JAPON GÜLÜ;BENİHANA

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 28-07-2004 10:44
Gündüz iş, gecce keyif şehri İstanbul.. Çok seviyorum, her saniyenin, her dakikanın, her günün ve akşamın keyfini çıkarmaya çalışıyorum.. Hiç üşenmiyorum.. Yollar, trafik, sıcak vız geliyor, çünkü keyif alıyorum. İstanbul'un hep olumlu taraflarını düşünüyorum, onları yaşıyorum. Gündüz deliler gibi çalışıyor, Numberone TV-Fashion TV projelerini hayata sokuyorum. Akşam gecce.com'cularla toplantı yapıyorum. Gecce ise İstanbul'un keyfini çıkarıyorum. Beykoz-Levent-Ortaköy-Acarkent arasında dönüp duruyorum. Boğaz köprüsünden geçerken bile mutlu oluyorum. Reina evim gibi oldu artık. Hemen hemen her akşam, fırsat buldukça hiç üşenmeden Anadolu Yakası'ndan Avrupa Yakası'na geçip Reina'ya gidiyorum. Bir akşam Reina'nın barında, başka bir akşam Dragon'da, Benihana'da, Niş'te, Mio'da, G by Karaf'ta, Zarifi'de oturuyorum. Canım boğazı, güzelliği, martıları, tankerleri, motorları, tekneleri, dans edenleri, müziği, ışıkları, zeytin ağaçlarını doya doya içime çekiyorum. Gündüze sığmayan, yetişmeyen ne kadar görüşmem varsa Reina'da randevu veriyorum. Hem iş yapıyorum, hem de keyif alıyorum. Dün akşam Benihana'daydım.. Dünyanın en kaliteli Benihana'sında. Benihana (Japon gülü) bir Japon restoranı. Tepenyaki ve sushi restoranı.. Kışlık mekan Çırağan Sarayı'nda, yazlık ise Reina'da deniz kenarında. Zeytin Lounge denilen köşede oturdum. Yabancı misafirlerim var. Alman Roland.. Konuşmalarımızı sık sık kesip, boğazın güzelliğinden bahsediyor, "Reina'nın dünyada eşi-benzeri yok" diyor. Bu arada önümüzden geçen ve içi tıklım tıklım olan deniz motorlarına bakıyor. "Türkiye çok ilginç bir ülke" diyor. "Çok uç var. Kontras bir ülke. Çok güzellikler var, çok çirkinlik var. Zengin var, fakir var. Ortası yok" diyor. Bir de, bürokrasiden, alt yapı yetersizliğinden, iki türlü ekonominin eşiliğinden bahsediyor. "Bir hükümet ekonomisi, bir de sokak ekonomisi" diyor Alman işadamı Roland. Konuşmasını da "Umarım Türkiye AB'ye girer" diye bitiriyor. Sushi kültürü ülkemizde, (İstanbul'da) çok hızlı yayıldı. Restoranında sushi vermeyeni dövüyorlar neredeyse! Bu kadar ayağa düştü yani. Nereye gitseniz sushi var. Aslında bu sushi denilen ilginç yiyecek doğru yapılmazsa çok tehlikeli olabiliyor. Sushi'nin ayrı standartları var, ustalığı var. Ama bizde her önüne gelen sushi yapıyor. Bayatı, kötü yapılanı çok kötü sonuçlar doğurabilir. Benden size tavsiye öyle her yerde sushi yemeyin.. Her çekik gözlü'yü Japon aşçı sanmayın.. Benihana sushi cenneti.. O kadar değişik ve güzeller ki, dün akşam iki porsiyon "roll" yedim.. Bir porsiyonu (12 parça) 30 milyon lira. Yani öyle çok da pahalı değil.. İstanbul'un en kaliteli sushi'si.. Garanti ve emin ellerde yapılıyor. Birinci porsiyon bitince dayanamadım ve bir porsiyon daha istedim. Cola ile birlikte toplam 70 milyon lira hesap ödedim. Reina'da, Benihana'da 70 milyon lira hesap bu yaşama göre normal.. Ama siz sushi sevmiyorsanız size tepenyaki tavsiye ederim.. Et, tavuk, balık veya karidesli olanı. Mükemmel bir yemek kültürü tepenyaki.. Zeytin ağaçları, insanlar, müzik, ışık, boğaz, dev tankerler, balıkçı motorları, sürat tekneleri, lüks yatlar.. İstanbul'u seviyorum.. Gündüz iş yapıyor, gecce sonuna kadar keyfini çıkarıyorum.. Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Erkan Mumcu'ya "Boğaz Festivali", butik otelleirn teşvik edilmesini, boğazın turizm alanı ilan edilmesini yeniden öneriyorum.