ZORAKİ KADIN ‘ECE..’

Yayın Tarihi : 07-08-2008 11:58
Erkeklerin dünyasında kadın olmak zor iştir; hele ki zoraki kadın oluyorsanız yandınız demektir.. Ama işin bir de şöyle bir iyi yanı vardır ki; kadın penceresinden bakmaya başlarsınız birazcık da dünyaya, tabii cidden içgüdüler harekete geçerse ve gerçekten anlamak istenirse geçerlidir bu söylenenler.. Yoksa içten gelen bir şey yoksa, zordur kadınları anlamak ve onlar gibi hissetmek.. Ama şu sıralarda aramızda öyle birisi dolaşıyor.. Erkeklerin dünyasında zoraki kadın olmuş biri, kadın karmaşasını çözmek üzere, güvendiği erkeklerin daha doğrusu arkadaşlarının da iç yüzünü anlamakla meşgul.. Prodüksiyonunu Med Yapım'ın, yönetmenliğini Birkan Uz'un, başrollerini Hande Ataizi ve Devrim Nas'ın paylaştığı "Ece", çarpıcı hikâyesi ve mizah yüklü anlatımıyla, kadın-erkek savaşlarına farklı bir pencereden bakıyor! Erkeklerin dünyasını birden bire tersine çeviren bir kadının akıllara durgunluk veren macerasıyla, Kanal 1 izleyicilerine müptelası olacakları yepyeni bir şölen vaat ediyor! Çapkın, ayran gönüllü ve maço bir adam olan Ege'nin (Mehmet Ali Erbil); birlikte olduktan sonra Ege'nin onu bir daha aramayışına öfkelenen bir kadının, Hilal'in, hışmına uğramasıyla alt üst olan trajik- komik hikâyesini anlatıyor... Hilal, kendi intikamını alırken, aslında, Ege'nin (Mehmet Ali Erbil) o güne dek kalbini kırdığı bütün kadınların da intikamını aldığını bilmeden, bir büyücü kadından, Ege'yi (Mehmet Ali Erbil) kadına dönüştürmesini ister. Bir sabah uyandığında kadın olduğunu fark eden Ege (Mehmet Ali Erbil), artık "Ece" olmuştur! Yaşadığı şokun ardından, gerçeklerle yüzleşir ve hayatını kaldığı yerden, ama bir kadın olarak sürdürmesi gerektiğini fark eder... Ne var ki, bu hiç de kolay olmayacaktır... "Ege" (Mehmet Ali Erbil) iken dost bildiği iş arkadaşlarının, "Ece" (Hande Ataizi) olunca gerçek yüzlerini görmeye başlar... Hemen herkes ona karşı cephe almışken, yalnızca bir tek kişiden, daha önce hiç anlaşamadığı Ömer'den gördüğü destek sayesinde ayakta kalma mücadelesine girişir... Bu süreçte ,"Ece" görüntüsündeki "Ege", bir şeyi daha fark eder; sadece görüntüsü değil, duyguları da değişmiş, Ömer'den hoşlanmaya başlamıştır... Bütün bu olup bitenler arasında, en büyük desteği gördüğü radyocu arkadaşı Sema'nın, o güne dek hiç dile getirememiş olsa da, "Ege" ye karşı büyük bir aşk besliyor olması, bütün işlerin arapsaçına dönmesine sebep olacaktır... Evet, yaz ekranın bana göre en keyifli dizisi 'Ece' olacağa benziyor.. En azından eski Türk filmlerini hatırlatmıyor ya da geçmişte izlediğimiz dizilere gönderme yapmıyor.. Anlatılan konunun elbette çağrışım yaptırdığı bazı filmler yok değil.. Ama Ece'yi kurtaran yan kendi özgünlüğünü koruyor olması.. Örneğin dizinin konusunu okuduğumda aklıma hemen Mel Gibson ve Helen Hunt'un başrolleri paylaştığı What Woman Want (Kadınlar Ne İster?) filmi geldi.. Bir reklamcı olan Mel Gibson, kadın ürünleriyle ilgili bir reklam kampayasında gerçekçi olabilmek adına o ürünleri deniyor ve o sırada talihsiz bir kaza geçiyordu.. Ve bu kaza sonucunda da kadınların aklını okuma yeteneği kazanıyor ve yeni kadın patronunu etkilemek için bu özellikten yararlanmaya başlıyordu.. Yani o da bir nevi erkek dünyasında kadın olmanın, kadın beyninin nasıl çalıştığını anlamaya çalışıyordu ve başarıyordu da.. Ege'nin uyandığı, aynaya baktığı ve Ece olduğunu görüp çığlığı bastığı an da örneğin bana Jennifer Garner'ın başrollünde olduğu 13 Going on 30 (Keşke 30 olsam) filmini hatırlattı.. Ama sadece o sahne.. Çünkü filmde de 13 yaşındaki ufaklık yürekten 30 olmayı dilemiş ve bir sabah uyandığında aynada büyüdüğünü ve 30 olduğunu görmüştü.. İşte o anda Jennifer Garner da Hande'yle aynı çığlığı basmıştı.. Tabii Ece, sadece bir çağrışım yaptırıyor bu filmlere.. Anlık hatırlatmalar.. Yoksa birebir uygunluk göstermiyor.. Çünkü Ece'de yaşananlar biraz daha biz kokuyor ve kadın-erkek savaşlarına bizce göndermeler yapıyor.. Üstelik bunu da çok eğlendirerek ve keyifli gerçekleştiriyor.. Uzun süredir ekranlarda olmayan Hande Ataizi'nin yeniden ekranlara bu diziyle dönmesi çok akıllıca bir hareketti bana kalırsa.. Çünkü ben Hande Ataizi'nin eğlence yönünü daha çok seviyorum, tamam dramalarda da mükemmel ama komedi dizileri daha yakışıyor ona.. Üstelik yeni dizisinde de eski rol arkadaşıyla birlikte yer alması (Melekler Adası'ndaki rol arkadaşı Devrim Nas'dan bahsediyorum) oldukça kuvvetli bir oyunculuk izlememize neden oluyor.. Zira ikili birbirini gerçekten çok iyi tanıyor.. Bence bu dizi yaz ekranından kış ekranına transfer olması gereken dizilerden biri.. Üstelik çok yeni olmasına rağmen reyting rekorları kırıyor.. İzlemediyseniz mutlaka denk getirin ve izleyin; eminim çok eğleneceksiniz.. Ece, her akşam saat 21.40'ta Kanal 1 ekranlarında.. Bol seyirli günler efendim..