ÇOK GÜZEL HAREKETLER BUNLAR!

Yayın Tarihi : 09-06-2008 11:16
Vizontele Tuba zamanı.. Film inanılmaz bir girişle başlıyor. İlkokulda çocuklar kompozisyon dersindeler, içlerinden bir tanesi (ki o çocuk Yılmaz Erdoğan) yazı yazamadı diye tüm sınıf dalga geçiyor; çığlık çığlığa bağırıyor. O sırada ekranda bir yazı beliriyor 'Yazan Yılmaz Erdoğan...' Çok etkilemişti beni o sahne; tabii film de öyle.. Sonra ekran için bir iki iş yaptı Yılmaz Erdoğan, beğenmedim, sevemedim.. Ama Çok Güzel Hareketler Bunlar'larla Erdoğan yine hedefi tam 12'den vurdu. Ekrana dönüşü muhteşem oldu kısacası.. Cidden çok güzel hareketler bunlar diyesi geliyor insanın.. Gençler süper, skeçler tadında, dozunda.. Yılmaz Erdoğan'ın zaman zaman aralara girmesi ve o özlediğimiz kelime oyunlarını yeniden sergilemesi süper olmuş.. Programın müziği ise tam bir neşe kaynağı, oğlumla bağıra bağıra söylüyoruz ve acayip eğleniyoruz, gerçekten enfes.. Her şeyi geçtim buram buram kalite kokuyor bu program.. Saçma sapan dizilerden, abuk subuk yarışma programlarından sonra ilaç gibi geldi diyebilirim. İlk bölümü değil ama ikinci bölümünde gülmekten kendimi yerlere attığım bir gerçektir ve itiraf edeyim haftanın belki de asrın esprisini yaratmış bir ekiple karşı karşıyayız arkadaşlar. Şu anda kimi görsem aynı espriyi yapıyor.. 'dayım aradı, hangi dayın? Biraz sonra ordayım' ve çeşitli versiyonları, süpersiniz arkadaşlar süper.. Özlediğimiz kalite ekrana geri geldi.. En azından yayınlanan bir program kalite çıtasını yakaladı, inşallah Yılmaz Erdoğan'ın açtığı ışıklı yoldan bazıları da bir şeyler çıkartır ve örnek alır.. Ne diyelim, darısı diğerlerinin başına.. Tebrikler Yılmaz Erdoğan ve BKM'nin süper gençleri.. [b]Diva'nın doğum günüsü...[/b] Pazar akşamı Popstar Alaturka'da Diva'nın doğum gününü kutladık maaile.. Devasa bir pasta, körler sağırlar birbirlerini ağırlar tarzında geçen konuşmalar, öpüşler koklaşmalar, sanki uluslararası bir başarıya imza atılmış gibi jüri üyelerinin zırt pırt el ele tutuşup halkı selamlaması.. Diva'nın değil Popstar Alaturka'nın doğum günü sanki.. Nedir Allah aşkına bu ya.. Tam doğum günü faslı bitti oh kurtulduk derken birden Bülent Ersoy'un sevdiği yemekler sahneye getirildi.. İçimden neler dediğimi tahmin etmeye gerek yok sanırım; görgüsüzlüğün bu kadarına pes demek istiyorum izninizle.. Artık iyice saçmalamaya başladılar, bir garip muhabbetler, Ebru ile Osmantan'ın sürekli flörtöz hali.. Tamam anladık büyük aşk yaşanıyor ama bunu her hafta gözümüze gözümüze sokmanın ne manası var? Hani özel hayat mahremdi, pek göz önünde yaşamayı sevmiyordu birileri; ne oldu ki şimdi? Reyting mi ağır bastı? Popstar Alaturka yarışmasının yarışmalıktan çıktığının kanıtıdır dün gecceki program.. Reji bile duruma ayak uyduramadı ki, daha yarışmacıların elenme sonuçları açıklanmadan ekran altından 'Güle Güle Ercan' yazısını geçiriverdiler.. Durumu anında fark edip hoop diye kaldırdılar ama gördük bir kere işte; ne yaparsınız.. Demem odur ki artık işin suyunu iyice çıkardılar; hatta posasını bile ezdiler.. Biraz silkinip 'biz ne yapıyoruz' demeleri gerektiğini düşünüyorum.. Evet yarışmadan daha çok show programı ama nereye kadar show? Tartışmak lazım.. Bol seyirli günler efendim.