlarda güzel Türk kızıyla, yakışıklı ve zengin İtalyan erkeğinin evlilikleri çok iyi gidiyordu. Çünkü Türkiye'de de yaşamıyorlardı. Bir süredir İstanbul'da yaşayan çiftin arasına Selda Car adlı yine bir Türk kızı girmiş! (Bu arada, Hollandalı minik kuşlarımın bana verdiği bilgiye göre, Selda'nın ailesi Hollanda'nın Schiedam semtinde oturuyorlarmış. Kız öyle 4 dil falan bilmezmiş. Fazla da eğitimli değilmiş. Tabii bunları Ferrari'nin reklam müdürü Massimo Cusimano nereden bilecek ki? Selda Car'ın konuyla ilgili cevap hakkı her zaman vardır.) Hollanda'da yaşayan, 4 dil bil bilen üniversite eğitimi için Türkiye'de olup aynı zamanda fotomodellikte yapan Selda Car ile İtalyan eniştenin birlikteliği haftasonu Q Jazz Bar'da görüntülenmiş. Ne demişler, 'Hiçbir şey gizli kalmaz'.. Böylece İtalyan enişteyi de Türk paparazzileri yakaladı.. Aman şimdi kimse bana 'onların özel hayatı' demesin lütfen.. Tatlı tatlı yemenin acı acı yanması vardır. Bakalım Burcu Esmersoy, bu yakalanma fotoğraflarına ne diyecek?