DAYAK YİYEN ÜNLÜLER!

Admin
Admin
Yayın Tarihi : 05-12-2005 10:01
Her ne kadar "magazin düşmanı değilim" dese de, magazini sevmeyen Fatih Altaylı'dan sonra Kanal D, magazin kanalı olma yolunda ilerliyor.. Kanal D yöneticisi olduğu dönemde magazin programlarını kaldırıp, magazincileri işten çıkaran Altaylı'nın ardından, Kanal D magazin programlarını başlatmıştı.. Bugünden itibaren haftaiçi hergün anahaber öncesi "Ne var, Ne yok" diye Tuba Ünsal'ın sunacağı yeni bir magazin programı başlayacak.. Bu projeyi 10 yıl önce atv'ye söylemiştim. "Anahaber bültenindeki magazin sırıtıyor.. Gelin, magazinleri haber kuşağının önüne özel bir bölüme alalım" demiştim. Ama dinletemedim.. Neden? Çünkü, ancherman'ler magazinsiz haber bültenine güvenememişlerdi.. Şimdi bu projeyi Kanal D başlatıyor.. Doğru uygulanır ve gündem yakalanırsa iş yapar.. * * * Meclis, "aile içi şiddet" olayına el koymuş ve bu anlamda, sevgilisi Murat Aslan'dan "ben yüzümle para kazanıyorum yüzüme vurma" demesine rağmen dayak yiyen Deniz Akkaya, El Kaide teröristleri gibi yakalanan Gökhan Demirkol'un tecavüzüne uğrayan ve görüntüleri internette yayınlanan Gamze Özçelik, ayağından vurulan ve İbrahim Tatlıses'ten dayak yiyen dansöz Asena ve Adnan Hoca davasına tanıklık yaptığı için çıplak resimleri basına dağıtılan Ebru Şimşek ifade vermek üzere meclise davet edilmiş.. Şu konuya dikkat çekmek isterim ki; Bir.. ünlülerin dayak yemesiyle "aileiçi şiddet"in hiçbir alakası yok.. İki.. Ünlüler reklam için herşeyi yaparlar.. Aman dikkat.. * * * Daha önce ben de yazmıştım, dün de Ali Atıf Bir yazmış; Muhabbet Kart sıktı artık.. Bence de sıktı.. Sinan Çetin'le yaptığımız reklam tartışmasına yeniden girmek istemiyorum ama reklamcıların bazen saçmaladıklarını düşünüyorum.. Örnek; Mustafa Sandal'lı, Pekin Ördek'li uzayda çekilmiş hissi yaratılan muhabbet kart reklamı.. Benim anlamadığım şu; Hadi diyelim reklamcılar saçmalıyor.. Peki ya bu reklama okey veren şirketin genel müdürü, reklam müdürü vs. ler ne yapıyor? * * * Bundan birkaç yıl önce "Türkiye'de içki yasağı uygulanacak ve bir çok ilimizde içki satılmayacak" deselerdi inanır mıydınız? Ben inanmazdım, gülerdim. Eminim sizde inanmaz ve gülerdiniz.. Biz zaten hep gülüyoruz, "olur mu öyle şey. Burası Atatürk'ün kurduğu ülke" diyoruz.. Oysa şu anda 81 ilin 62'sinde (üçte iki oranında) kamu kuruluşlarında ve kamuya ait mekanlarda içki içme ve içki satma yasağı uygulanıyor! İnanılacak gibi değil ama gerçek.. Aydın yazarlarımız bile konuyu politik bir mesele ve takiye gibi durumlara sokunca, iktidarda kendi yolunda emin ve ağır adımlarla ilerliyor.. Bir-iki yıl sonra 81 ilin tamamında içki yasaklanırsa o zamanda hiç şaşırmayın.. İçkinin 16 yaşından küçüklere satılmaması, şişelerin üstüne uyarı etiketleri konması, hatta daha önce de yazmıştım, din dersleri gibi okullarda ders olarak (alkol, uyuşturucu, zararlı maddeler) okutulması gerektiğine inanıyorum.. Yasaklanmasına değil.. Veya 62 ilde yasaklanmasına rağmen "önemli değil, bir şey olmaz" denmesine kızıyorum.. Göz göre göre oluyor ama biz hala "bir şey olmaz" diyoruz.. Erkeklerden ayrı masada tekbaşına oturan bir bakan eşi.. Vatandaşa musluk suyunun mikroplu olmadığını göstermek amacıyla içen başkanın eşinin tifo'ya yakalanması bu ülkenin olmazsa olmazları.. Şimdi bunlara içki yasakları, içki ithalatı ve enerji içeceklerinin yasaklanması da eklendi.. Bakalım yakında daha neler olacak? Plajlarda bikini giymek, göbeği ve beli açık kıyafetler giymek, haremlik-selamlık toplu taşıma araçları vs. vs. vs.. Yok canım bir şey olmaz.. Aman sende..