SIRADA KİM VAR?

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 09-01-2003 11:09
Önce Derya Tuna, ardından Asena vuruldu.. Akıllara, 'Şimdi sırada kim var?' sorusu takıldı.. Bu olaya farklı bir bakış açısı ile bakmak lazım. Günay'daki prova çıkışı Derya Tuna'nın topuğundan vurulmasının ardından, Asena'nın 'Hak etmişti' diye konuşması, Derya Tuna'yı çok kızdırmıştı. Hatta hayat arkadaşı, çocuğunun babası İbrahim Tatlıses'i hastane odasına bile sokmamış, sorumlu olduğunu düşünüp 'Allah'ından bulsun' diye beddua etmişti. Derya Tuna'nın vurulmasının ardından yıkılan İbrahim Tatlıses, aynı acıyı bu kez de Asena ile yaşadı. Hadi Derya Tuna, transparan kıyafet giydi, davetlere katıldı, sahnelere geri dönmek istediği için racon kesildi ve topuğundan uyarıldı. O da anladı ve bir daha sahnelere çıkmayacağını açıkladı. (Vurulma olayını asla ve asla tasvip etmiyorum. 'Hadi' yanlış anlaşılmasın. O alem için, belki bir sebep olabilir açısından yazılmıştır).. Peki ama Asena niye vuruldu? Asena zaten mesleği gereği seksi ve transparan kıyafetler giyiyordu. İbrahim Tatlıses'ten çocuğu da yoktu. Yani şeref, haysiyet meselesi gibi bir durum sözkonusu değildi. Peki o zaman niye vuruldu? Şimdi sırada kim var? Ya da bu işin sonu ne olacak? Derya Tuna olayında olduğu gibi, 'Hayranıydım, seksi kıyafeti yakıştıramadım, vurdum'la iş bitecek mi, yoksa derinleşecek mi? İbrahim Tatlıses'in hayatına giren kadınlar o kadar çok ki, sanıyorum kendisi bile hatırlamıyordur ama öne çıkan üç isim var. Birincisi ve vazgeçilmezi tabii ki Derya Tuna, diğeri olay yaratan Asena ve üçüncüsü de Ayşegül Yıldız. Derya Tuna ile Asena vuruldu. Gözler Ayşegül Yıldız'a çevrildi. Bu üç kadının ortak noktası İbrahim Tatlıses'in kadını olmaktan başka bir şey değil. Birisi hariç, son saydığım ikisinin ortak kaderi, sadece ve sadece gündeme gelmek için İbrahim Tatlıses'i kullanmalarıdır. Birincisi her şeyini paylaşmış, katlanmış, çocuk doğurmuş baş kadın.. Onun yeri ayrı bence.. İkincisi, 'Derya ablacığım' diye girdiği evde, erkeğin başını döndürüp 'abla'sından çalan kıvrak zekalı bir kadın! 'İmparator'la dans ederken yüzündeki mutluluğu ile vurulduğu andaki acısı eşit mi acaba? Ya üçüncüsü, korkudan ölüyor Ayşegül Yıldız. 'Benim akibetim de onlar gibi olmasın' deyip, Bursa'daki ailesinin yanına sığınmaya çalışıyor. Evet, şaka gibi ama ne olacağı belli olmayan, çok sürükleyici, gerilimli bir film izliyoruz. Hem de canlı.. Filme, 'Yüzüklerin Efendisi' gibi normalden uzun olduğu için iki ara verildi. Birinci bölümde Derya Tuna, ikinci bölümde Asena vardı. Bakalım son bölüm diye umut ettiğimiz ve artık acıların değil, güzelliklerin yaşanacağı, mutluluğun olacağı, seyircinin de rahatlayıp nefes alacağı ve 'Oh be, işte bu.. Evet bu' deyip sevineceği bir bölüm bekliyoruz. Hep beraber umut ediyor, diliyoruz..