[resim=20120930resim-185559D6][/resim] Sayesinde, kızlara bir gazoz ikram etmek bile tehlikeli bir hal almıştı. Önce gazozu kendi bardağına koyup içmeden kızları ikna edemez olmuştu dönemin talihsiz gençleri. Bir anlamda Nuri’nin yüzünden padişahın çeşnicibaşısı gibi hissetmeye başlamışlardı kendilerini. Şaka bir yana 200’den fazla filmde hep aynı ‘kötü adamı’ oynayıp da sosyolojik inceleme konusu olan başka aktör yoktur herhalde dünya sinemasında. Evden kaçan kızların madalyonlu, beyaz Mercedes’li prensi Alço, 80’lerin modasını, korkularını, köşe dönme zihniyetini ve sosyal yapısını belki de hiç farkında bile olmadan temsil etmişti. Öylesine ki, yıllar sonra üniversite öğrencileri tarafından kurulan Naro adlı bir gurup, Nuri Alço ismini dünyanın dört bir yerinde duvarlara yazarak ‘Alço kimliğini’ bir protesto aracı olarak kullanmışlardı… Bendeniz böyle sosyolojik analizlere filan girmedim tabii… Zaten Nuri Bey'in de Naro’nun amacının ne olduğunun farkında olduğunu sanmıyorum. Bunu kafadan uydurmuyorum, sorduğum sorulara verdiği yanıtlardan çıkarıyorum. Ama yine de kafa kafaya verip çok tatlı bir sohbet yaptık,. Eskileri, yenileri kaynattık… Merak etmeyin, ben sunduğu gazozu içer gibi yaptım, eve gidince bile kola bardağıma elimi sürmedim… Kimin nesi bu 'kötü adam'? Leylek yerine ejderhanın getirdiği kesin (Gülüyor) Eskişehir'de doğmuşum. Baba tarafım Trakyalı. Dedem de meşhur pehlivan Kel Aliço… Pehlivan dedenin artist torunu… Rahmetli dedeniz filmlerdeki rollerinizi görseydi ne derdi? Düşünmedim ama belki de görmemesi iyi oldu. Çünkü adam 27 sene üst üste Kırkpınar’ı kazanmış; Gaddar Ali derlermiş. Bana kalırsa da iyi ki görmemiş, kündeye getiriverirdi sizi… Peki ya anne, babanız? Onlar bir de hacı üstelik… Babam biraz kızdı önce, şaşırdı… Şöyle esaslı bir Osmanlı tokadı yediniz mi? Yok canım… “Madem oynuyorsun iyi rollerde oynasaydın oğlum” filan dedi ama koca adam olmuştum artık, ceketimi alıp çıktım evden. [b]NARKOTİĞİN SEMPOZYUMLARINA KATILIYORUM[/b] 'Koca adam' artist olana kadar ne yaptı peki? Eskişehir bankasında kredi istihbarat şefliği yapıyordum. Askerden dönünce iki yıl Pfizer ilaç şirketinde çalıştım… Bu ilaçlı gazoz merakı oradan geliyor herhalde? Yok ya… Ben aslında iyi adam rolleriyle başladım. Derken Türker İnanoğlu karakter oyunculuğuna itti beni… Kötü Nuri Alço’yu o keşfetti yani. ‘Kayıp Kızlar’la patladı iş… Ardından ‘Telekızlar’ filan arka arkaya geldi. Bunca yıl genç kızları tuzağa düşüren kötü adamı oynadıktan sonra insanlar hala neden seviyorlar sizi? Valla bunu ben de bilmiyorum. 20 yaşındaki gençler de seviyor, ilkokula giden çocuklar da… Konuşmacı olarak üniversitelere çağırıyorlar… Gazozun formülünü mü veriyorsunuz? Tam tersi… Uyuşturucu üzerine konuşuyorum, onları bilinçlendirmeye çalışıyorum. Bazen Narkotik Şube’nin uluslararası sempozyumlarına da katılıyorum. Onların kitaplarında bile resimlerim var… Hadi yaa…Yanılıyorsam düzeltin, adınız bir ara uyuşturucu operasyonuna karışmadı mı? Bir dostumdan dolayı böyle bir olay buldu. Sonradan suçsuz olduğum ortaya çıktı. Peki hiç uyuşturucu kullandınız mı? Hiç… Zaten raporlar da bunu doğruladı. O günlerde İçişleri Bakanı olan Mehmet Ağar da “Sen günah keçisi oldun” demişti. O kadar zaman geçti aradan, herkesin telefonu dinlendi. Böyle bir şey olsa çıkmaz mıydı ortaya… [b]HÜLYA AVŞAR’I CANIM ÇEKTİ AMA… [/b] Adım gibi nurlu bir insanım diyorsunuz yani… Aynen öyleyim. Ramazanda içki içmem, orucumu tutarım. Şaşırıyor millet… Ben filmlerdeki adam değilim yahu… Hiç evlendiniz mi? Bir kere… 20 yıl önce de ayrıldım, o günden beri bekarım… Bekarlık zor zanaat. Evde çamaşırları filan kim yıkıyor? Çok titiz bir adamım ama çamaşırları falan ben yıkamam. Kalktığım zaman yatağımı düzeltmeden tuvalete bile gitmem. Derli topluyum ama hastalık derecesinde değil. "Kızlar bana gelip,’ gel bekaretimi sen al’diyorlar” dediğinizi okudum. Doğru değildir herhalde bu 1978 yılında benim en parlak dönemlerimde çok oldu böyle şeyler. Hatta ortaokul talebelerinden bile böyle teklifler geldi… Hemen robdöşambrı giymediniz umarım? Olur mu öyle şey? Hepsine nasihat edip gönderdim. Hep merak edilir... Sevişme sahnelerinde oyuncunun canı rol arkadaşını çeker mi? Benim Hülya (Avşar) ve Ahu (Tuğba) ile birkaç tecavüz ve sevişme sahnem var. Özel hayatımda ise ılımlı seksten yana bir insanım. Israrcı değilim. En çok zorlandığım sevişme sahneleridir. Hülya Avşar gibi Türkiye'nin en güzel kadınıyla sahneye başladınız... Muhakkak ki canım çekmiştir. Çekmedi demek yalan olur. Yüzüm kızararak soruyorum... Yani o sahnelerde tahrik oluyordunuz Çırılçıplak yatıyorsun, sevişiyorsun. Altında bir tek külot var. Bir kaç prova yapıyorsunuz. İnsan haliyle tahrik olur ama o orada kalır. Asla setin dışına çıkmaz böyle şeyler… [b]‘REJİSÖRÜN YATAK ODASI’ LAFI PALAVRA[/b] Peki set içinde veya arasında? Sadece dostluklar vardı, böyle şeyler mümkün değildi. Ama şimdiki filmlere dizilere bakıyorum, biri yönetmenin sevgilisi, biri kameramanın bilmem nesi… Yoktu böyle şeyler bizim zamanımızda, yapımcıdan çok korkardık. Türker bey de (İnanoğlu) de çok titizmiş bu konularda… Tabii.Sette rapor tutarlardı.Kim geç geldi? Kim kravatını unuttu? Kime yan baktı? Kim kime asıldı?. En ufak bir falson olursa bir daha oynama şansın yoktu. Yani 'rejisörün yatak odası’ şehir efsanesi mi? Tam bir palavra.. Birkaç örnekten öteye geçmez… Gel bir de şimdiki duruma bak. Sizin dönemde hiç mi set aşkları olmazdı?… Mümkün mü böyle bir şey? Tabii ki hoşlandığımız insanlar olmuştur ama ben hepsine arkadaş gözüyle bakardım… [b]TÜRKAN ŞORAY’IN GÖZLERİNE BAKARKEN ZORLANIRDIM.[/b] İnsaf, hepsine mi? Serpil Çakmaklı, Türkan Şoray, Hülya Avşar, Hülya Koçyiğit, Fatma Girik… Bütün güzel kadınlarla oynadınız. Hiç biri heyecanlandırmadı mı sizi? Fatma'nın hem oyunculuğuna, hem güzelliğine hayrandım. .Türkan Şoray gözlerine bakmakta zorlandığım kadındır… Hülya Avşar da öyle. Onlar oyunculuklarıyla çok güçlüydüler… Anlaşıldı, bu konular sizi geriyor... Bu kadar filmde oynadınız, maddi durumunuz nasıl? Çok para kazandınız mı? Nerede? O zamanlar bize para yerine senet verirlerdi zaten. Aldığımızı da kılık kıyafete, yol masraflarına harcardık. 'Karşılıksız senetler' mi? Karşılıksız değil de, yapımcı sana senet veriyor. Masada bir de tefeci var, mecburen senedi kırdırıyorsun, yarısını alıyorsun paranın. Biz böyle yaşıyorduk, şimdiki nesil çok şanslı. Şimdiki nesil demişken, yeni dizilerde de tecavüz sahneleri çok moda oldu. Bir veliaht seçtiniz mi kendinize? Ölmedikten sonra veliaht falan olmaz. [b]ŞİMDİ DOĞRU DÜRÜST TECAVÜZ EDECEK AKTÖR YOK[/b] Peki Nuri Alço'nun en beğendiği 'yeni nesil tecavüzcü' kim? Yaa bu tecavüzcü lakabı da insanın sırtına yapışıp kalıyor. Mesela bizim Çoşkun, hayatında kadına kıza bakmamış bir adam. Üç kız çocuğu yetiştirmiş, üniversitelerde okutmuş. O kadar da beyefendi bir insan.Ama yapışmış kalmış o laf. Müsaadenizle birazı da size yapışmış. Tabii canım, hepimiz için söylüyorum zaten. Hafif bir 'ağır ağabeylik' seziyorum sizde Yok canım. Hareketlerime son derece dikkat eden bir insanım. Alkollü bir resmim bile çekilmedi bu güne kadar. Şu veliaht meselesinde kalmıştık. Yeni bir Nuri Alço çıkmadı mı bu güne kadar? Şu ana kadar görmedim. Genellikle yeni nesildekilerin oyunculuk gücü çok zayıf. Kavga sahnelerinde bile öyle. Herif gözünü kapatarak adam öldürüyor düşünebiliyor musun? Ne yani şimdi doğru dürüst adam öldürüp tecavüz edebilecek kötü bir karakter yok mu? Yok vallahi… Oyuncu mu yetişmiyor? Şimdi bir sürü okul açmışlar. Okula giderek oyuncu olunmaz. İnsanın içinde varsa vardır yoksa yoktur. Bütün bu özel okullar para kazanma tuzağı. Türker İnanoğlu’nun okulunu bunların dışında tutuyorum. Gazetelerde çıkan ördeğe tecavüz eden adamın haberine ne diyorsunuz? Bu artık sapıklıktan da öte… İyi para verseler böyle bir rol oynar mısınız? Trilyonları verseler kabul etmem. Bırak bu tür rolleri büyük paraları reddedip bazı programlara bile çıkmıyorum. ‘Ünlüler Çiftliği’ filan gibi ne teklifler geldi. 40 yıllık aktörlük hayatım var. Para için inanmadığım şeyi yapmam. [b]EKREM BORA’NIN ÖLÜMÜNDE KIVANÇ’IN DAVRANIŞI UNUTULMAZ[/b] Hepsi mi kötü yeni nesil oyuncuların? Hiç yok mu içinden beğendiğiniz? Var tabii.. Kıvanç ve Kenan İmirzalıoğlu’nu beğenirim. Kenan biraz düz ama Kıvanç her kalıba girebiliyor. Jönü de oynuyor psikopatı da. Oyunculuk da zaten budur. Bir de çok saygılı çocuk. Nereden biliyorsunuz? Tanışıyorsunuz galiba Ekrem Bora’nın cenazesinde mezarlıkta ağlayan, iki gün evinden çıkmayan oydu. Tüm misafirleri ağırladı, tek tek ilgilendi. Büyüklerine saygı gösteren yegane isim odur. [b]YÖNETMENE YAVRUCUĞUM DİYEN ARTİSTE KÜFÜRÜ BASTIM[/b] Peki ya diğerleri? Sete geldiği zaman selam bile vermeyip kafasını çeviren bir sürü insan var. Hiç unutmuyorum Edirne’de çektiğim filmde, başrolde bir genç kız vardı. Düşünsene devamlı bana nasıl oynayacağımı gösteriyor. “Sen kapıyı aç, önden ben gireceğim, bayanım” filan diyor. Sesimi çıkarmıyorum. Ben yönetmene ‘hocam’ diyorum, o ‘yavrucuğum’ diye hitap ediyor. Hangi film bu… ‘Nekrit’… Bir, iki, üç derken yönetmene de karışmaya başladı hanım kız; “Benim sahnemi şöyle çek, böyle çek” diye… Bizde mümkün müydü böyle şeyler. Bir Osman Seden’e, Atıf Yılmaz’a yapacaksın da… Oyarlardı insanı diyorsunuz… Kimse cesaret edemezdi ki böyle davranmaya… Bu hatun, yönetmene 'Yavrucuğum' diyor. Ben de dayanamadım, bastım sonunda küfürü… Resmen küfür mü ettiniz… Ettim tabii… O kadar kişi var sette… Patladım sonunda… Kimdi bu oyuncu… Vallahi adını bile hatırlamıyorum. Merak eden internetten bakar öğrenir ('Kötü adam' Nuri'nin sözünü dinledik, Google'ladık, karşımıza Başak Sayan çıktı) [b]KÜBA’DA BİLE DUVARA ‘BAŞBAKAN NURİ’ YAZMIŞLAR[/b] Peki zampara mı Nuri Alço? Yani severim ama gizli olmak şartıyla. Korkmuyor mu kadınlar sinemadaki ününüzden? Yooo. Zaten çoğunu geri çeviriyorum, bu konuda çok seçiciyimdir. “Eve gidelim birkaç kadeh içelim” dediğinizde ürperen oluyor mudur dersiniz? Yok canım. Zaten ben her gelen kadını eve atmam. Bir dönem bütün duvarlara Nuri Alço yazılıyordu… Evet yaa, kimseye nasip olmadı bu. Dünyanın hiçbir yerinde yok böyle bir şey. Kimseye nasip olmadı da niye sonra sildirmek istediniz o yazıları? Evet ama yetişemedim ki… Adamlar yalnız Türkiye'ye değil dünyanın her yerine yazmışlar. Bir gün Sinan Çetin telefon etti “Küba’dayım, bir duvarda adını gördüm. Başbakan Nuri yazıyor” diyor… Hollanda'da stadyumun duvarlarında, Paris’te Eiffel'de… Korktunuz mu? Korktum tabii. Örgüt işi falan zannettim. Hemen savcılığa müracaat ettim. Bir sabah uyanıyorsun ki Türkiye’nin her yerinde senin adın yazıyor… Manyakça bir durum… Şok oldum… Başıma bir iş gelir sandım. Sonra çocuklar geldiler, pırıl pırıl üniversite öğrencileriymiş meğer. Grubun adı Naro'ymuş Peki neymiş dertleri? Bilmem… Sen bizim idolümüzsün dediler. [b]AHU TUĞBA ASLAN GİBİDİR[/b] Üniversite eğitimi işe yaramış demek… Özel hayatınızda utangaç bir adam mısınız? Biraz asosyallik var mı? Asosyallik değil de, kalabalık mekanlara gittiğim zaman rahatsız oluyorum. Bin bir türlü insan var. Mesela adam iki duble içtikten sonra karısını kıskanıp “Ne bakıyorsun lan” filan diyebiliyor. Bu yüzden otururken hep yüzümü duvara dönerim. Eski dostlarla aranız nasıl? Vefasız dediğiniz kimse çıktı mı aralarından? Yooo, hepsiyle görüşüyorum. Murat Soydan, Serdar Gökhan, Engin Çağlar'la çok iyidir aram. Ediz (Hun) abiyle de buluşuruz. Rahmetli Ekrem (Bora) abi ile de çok sık görüşürdük. Evlerimiz karşı karşıya zaten. Hep erkekleri sayıyorsunuz… Cinsi latiflerden kimse yok mu? Olmaz olur mu. Mesela Ahu (Tuğba) aslan gibidir. Dostluğu, insanı sahiplenişi… [b]HİÇ PARAYLA SEKS YAPMADIM[/b] Baba olmadığınız için hiç pişmanlık duyuyor musunuz? Hayır, ama önüme evlenebileceğim düzgün bir insan çıkarsa neden olmasın? Ama öyle güç ki… Kadını alıyorsun eve, yatıyorsun, kalkıyorsun, giyinip gidiyor. Yatağı toplamadan giden kadına kadın demem ben… Hiç parayla seks yaptı mı Nuri Alço? Hiç… Arkadaşlarım ikram emiş olsa dahi yapmadım… Pek de nazikmiş arkadaşlarınız, kadın ikram edenini de hiç duymamıştım… Neyse, gelelim estetik konusuna… Estetik yaptırdı diyenlere isyan etmişsiniz… Ederim tabii…Estetik yaptıracak nerem var. Zaten yaptırsam belli olmaz mı? “Estetik yaptıranlar karı gibidir” demişsiniz… Gazetede öyle yazmış. Sabah Gökhan Güney aradı “Ulan biz karı mıyız” diyor (gülüyor) Dedim ki “Oğlum sana söylemedim” O laf size mi ait? “Karı gibi” lafı… Yok. Benim böyle bir şey söylememin manası yok. Yaptıran yaptırır. [b]ESTETİK ERKEĞE YAKIŞMAZ[/b] Ama yine de siz sıcak bakmıyorsunuz… Sağlık yönünden bir sorunu varsa olabilir. Durup dururken bir yerini yaptırmayı doğru bulmuyorum. Erkeğe estetiği yakıştırmıyorsunuz yani Olabilir Offf tam bir politikacı gibi konuşuyorsunuz. Politikacı gibi değil canım. Benim bir saçım değişti, estetik yaptırdı dediler. Kardeşim ben poligrafik saça sahibim. Çok da güzel duruyor. Net olun, erkeğin estetik yaptırmasına karşı mısınız, değil misiniz? Hadi açıkça söyleyeyim, karşıyım. Hoş bir şey değil… Peki üzerinizdeki bütün bu takılar ne oluyor ? Benim her zaman takılarım vardı. Sanki benimle doğdular, benimle büyüdüler… Estetiğe karşısınız ama maşallah saatiniz pırlantalı, yüzüğünüz taşlı, boynunuzda meşhur madalyonunuz... Süse karşı değilsiniz yani. Hayır, şık ve güzel giyinen insanı her zaman severim. [b]GENELEVDE BİR HAFTA ÇALIŞTIM, MANUKYANLA ÇOK SOHBET ETTİM [/b] Manukyan’ın hayatını anlatan filmde Hülya Avşar ve Nurseli İdiz’e teklif götürüldüğü zaman “Onlar bu rolün altından nasıl kalkacaklar, biz olsak 10-15 gün kerhaneden çıkmazdık” demişsiniz… Böyle yazdılar ama dedim mi, demedim mi şimdi hatırlamıyorum. Bir sanatçı bir rolü oynayacaksa mutlaka etüdünü yapmalı. Ben uyuşturucu olayını öğrenmek için BakırköyAnatem’den çıkmazdım.. Genelevde film çektiniz mi hiç? Çekmez miyim… Ahu Tuğba’yı genelevden gelinlikle çıkardım, aldım… Allah mutlu etsin, Julia Roberts ve Richard Gere'in yerli versiyonu sanki… Ne kadar kaldınız genelevde… Yaklaşık bir hafta. Manukyan o zaman sağdı. Onun Zürafa Sokak'taki bir evinde çalıştık. Oradaki kadınlar için Ahu Tuğba’nın genelevden gelinlikle çıkması ne demek biliyor musun? Darısı başımıza diye size asılanlar oldu mu… Neden olmasın. Onların hepsinin rüyası bir adamın kendilerini gelinlikle oradan çıkarması. Beyaz atlı prens Nuri Alço, Manukyan’ı da etkiledi mi? Etkiledi mi bilmem ama, birlikte çay içip çok sohbet ettik. Kendini işine adamış bir kadındı. Rolünüz için Manukyan’dan ders aldınız mı? Daha çok Ahu sorular sordu ona. Genelevde çalışan bir kadını oynuyordu… Rolüyle ilgili öğütler aldı. Gerçekten hayatınızda rol gereği hariç hiç geneleve gitmediniz mi? İnan hiç gitmedim. [b]ERKEK ADAM İHANETİ ÇAKTIRMADAN YAPMALI[/b] Sizinki de ilginç bir meslek. Bir gün Manukyan’la tanışıyorsunuz bir başka gün belki de bir milletvekili ile… Gerçekten öyle. Bakanlarla, milletvekilleriyle tanıştım. Bir gün Kasımpaşa’da yer sofrasında çingenelerle yemek yiyorum, ertesi gün sosyetenin içinde en kral yerdeyim. İyi bir gözlemciyim. Peki hiç ihanete uğradınız mı? Hayır. Kötü adam Nuri özel yaşamında beraber olduğu kadınlara hiç ihanet etti mi? Olabilir. Neden olmasın? Erkek adam yapacaktır tabii… (gülüyor) Aksi takdirde rahibe derler insana. Çaktırmadan yapacaksın, eline ayağına bulaştırmadan. [b] KADINLAR ‘İÇKİNE İLAÇ ATACAĞIM” DERDİ [/b] “Haydi Nuri benim de içkime ilaç at” diyen kadınlar oluyor muydu? Olmaz mı? “Senin atmana gerek yok, ben senin içkine atacağım, biz zaten tamamız” diyorlardı. (gülüyor) Adana Film Festivalinden yeni döndünüz. Nasıl buldunuz oradaki havayı? Şehit cenazelerinden dolayı Emel Sayın ve Ebru Gündeş konserlerinin iptal edilmesine rağmen çok iyi geçti festival… Bir de patlama filan olur diye korteji iptal etmişler. Nuri Bilge Ceylan’ın, Zeki Demirkubuz’a ödül verilmemesi için kulis yaptığı konuşuluyor kaç gündür. Ne düşünüyorsunuz, mümkün mü böyle bir şey? Bana çok saçma geliyor bu dedikodular. Nuri Bilge gibi bir insan uğraşır mı bu işlerle? Ben bilmem, size sordum. Yani ödüller hakkıyla mı verildi diyorsunuz. Evet. Zaten İlyas Salman’ın da, Engin Günaydın’ın da en iyi oyuncu ödülünü kazanması gerekiyordu. Ödülü de ikiye bölmüşler. Hiç mi gözünüze batan bir şey olmadı Adana’da… Kılık kıyafetlere illet oldum. Dünyanın her yerinde ciddi festivallere insanlar grandtuvalet gelirler, Adana’da millet şortlarla terliklerle ödül almaya geldi. Jüri üyeleri de buna dahil… Yok böyle bir şey. Sıra geldi Antalya Film Festivaline, oraya da gidiyor musunuz? Kısmetse Antalya’da da olacağım… [b]ALKOLDEN KIRILAN ADAMLAR JÜRİ OLUYORSA HÜLYA AVŞAR NEDEN OLMASIN [/b] Hülya Avşar'ın jüri başkanı olmasını nasıl karşılıyorsunuz? Bence çok normal. İsim vermek istemiyorum ama Adana’da alkolden kırılan, lastik ayakkabılar, boru gibi pantolonlarla dolaşan jüri üyelerini gördükten sonra neden Hülya Avşar olmasın. Hiç olmazsa Hülya o kadar film çekmiş bir oyuncu. Kızmayın ama sıkıldım bu politik cevaplarınızdan Zaten Eskişehir’den milletvekili adayı olmamı çok istiyorlar. Bana da olursam kesin kazanırmışım gibi geliyor. Kimler milletvekili olup dünyaları götürüyorlar. Türkçe konuşmasını bilmeyen milletvekili var mecliste. Bana gelince, eli ayağı düzgün adamım, üstelik her dalda da konuşabilirim… Cüneyt Arkın da Eskişehir’den aday oldu ama kazanamadı… Cüneyt hiçbir zaman Eskişehir’e gitmedi ki şöhret olduktan sonra. Ama Ediz Hun çevre bakanı oldu. Sinemadan bir bakan daha çıksın isterim doğrusu. [b]CHP’DEN KÜLTÜR BAKANI OLURUM [/b] Nuri Alço kültür bakanı da olur mu dersiniz? Neden olmasın? Adana’ya, Antalya’ya festivale gidiyoruz; Kültür Bakanının haberi yok. Hep orada ıvır zıvır bakan danışmanları. Ama gireceğim parti de önemli. Ben CHP’yi düşünüyorum. Ankara'dan Yeşilçam'a dönelim yine… Başınıza hiç iş kazası geldi mi? Bir kere elimden vuruldum. Bir defasında da… [b]YATAKTA BALON HİÇ PATLAMADI[/b] Hiç yatak sahnelerinde kaza oldu mu? Balon patlamadı, rahat ol… İyi bari, Allah korusun ortalıkta minik Nuri Alço’lar görebilirdik yoksa… İlginç tekliflerde karşılaştınız mı? Bir keresinde Ankara'da imza gününde bir doktor çift gelmişti. Kadının kocası “Karım sana hasta, fena halde aşık” dedi. “Benimle yatarken bile seni sayıklıyor, Nuri diyor” Vay be ne mide varmış adamda… Adam hiç kıskanmıyor. Sonra kadın bir arşiv getirdi, bende olmayan resimlerim, gazete kupürleri var elinde. Hepsini toplamış. “Seninle yatıp seninle kalkıyorum” diyor… Kocası da alışmış herhalde artık… [b]ZEKİ MÜREN ‘ ELDE EDEMEĞİM TEK ERKEK’ DEMİŞTİ BENİM İÇİN [/b] Hiç erkeklerden 'ahlaksız' teklifler aldınız mı? Yok canım öyle bir durum. Cesaret edemezler. Rahmetli Zeki Müren ile çok samimiydik mesela. Valentino’da birlikte otururduk. Teşvikiye’deki saunaya geldiği zaman orası bütün iş adamlarıyla dolardı. Çok hoşsohbetti.. Fıkra üstüne fıkra anlatırdı. Kahkahaya boğardı hepimizi. Zeki bey hep “Hasta olup da elde edemediğim tek erkek” demiştir benim için. Ekleyeceğiniz bir şey var mı? Yavrum soğuk bir gazoz içer misin?