KIVANÇ'IN MUHTEŞEM DEĞİŞİMİ!

Yayın Tarihi : 08-09-2007 16:33
Dün akşam Menekşe ve Halil'i izlerken gerçekten şoka uğradım. Beni ne mi şoka uğrattı? Kıvanç Tatlıtuğ'un oyunculuğu! Gümüş'de dümdüz bir oyunculukla karşımıza çıkan Tatlıtuğ, Menekşe ve Halil'de inanılmaz oynuyor. Bakışları, mimikleri, tepkileri, ağlaması müthiş! Onu izlerken gözlerime inanamadım, gözlerimi ondan alamadım. Kıvanç Tatlıtuğ, kendini inanılmaz geliştirmiş oyunculuk anlamında. Artık onun için tam bir karakter oyuncusu diyebilirim. Gümüş'de başrol oyuncusuydu; Menekşe ve Halil'de bir karakter üstadı olmuş. Gerçekten bu hızlı değişimi ve gelişimi alkışlamak lazım. Sizin yorumunuz nedir bilemiyorum ama ben derim ki; Kıvanç Tatlıtuğ'un kariyerindeki dönüm noktasıdır Menekşe ve Halil! Daha önce Yanık Koza'da rol alan Sedef Avcı, duru güzelliğiyle hemen fark ediliyor. Hele bir de bunun üstüne oyunculuk başarısı eklenince tadından yenmez bir durum oluşuyor. Ben keyifle izledim diziyi. Oldukça iddialı bir giriş yaptılar sezona. İnşallah devamı da böyle olur. Arzu Balkan ve hüzün... Cuma günü 'Orada Neler Oluyor' programında Arzu Balkan konuktu. Niyeyse ben ne zaman Arzu Hanım'a baksam içimi garip bir hüzün kaplıyor. Olanlar karşısındaki duruşu, konuşması ve açıklamalarıyla acayip saygı duyuyorum, ayrı. Ama bazen televizyoncular çok anlayışsız olabiliyor. Neden mi? Arzu Balkan, Tamer Karadağlı'nın saçlarını kazıtmasıyla ilgili bir şeyler anlatırken fonda Tamer Karadağlı ve Deniz Uğur görüntüleri veriliyordu. Bu görüntüler daha sonra ön plana alındı ve Arzu Hanım'ın görüntüsü de yana küçük kutu şeklinde verildi. İşte tam o sırada Arzu Hanım bakışlarını nereye kaçıracağını şaşırdı. Başını öne eğdi, arada kaçamak bakışlar attı, sunucularla konuşmaya çalıştı falan filan ama içinin acıdığı her halinden belliydi. Bazen karşımızdakinin insan olduğunu unutuyoruz ya; duygularının olduğunu, incinebileceğini hiç hesaba katmıyoruz. Beş dakika önce Tamer'in evden gidişini anlatan, ne kadar ağladığını söyleyen bir kadının karşısına eski eşinin yeni sevgilisiyle mutluluk pozları verdiği görüntüleri çıkartıyoruz; üstelik o kadının her ne kadar hiç belli etmese de çok acı çektiğini bilerek yapıyoruz bunu... Bu tip bir olay Kral TV Ödül Geccesi'nde de yaşanmıştı bu yıl. Seda Sayan o dönem Nihat Doğan'la birlikteydi ama ayrı ayrı oturmuşlardı. Mahsun Kırmızıgül de oradaydı. Seda Sayan'ın ödül aldığı açıklandı ve geçmiş dönem Kral TV geccelerinden görüntüler geldi ekrana. Ve o görüntülerde Seda Sayan Mahsun Kırmızıgül'le birlikteydi, ona sarılıp kutluyordu ödül sevincini. Bütün salondan aynı anda 'aaaaa' sesi yükseldi. Yani bunlar hazırlanırken hiç mi düşünülmüyor çok merak ediyorum. Nihat Doğan ile Seda'nın arası bozuk belli ki ayrı oturmuşlar; Nihat Doğan'la Mahsun Kırmızıgül küs, konuşmuyorlar ama ekranda Nihat'ın sevgilisinin eski sevgilisiyle olan görüntüleri var. Bir erkek için ne kadar zor bir an, tahmin edebiliyorum; hanginiz böyle bir durumla karşılaşmak ister ki? Hiç hoş değil! Medya hassasiyetini kaybetti. Artık insanlar yürüyen reytingcikler olarak görülüyor. Üzülecekmiş, kırılacakmış hiçbir önemi yok. Ağlattık mı, programı terk ettirdik mi, tamamdır, bir sevinç bir sevinç sormayın gitsin. Bu mudur yani televizyonculuk? Bu mudur yani insana verdiğimiz değer. Eğer buysa yazık, hem de çok... Bol seyirli günler efendim...