Evet sevgili gecce.com okurları İstanbul gecceleri hareketlenmeye başladı.
Sezonu ilk açan ve Etiler'e acayip bir hareket getiren 'Friends&Trends'le
birlikte, ardından Levent'te 'Woo' ve Kenan Doğulu'lu 'Polo 13' ard arda
açıldılar.
Tabii bizde, bu yeni mekanları sizler adına görmek için tek tek dolaştık.
Geçtiğimiz hafta içinde gittiğimiz bir başka mekan ise Reina. Yazın,
Kuruçeşme'deki kraliçesi olan Reina'nın son geccesine gidip, inat ettik ve
dışarıda oturduk.Yazın son geccelerinden birinde, Reina'nın büyüleyici
ortamında misafirlerimle birlikte nefis bir akşam yemeği yedik. Bu arada
şunu belirtmeden edemeyeceğim. Reina, sürekli bir gecce kulübü olarak
gündeme geldi ama yemekleri gerçekten beş yıldızlı bence. Aşçısını tebrik
ediyorum. Tabii nefis sushi'leri için Ninja'yı da kutluyorum.
Reina 12 Ekim'de 'Gençlik partisi' ile kapanacak. Detaylarını arkadaşlarım
haberlerde sürekli veriyorlar. Peki ondan sonra Reina ne olacak? Laila gibi
kendine, yılların gazinosunu belli bir para karşılığı diskoya çevirecek
birini arayacak değil tabii! Reina'nın kışlığı da aynı mekanda, yani Ortaköy
'de.. Ramazan'a kadar böyle gidecek. Ramazan'da bir ay kapalı kalacak ve o
orada Barbara Pensoy yani mimarisini oluşturacak ve yine bomba gibi kışlık
bir Reina ortaya çıkacak.
Reina'daki yemekten sonra önce Levent'teki 'Woo'ya, ardından da hemen yanı
başındaki Polo 13'e geçtik.
Woo
'Woo', eski Cheers&Sherlocks.. Sahibi Cem Bişkin. Diğer işletmeci-patronlar
kdar tanınmayan Cem Bişkin, tam bir kulüp ve elektronik hastası. Mekanı
baştan aşağıya yenileyen Cem Bişkin, ortaya küçük ama şık ve ilginç bir
konsept çıkartmış. Tüm mimari kendisine ait. Yüksek paralara mimar
tutacağına, gidip Bahause'dan aldığı malzemelerle dekore etmiş.
'Kur yapmak' anlamına gelen 'Woo'nun isim annesi Cem Bişkin'in eşi Çiğdem
Hanım. Her başarılı erkeğin arkasında olan kadın senaryosu burada da önümüze
çıkıyor. Akşam üstü barı, nefis İtalyan yemeklerinin olduğu restoranı ve
gecce kulübüyle 'Woo', gerçekten 'Vaoov' dedirtecek cinsten.
Halkla İlişkiler de manken İlgi Gövsa, işletmeci Nedim Binler, DJ'ler Reina'
dan Selim ve Özhan.. Aşçı Yeni Zellanda'dan.. Vaoovvv.. Daha ne olsun..
Polo 13
'Woo'dan çıktık, iki adım attık, kendimizi Polo 13'te bulduk. Polo 13'te
kendini baştan aşağı yenilemiş, konsepti, sahneyi, dekoru alt üst etmiş.
Polo 13'teki sahne tam karşıya alınmış ve salon uzatılmış. Localar
kaldırılmış ve çok şık küçük koltuklarla daha çok oturma yeri sağlanmış.
Arkalarda ise standlar vardı. Bizi kapıda Ali Sayar ve Papermoon'un barından
tanıdığımız Doğan karşıladı. Patron Nedet Göral, yeni sevgilisiyle birlikte
misafirlerle tek tek ilgileniyordu. Ve tam 01.30'da Kenan Doğulu sahne aldı.
Bence Polo 13, İstanbul'daki canlı müzik kavramına kalite getiren bir mekan
olmuş. Hem de gerçekten Şamdan kalitesinde gibi. Sahnedkei sanatçı da Kenan
Doğulu. Bu piyasadaki en iyi sahne sanatçısı. Ama Kenan da artık kışları
çalışacak, yazları çalışmayacakmış. Haklı. Çok çalıştı, çok yoruldu. O
gecce de super bir konser verdi ve Polo 13'teki yakşalık 400 kişiyi çılgınca
eğlendirdi.
Necdet Göral ismine dikkat edin demiştim. Polo'ların, Mirror, La Pergola,
Darüşşafaka gibi mekanların sahibi ve ortağı olan Necdet Göral, gerçekten
iyi bir yatırım yaptı, sanatçılarının ve çalışanlarının paralarını gerçek
anlamda verdi. Ve eğlence yaşamına bir kalite getirdi. Tebrik ediyorum.
Polo 13'te eleştirebileceğim tek şey; cep telefonlarının çekmemiş olması.
Onun dışında herşey mükemmel..