TÜRKBÜKÜ’NÜN SONU NE OLACAK?

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 28-07-2008 13:31
Haftasonu yine Türkbükü'ndeydim.. Anne ve kızlarını göremedim ama yazımı okuyan herkes "Kim bu anne-kızlar?" diye sormadan edemedi.. Anne ve kızları sayemde meşhur oldu yani.. Türkbükü'nün bir başka konusu ise "pahalılık".. Yazdığım yazılar üzerine mekancılar beni çevirip ısrarla, "Kenan bey, iyi yazıyorsunuzda bu yatırımlar 2 aylık süre içinde nasıl çıkarılacak hiç sormuyorsunuz?" dediler.. Ayrıca Türkbükü Belediye Başkanı Halil İbrahim Bey, seneye sosyete tarafındaki iskeleleri de yıkacakmış diye eklediler. Evet gerçekten yıkacakmış.. Kendisini Miam Restorant'ta gördüm. Espri yollu takıldım, "Kötü başkan, iskelelerin yarısını yıktınız, yarısını bıraktınız" dedim, sinirli bir şekilde "seneye hepsini yıkacağım, çatır çatır yıkacağım" demez mi? Türkbükü Belediye Başkanı Halil İbrahim Bey'in yıkmaktan zevk alır bir havası vardı sanki o gecce! Seneye sosyete tarafını da Divan Otel'den başlayarak yıkacakmış başkan.. Divan'dan Maça Kızı'na kadar olan deniz kenarını yine 4 metre genişliğinde ahşap yol yapacakmış. Ve o ahşap üzerinde masalar olacakmış. Halk tarafında da aynı mantık var. Ama o taraf halk tarafı olduğu için düz beton yapılmış yollar ve masalar yollara dağınık şekilde atılmış duruyor. Kötü bir görüntü oluşturuyor. Neyse seneye kim öle, kim kala? Her an her şey değişir bu ülkede.. Türkbükü'nün pahalılığını konuşurken masada oturan dostlarımızdan bazıları örnekler verdi. 2 sene önce Mio denilen bir mekan vardı, şimdi orası Lolo oldu. Bu Mio'da Süreyya Yalçın, Kerem Dürüst'leyken iki kişi yemek yemişler ve cola içmişler 3,5 milyar hesap vermişler. Görgü tanıkları anlatmaya devam ediyor; "Bu senede Kenan Doğulu konserinde Süreyya Yalçın'a 8,5 milyar hesap geldi. " Başka biri ise şöyle diyordu; "Dün akşam en popüler mekanda çocuklar bir şişe votka istedi, '1.000 YTL 'denilince vazgeçtiler, bu sefer votkanın fiyatı 600 YTL'ye düşüverdi" Bu ve buna benzer birçok pahalılık hikayesi var Türkbükü'nde.. Ama yinede şunu da belirtmeden edemeyeceğim.. Çok pahalı diyorlar fakat 9 Ağustos'ta Serdar Ortaç konseri var ve şimdiden o kadar yoğun talep var ki, Bianca nasıl bir düzen kuracağına henüz karar veremedi. Cuma Deniz Seki, Cumartesi Gülben Ergen vardı Güverte'de ve tıklım tıklımdı.. Güverte'nin sahibi olan Gökhan Osgan, yıllardır orada tek başına mücadele veriyor ve kaliteli canlı müzik yapmaya çalışıyor. Konser salonu değil, küçücük bir mekan. Müşteri sayısı kısıtlı. Ona rağmen Gülben Ergen, Deniz Seki, Ferhat Göçer gibi isimleri çıkarmak kolay mı? Tabii ki değil ama mücadelesine devam etmek için, kalitesini korumak için belki zarar etsede çıkartıyor işte.. Hep söylerim arz-talep meselesi bu işler.. Kimisi bir yemeğe 3,5 milyar öder sesini çıkarmaz, kimiside "votkaya 600 YTL veririm" der kabul edilir. Kim ne tutturursa gidiyor işte.. Bakalım Türkbükü'nün sonu ne olacak?