EVLİLİĞİN DE SUYU ÇIKTI!

Yayın Tarihi : 02-02-2008 13:48
Herkese hayırlı olsun; evliliğin de suyu çıkmış durumda.. Artık ekranda 'örnek olmak için evlendiler' sözünü duymaktan fenalık geçirmek üzereyim.. Örnek olmak için evlenilir mi yahu? Ne saçma bir mantıktır bu böyle.. Bildiğiniz gibi dün Seda Sayan ani bir şekilde evlendi.. Sağ gösterip sol vurdu yani.. Nikahtan sonra canlı yayına çıktı; yeni kocası da ona eşlik etti.. Sonra İbrahim Tatlıses, düğün hediyesi olarak aldığı Trabzon burmasını Seda Hanım'ın bileğine takarken bir konuşma yaptı ve dedi ki, 'Topluma bir mesaj verdi. Aileye hitap ettiği için masaya oturması benim gözlerimi doldurdu. Seda, yakışanı yaptı.' Şimdi ister istemez insanın aklına şu geliyor; aynı Seda Sayan Nihat Doğan'la beraberken aileye hitap etmiyor muydu, topluma mesaj vermiyor muydu?' Kimse kusura bakmasın, mutlu bir düğünün ardından böyle bir yazı yazılır mı da demeyin; gerçeklerin acı olduğunu bilmeyen yok artık bu dünyada.. Bu evliliğin mesajı da acı bir gerçek ne yazı ki.. En azından bana göre öyle.. Seda Sayan'ın tarzı belli artık.. Aşk yaşamaya başlıyor, sonra aşk yaşadığı adamı canlı yayınına alıyor; aynı bakışlar, aynı danslar, aynı imalar ondan sonra da ya birlikteliğini açıklıyor ya da güm diye evleniyor.. Sonra da bu evliliğin Türkçe meali 'topluma mesaj verdik' oluyor.. Hadi canım siz de, Allah aşkına.. Ne mesajı, toplumun bu tarz bir mesaja ihtiyacı olduğunu sanmıyorum.. Madem o kadar mesaj verme meraklısıydı Seda Sayan, Nihat Doğan'la niye aynı mesajı veremedi? Bilmem kaç sene ekran başındaki insanları oyaladı, canlı yayında öpüştü, koklaştı, o zaman niye yapılmadı tüm bunlar? Ama durun bir dakika, tabii ya, çünkü o zamanlar da RTÜK Başkanı Zahid Akman, ekranlara çıkıp 'evlenin arkadaşlar' dememişti.. Komut bekleniyordu, beklenen komut gelince millet birden bire evlenme meraklısı olup çıkıverdi.. Yalansa, yalan deyin.. Seda Sayan ve Onur Şan üç aydır birlikteydi.. Üç ayda kim kimi evlenecek kadar tanıyabilir ki sorarım size.. 'Yıldırım aşk olamaz mı?'diyorsunuz içinizden adım gibi eminim.. Olabilir tabii niye olmasın? O zaman adam gibi çıkıp 'biz aşık olduk kardeşim, evlendik' desinler.. 'Yok örnek olmak istedik, yok mesajımız geldi, içimizde tutamadık,' tarzı geyik muhabbetleriyle kimseyi kandırmasınlar.. Benim karşı çıktığım nokta bu.. Yoksa kimsenin nikah cüzdanında gözüm yok; bende de var bir tane, çekmecede duruyor işte öyle, var mı bana bir faydası yok, alt tarafı bir nikah cüzdanı işte.. Hadi bir de işin tersini düşünün şimdi: Bu örnek olma adına yapılan evlilik bundan bilmem kaç gün, ay, yıl sonra biterse o zaman ne olacak? 'Biz örnek olmak için evlenmiştik, şimdi boşanırsak millete kötü örnek oluruz, boşanmayalım' mı denilecek? Ha, sorarım size o zaman ne olacak? Yine Zahid Aman'ın ekrana çıkıp 'yürütemiyorsanız, boşanın' demesi mi gerekecek yoksa? Şaka bir yana gerçekten ben evliliğe değil, evliliğin mesajına gıcığım.. Böyle saçma sapan mesajlara gerek yok.. Evlilik, aşk için sevgi için yapılır.. Evlenmenin bir mesajı olmaz.. Seviyorsan, aşıksan göğsünü gere gere çıkarsın 'sevdim, aşığım, evlendim' dersin.. O zaman da kimse ağzını açamaz.. Boşanacağın zaman da 'olmadı, yürütemedik' dersin boşanırsın.. Ama baştan iyi mesaj verince, sonra da işin suyu çıkınca, mesajın tersi tokat gibi çarpıverir insanın yüzüne hafazanallah! O zaman toplum demez mi, 'bize böyle mi örnek oluyorsunuz' diye.. Der tabii.. E o zaman ne yapmak lazım.. Mesaj kaygısı gütmeden evlenmek lazım.. Bıçak döner, sap keser arkadaşlar.. Bu hayatta en sevdiğim sözdür.. Bilmem anlatabildim mi?