İŞTE MESAM'A CEVABIM!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 27-09-2002 01:28
‘Telif Hakları’ konusunda yapmayı planladığım televizyon programına üzülerek katılamayacağını bildiren Mesam Yönetim Kurulu’na cevabım; Mesam Yönetim Kurulu'na.. Yazik ki, yazilan yaziyi bile anlamakta güçlük çekecek kadar gözünüz ve kulaginiz kapali. Toplantida yaptigimiz konusmalar isiginda Tv porgramini sizin için düzenlemeyi ve oradaki fikirleri sizlerin kamuoyuna aktarmasini istedim. O yüzden yazimda fazla konuya, detaya ve de Muzaffer Özpinar'in mailine yer vermedim. (Yani önyargili olmasin istedim! Özpınar’ın Mesam’ı suçlayan mailini yarın kamuoyuna açıklayacağım) Benim tanistigim ve bana bilgi veren yönetim kurulu, çok daha farkliydi. Yazik.. Yazimda, hangi paragraf veya hangi cümle sizin dünya görüsü fikirlerinize karsi ve sizi üzücü acaba?? Türkiye’nin özgür ve bağımsız kanalı Habertürk’ün reyting kaykıgısı yok. O yüzden konunun televoleleşmesine ihtiyaç da yok. Bu ülkede magazin çıtasını, Habertürk çatısı altında yükseltmeye çalışıyorum. Emin olun ki bunu yapacağım. Bu uğurda Yüz Yüze’nin formatını bile değiştirip, sizlere, bu işe gönül koyanlara söz hakkı vermek istedim. TV programina gelmemek, hakkinizda çikan dedikodulara cevap vermemek sizin tercihiniz. Ama ben o televizyon programini sizsizde yapacagim ve hakkinizdaki tüm dedikodulari, taraflari, bakanligi ekrana çikartacagim. Avrupa Birligi'nden, medeniyetten bahsedip, henüz yapilmamis bir televizyon programi için önyargili olacagini söyleyemezsiniz.. Tam tersine, yazimda MSG geri planda kalmıştır. Ama geri planda kalması önemli değil, benim izlenimim önemli.. Bir de sizin gibi düsünenler oldugu sürece, maalesef basinin size bakis açisi hiç degismeyecek, hiç bir zaman sizinle ilgilenilmeyecek, sizlerde bu ilgisizlikte dilediginiz gibi at kosturabileceksiniz.. Yazik.. Özellikle, baskan Atilla Özdemiroglu'na, yeni tanidigim ama konusmalarini çok sevdigim Suavi ve Ali Riza Binboga Bey'e, olaya tamamen objektif yaklasan Orhan Tasan Bey'e üzüldüm. O kadar çok sey anlattilar ve bilgilendirdiler ki, onlari ekranda anlatmalari gerektigini düsündügüm için, konuyu detayli yazmadim. Bu ülkede, bazen doğrulari yapmak da yanlis olabiliyor! Genel sekreter hanim, örneklemelerinde bunu göstermisti zaten.. Gerçek Mesam'i tanitmak için, yöneticilerinin fikirlerinin ne oldugunu göstermek için yazilarima aynen devam edecegimi üzülerek bildirmek istiyorum. Cevap hakkiniz her zaman olacaktir. Fikirler, üç bes kisi ile, kahvehane de konusulur gibi kalmamali, çikip ekranda konusulmali.. Madem çok biliyorsunuz, haklisiniz çikar konusursunuz. Kaçmak niye hiç anlamadim. Benim TV programindaki amacim sadece sizlerin sayesinde konuyla ilgili olarak halki bilinçlendirmekti. Son olarak Atilla Özdemiroglu'nun telefon fobisinin oldugunu anladim. Keske mail yerine, telefonda kendi söyleseydi de, araya giren üçüncü sahislarin konuyu ne kadar yanlis aksettirmeye çalistigini anlatsaydim. Demek ki MSG bu yüzden kuruldu! Madem, Mesam-MSG ilişkilerinde ‘MOU’ İyiniyet Antlaşması’na çok saygılı olduğunuzdan, ilkeli duruşunuzdan bahsediyorsunuz, o zaman Mesam Başkanı Atilla Özdemiroğlu nasıl oluyor da o toplantı da bana dış güçlerden, beş büyük balık’tan, MSG’nin onların kontrolü altında olduğundan bahsedebildi! Bu mu Mesam’ın iyi niyeti, ilkeli duruşu? Televizyon programından kaçmak için bahane aramayın! İlkeli duruşunuzu, üzerine titrediğiniz telif hakları kavram ve bilincinin oluşturulmasını ve bu demokrasi kültürünün yerleşmesini gerçekleştirmek isitiyorsunuz, buyrun, çıkın ekrana, anlatın.. Milletvekili adayı olan Atilla Özdemiroğlu’nun, milletvekili olduktan sonra dokunulmazlığının kaldırılması için verdiği sözü yerine getirmesini dilerim. Hepinize tesekkür ederim.. Saygilarimla Kenan Erçetingöz