GUİDE'DEN ARTA KALAN ZAMANDA..

Yayın Tarihi : 23-05-2008 21:46
Şu sıralar geccem gündüzüme karışmış durumda; 15 Haziran'da elinizde olmasını planladığımız Summer Guide 08 için harıl harıl çalışır durumdayız. Muhteşem bir dergi hazırlıyoruz, elinize aldığınızda farkı hissedeceksiniz zaten. Bu nedenden dolayı uzun süredir yazımı yenileyememiştim; merak edip soran, 'umarım ters bir şey yoktur' diyen okuyuculara çok teşekkür ederim. Merak edilmek acayip hoşuma gitti :) TV'den de uzak kaldım haliyle bu dönemde biraz. Ama ofiste çalışırken gözüme takılanlar bana yetti de arttı cidden. Şimdi kısa kısa tv'de neler oluyormuş bir bakalım, naçizane yorumlarım eşliğinde tabii ki :) Efendim, çok kötü bir alışkanlık kabul ediyorum ama bendeniz sağlam bir sigara tiryakisiyim. Dün gecce Fenomen programında Uri Geller, sigarayı bıraktıracağını iddia etti. E malum burası bir yayın grubu ve hat safhada sigara tüketiyoruz. Dergicilik zor iş, sigarasız olmaz tabii.. Neyse beyefendi böyle bir iddia da bulunca ekip olarak hadi biz de deneyelim dedik. İşte bir sürü insan çıkarttı stüdyoya ellerinde sigaralarla Uri Beyimiz.. Bağırın dedi; 'sigaradan nefret ediyorum, sigarayı bırakacağım' diye, bağırdık. Sonra sigaraları ellerinden attırdı insanların, söz veriyor musunuz bırakacağınıza dedi, seyirciler hep bir ağızdan evet diye bağırdı; biz de o sırada birbirimize bakıyoruz, acaba bizde de böyle bir etki oluşacak mı diye? Neyse oradaki insanlar bıraktık diye bağırdı. Bizi aldı bir gülme. Sonucu söylüyorum, biz de bu program tam ters etki yaptı ve kendimizi bahçeye zor attık. Ne mi yaptık, e tabii ki kahvelerimiz eşliğinde sigara içtik. Ne bekliyordunuz ki, bırakacağımızı mı sandınız? Saçma sapan programlarla ekran önündeki insanları kandırmaya devam etsinler bakalım, nereye kadar gidecek bu rezalet merak ediyorum. Ardından Siyaset Meydanı başladı.. Ekrandaki alt yazıyı görünce kanım dondu.. Habercilik anlayışı ne zaman bu kadar değişti, kaçırmışım ben.. Ekranda şöyle bir alt yazı vardı arkadaşlar; 'İSTANBUL DEPREMİNİ BEKLİYOR!' Gerçekten 'yuhhhhh' diye haykırmak istiyorum.. Sanki İstanbul Tarkan'ını bekliyor gibi iyi bir şeyden bahsediyorlar yahu, öyle yazılır mı hiç? Arkada sirenler ötüyor, bir felaket senaryosu almış başını gidiyor. Tamam depremi kabul etmek ve onunla yaşamayı öğrenmek gerekiyor ama bunu bu şekilde mi yapacağız? Allah bilir Siyaset Meydanı'nı seyreden kaç insan gecceyi sokakta geçirmiştir? Pes yani, ne diyeyim Allah akıl fikir versin cümlemize.. Bu Genco dizisine akıl sır erdiremediğimi sağır sultan bile duydu sanırım. Ama yok dizi ısrarla devam ediyor, Menekşe ve Halil gibi kaliteli bir dizi bile sona eriyor ama Genco'ya ısrarla devam.. Fragmanlarda denk geldim geçen akşam; okulda hademelik yapan delikanlımız aynı okula hoca oldu; aşık olduğu, sevdiği zengin kızımız da zor duruma düşünce öğrenci olduğu okulda hademe olarak işe başladı. Senaristler sıkışınca Türk filmlerine başvurmayı alışkanlık haline getirdiler sanırım. Binbir Gecce'den sonra Genco da Türk filmi tadında ilerliyor, bayılttınız cidden.. Yaratıcılık bittiyse diziyi de bitirin kardeşim ya, bu ne uzatma hırsıdır böyle, anlamıyorummm kiiiiiii???? Bir de anlamadığım diğer nokta şu.. Şimdi bu kızımızın maddi durumu çok kötü ya, hani parasızlıktan kan ağlıyorlar ailece ama saçlar sürekli fönlü, eller sürekli manikürlü, surat her daim makyajlı, kıyafetler alabildiğine havalı.. Nasıl oluyor da oluyor peki? Yaprak Dökümü'nde de sürekli her yere taksiyle gidilmesi gibi bir durum söz konusu. Hiç kimse akıl edemiyor mu bu detayları ya şaşırıyorummmm.. Yol Arkadaşım'ı sevdim cidden. Fakat Kanal D, önce tanıtımın suyunu çıkardı, sonra da 1. bölümün.. Aman yarabbim kaç kez tekrarı verildi hatırlamıyorum. Zaten ikinci haftadan gümlediler, yeni başlayan bir dizinin ikinci haftasında 1. bölüm tekrar edilir mi yahu, nasıl bir mantıktır bu yani.. Dedim ya Summer Guide nedeniyle geccem gündüzüme karıştı diye.. Gecce yarısı bile Yol Arkadaş