ASENA'NIN NAMUSU!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 03-11-2004 11:08
Asena, Derya Tuna'nın 20 yıllık birlikteliğini bile bile, kardeşçe girdiği evde İbrahim Tatlıses'i baştan çıkarınca "namus" kavramını kimse konuştu mu ki, şimdi Asena'nın "namusu" konuşuluyor.. Dün Fatih Altaylı, bir arkadaşının kendisini uyardığını ve İbrahim Tatlıses-Asena konusunda "oyuna geldiğini" yazdı.. Çok bilen arkadaşı Fatih Altaylı'ya demiş ki, "Oyuna geldiniz. Bu iş reklam. Çok yakında İbrahim Tatlıses'in kasedi çıkacak!".. Sayın Altaylı da bu iddiayı ciddi ciddi köşesine taşımış ve bundan sonra konuyla ilgili yazı yazmayacağı mesajı vermişti. Gördüğünüz gibi, herkes her konuda bir şey söylüyor ve olaylar bambaşka hale geliyor. Şimdi bu gerçekten namus kavgası mı, yoksa reklam mı belli değil! Baksanıza Fatih Altaylı gibi bir yazar bile kafaları karıştıran bir iddiayı köşesine taşıyorsa, insanlar ne düşünür değil mi? Bugün de konuyla ilgili uzun süre sessiz kalan ve olaya ortadan giren Ayşe Arman'ın yazısı var. İlk defa kavgalı olduğu Fatih Altaylı'nın fikrini benimsiyor ve benim de dün yazdığım gibi "Hepimizin suçu var" diyor Arman.. Konuyu, "alt tarafı bir elma yediniz. Ne namusu?" gibi basitleştiren Ayşe Arman, bir okurunun ''Bu nasıl bir şey? Ben bir kadın olarak kendi namusuma sahip çıkamıyor muyum? Daha neler! Eğer kadınlar namuslarını babaya, kardeşe, kocaya, sevgiliye emanet ediyorlarsa zaten birey olarak da yoklar. Allahaşkına, biriniz bir kampanya ya da benzeri bir şey başlatın: Benim namusum bana aittir diye.'' mailini, İbo-Asena konusuyla eşleştiriyor! Oysa hiç alakası yok. Çünkü, yıllardır söylemeye çalıştığım, sokaktaki Deniz Hanım, Ayşe Hanım, Hasan Bey'le, İbrahim Tatlıses'in Tarkan'ın, Sezen Aksu'nun hayatları bir değil! Normal insanlarla, bu benim içinde olduğum dünyanın insanlarını bir tutmak doğru değil.. Sokaktki yaşamla, bu dünyadaki yaşam şartları farklı çalışıyor.. Bu dünyanın kuralları, raconu farklı.. Sokaktaki kadın, komşusunun evine kızkardeş gibi girip kocayı çalınca haber olur mu? Olmaz.. Neden.. Çünkü ünlü değildir, kimbilir kimdir? Kimsenin haberi olmaz. Bu iş, İbrahim Tatlıses olunca, Derya Tuna-Asena olunca tabii ki haber olur.. Sokaktaki Ayşe Hanım, İbrahim Tatlıses'le kameralar önünde dans edip, öpüşür mü? Öpüşmez.. Sokaktaki kadın, stüdyo önünde racon icabı topuğundan vurulur mu? Vurulmaz.. Sokaktaki Ayşe Hanım'a, İbrahim Tatlıses gibi biri Bodrum'da "Aso" diye bar açar mı? Açmaz.. Bu daha çok sayabileceğim örnekleri televizyonlarda izledik mi? İzledik. Keyifle veya sinirle ama izledik.. O zaman bir şey dedik mi? Demedik.. Neden demedik? "İbrahim Tatlıses'le olursa böyle olur" dedik.. Bazen Asena'ya kızdık, bazen kıskandık, bazen sevindik.. Asena, Derya Tuna'nın 20 yıllık birlikteliğini bile bile, kardeşçe girdiği evde İbrahim Tatlıses'i baştan çıkarınca "namus" kavramını kimse konuştu mu ki, şimdi Asena'nın "namusu" konuşuluyor.. Vermek istediğim mesaj şu; Ben bu önümüzde bir tiyatro gibi gerçekleşen ünlülerin hayatlarına, bir baba olarak bakıyor ve çocuklarıma örnekler veriyorum.. İlerisi için, gelecek için.. Bu tip yaşamlar her toplumda var.. Ve her toplumda tartışılmıştır.. Ama saçma, ama mantıklı.. Doğaldır.. Önemli olan doğru sonucu çıkarmak ve varsa mesaj almaktır. Zaten yaşam dediğiniz, toplum dediğiniz nedir ki? Tabii ki, her koyun kendi bacağından asılır ama beynide kullanmak ve yaşanmış ve yaşanacak hayatlardan ders çıkarmak lazım. Asena'yı suçsuz ilan edip, konuyu başka platformlara çekersek, Anadolu'da yaşayan binlerce genç kızımıza şu mesajı vermiş oluruz; Sinirli ünlülerle, mafya ünlülerle, psikopat ünlülerle, hayatları dejenere olmuş ünlülerle hayat yaşayın, kariyerinizi elde edin, para yapın ve sonra da hiçbir şey olmamış gibi ayrılın deme şansı vermiş oluruz.. Ünlülerin özel yaşamları nasıl haber oluyorsa, ünlülerle yaşayanlarında hayatları zor olabilir.. Bu o birlikteliğin (sadece ünlülerin hayatları için söylüyorum) bedeli olur.. O bedelde öyle ya da böyle ödenir.. Çünkü o sonu hazırlayan, onun başlangıcıdır.. "Her kadın aşkı bitince ayrılır"la, "Asena aşkı bitince İbrahim Tatlıses'ten ayrılır" arasında dünya fark vardır. Önemli olan bu farkı anlamaktır.