- YAZ GECCELERİ HAREKETLENİYOR..

Bu haftasonu, çıktım.. Yeni mekanları ve eskilerini dolaştım.. Ben de çıktım mı tam çıkıyor, eve gün ağırırken dönüyorum. Belki de bir gecce de değişik mekanları dolaşarak aradaki farkı ve eksikleri görmeye çalışıyorum. Perşembe geccesi ilk olarak Ortaköy’deki ‘Sea Hause By Şükrü’ adlı balıkçının bahçe açılışına gittim. Sea Hause gerçekten sevdiğim bir balıkçıydı. Daha sonra Q Jazz Bar’ın sahibi Mehmet Ali Açılmış orayı ne yapacağına bir türlü karar verememişti. Selahattin Duman Comedy Clup yaptı ama tutturamadı ve sonunda Yeşilköylü Şükrü mekanı kiralayarak eskisinden çok daha güzel bir balıkçı yaptı ve Sea Hause’un yanına By Şükrü’yü de ekledi. Mekanın bahçesi çok şık olmuş. Bar bölümü tahta zemin ve bol minderle başka bir boyuta geçmiş. Laila, Reina, derken Sea Hause’un bahçesi de akşam üstü keyfi için ideal.. İsterseniz balık öncesi veya sonrası bahçedeki bar bölümünde keyifli bir akşam geçirebilirsiniz.. Gelelim Le Pergola’ya.. Zincirlikuyu’dan Mecidiyeköy’e dönünce hemen sağda kocaman bir mekan göreceksiniz. La Pergola, North Shields ve Violetta Cafe’nin bulunduğu üçlü konsept.. Kapı girişi rahat.. İçerisi, hele hele bahçesi muhteşem.. Hani her gidilen yer için böyle ‘muhteşem’ falan denir ama La Pergola’nın bahçesi inanılmaz güzel. Ben ve sanıyorum görmediyseniz sizlerde Zincirlikuyu’da böyle bir bahçe olduğunu hayal bile edemezsiniz. Polo 13, Mirror gibi mekanların ortağı olan Necdet Güral ve Celal Altınel’e ait olan mekana gerçekten iyi para harcanmış ve süper bir dekorasyon yapılmış. Bahçede brandaların altındaki orta bar süper.. Hele hele bayıldığım kocaman bahçe şöminesi bir harikaydı. Açılış geccesi çok kalabalıktı. Kimi ararsanız vardı. Hemen Necdet’i uyardım. Kalabalık olsun diye herkesi almayın. Özellikle sadece çapkın erkek grupları veya tamamen tersi ava çıkan kızlar grublarından uzak durun dedim. Bazı mekancıların bana göre hatası, çok çabuk hareket edip, kim gelirse gelsin alıyorlar. Panik yapıyorlar. Yaptıkları yatırımı çıkaramayacaklarından korkuyorlar ve herkesi alıyorlar. Ama belli bir süre sonra kaliteyi bozuyorlar. Le Pergola’dan yemek yemeden ayrılıp, Reina’ya geçtik. Her zaman olduğu gibi tıklım tıklımdı. Barda oturacak bir yer bulduk. Sushi’lerimizi barda yedik. Daha sonra Sergen ve Gökhan İleri geldi. Adnan Hocacı olarak adı çıkan manken Seçkin Piriler kız arakadaşıyla geçerken Sergen’i gördü ve hemen masalarına oturdu. Sergen’e sürekli telefon geldi ve o da rahatça konuşabilmek için sürekli dışarı çıktı. Reina’nın sahibi Mehmet Koçarslan, Mete Has ve bana bahçeyi gezdirdi. Harika olmuş. 8 aylık hamile olan Barbara Pensoy inanılmaz güzel bir mekan hazırlıyor. 4 Haziran’a yetişecekmiş. Dragon, Köşebaşı, Baci ve Le Cigare Reina’nın bahçesinde olan mekanlar. (Dragon ve Le Cigare geçen sene Laila’daydı.. Şimdi Reina’dalar).. Tabi Reina’nın kendi mutfağının da yer aldığı restoran bölümü ve Ninja Sushi var. Reina’nın yöneticisi Ali’nin kibarlığını, müşterilerine yakşalımını görüp, duydukça çok hoşuma gidiyor. Böyle mekan işletmecileri olduğu ve çoğaldığı sürece İstanbul gecce yaşamına bir kalite gelecek. Reina’dan kalkıp, evimiz gibi gördüğüm Şamdan’a geçtik. Saat 23.30’du ve yukarıda tek masa bizdik. Arkadaşlarla iddiaya girdim. Yarım saat içinde oturacak yer kalmayacak dedim, kimse inanmadı ve gerçekten saat 24.00 olmadan Şamdan ağzına kadar doldu. Çok güzel müzik yapıyorlar. O gecce ben bol bol Yıldız Tilbe’nin ‘yatağımı, döşeğimi seririm haberin olsun’ gibi bir şarkısı var onu istedim. Kimi müşteri Sezen Aksu’nun yeni şarkısını istedi. Geccenin nasıl bittiğini, saatin ne çabuk 04.00 olduğunu anlamadım. Bu yaz sezonunda Şamdan, Hammam’ın içinde yer alacak. Çok sevindim. Artık ben her akşam Hammam’dayım! Şaşırdınız değil mi? Her akşam da Hammam’a gidilir mi diyeceksiniz. Evet ben gideceğim. Çünkü Habertürk, Ataköy’de ve ben evime sahilden dönüyorum. Yani, Hammam’ın önünden geçiyorum. Geçerken uğramamazlık olur mu? Celal ve İzzet Çapa’nın Hammam’ı bu yaz kendinden çok söz ettirecek. Buna eminim.. İçinde de inanılmaz mekanlar var.. Şamdan, Summer People, Kika Asia, Olee Tapas, Melek Boz veeee sosyetenin yeni tanışacağı marjinal bir kulüp.. Veee.. dünyanın en ünlü mekanlarından biri olan Armani’nin restoranı olan Nobu’nun aşçısı Pazartesi Türkiye’ye Hammam’a geliyor. İzzet Çapa şu anda Milano’da ve şu anda pazarlığı bitirmiş durumda. İzzet Çapa’nın bu yaz inanılmaz sürprizleri var. Hammam’ın açılışından bir hafta sonra da Dolce Cabana misafir olarak gelecek. Pazar akşamları minderlerin üzerinde sinema keyfi ve Carabien Brunch var. . Şimdi söyleyin bakalım.. Sık sık gidilmez mi Hammam’a?

YAZ GECCELERİ HAREKETLENİYOR..

Bülent Şakrak-Esra Akpınar aşkı belgelendi!

Hazal Filiz Küçükköse: "Kendimi Barbie gibi hissediyorum"

Hasan Can Kaya, kendisine gönderme yapan Cem Yılmaz’a öyle bir yanıt verdi ki...

Sertab Erener estetik iddiaları sonrası yaptığı paylaşımla adeta meydan okudu!

İnci Taneleri'nde Dilber'in aşk acısı! Yeni fragman sosyal medyada gündemde