Meğerse insanlar İstanbul’da kendi kendilerine şikayet ederek, kazık yiyerek eğleniyorlar ve yemek yiyorlarmış.
Şimdi şikayetlerine cevap verecek, ilgilenecek birisinin olması onlarında hoşuna gitti. Ben pazarlık edip şikayetleri çözdükçe, yeni şikayetler gelmeye devam ediyor.
Aşağıdaki arşivde bir ay içinde gelen şikayetler ve çözümleri var. Kimisini misafir ettirdik, kimisinin trafik cezasını bile ödettik.
Mekan sahipleri de çok memnun bu durumdan.. Her ne kadar şikayetler yayınlanmasa çok daha hoşlarına gidecek ama maalesef aracı kurum değiliz!
Mekan sahipleride bu sayede, mekanlarında olup bitenleri, elemanarının müşterilere davranışlarını, kaçağı-kuçağı öğrenmiş oluyorlar.
Evet, işte bir şikayet de Bebek Kitchenette’den geldi. Astoria Kitchenette’den şikayet gelince, Doors Grubu Sadakat Programları Müdürü Teuta Narazan hemen olaya el koymuştu. Bakalım aşağıdaki bu şikayet için kendileri nasıl bir cevap gönderecekler. Bu arada şikayeti gönderen Gizem Oflazoğlu da, Bodrum Kempinski Hotel Barboras Bay, PR Müdürü..
Sevgili Kenan Bey,
Bir Kitchenette Bebek macerası da benden :) Yaklaşıkk 7 boş masa, dipte bahçede, oturuyoruz ama, malesef diyorlar teknik olarak kapalılıyız, servis veremiyoruz. Ama hemen yan masalarda yemek yiyorlar. Ne misafir karşılama, ne doğru düzgün konuşma ne birşey. Artık Lucca'da yer bulamayınca gidilen her yerden, hiçbir zaman gidilmemesi gereken bir yer haline geldi. Yurtdışında cafe açmakla olmuyor değil mi? Londra'nın muhteşem yeme-içme dünyasında, bu tavırlarla 1 gün yaşayamazlar.
Sevgiler :)
Gizem Oflazoğlu
[b]CAHİDE’DEN ŞİKAYET VAR![/b]
Merhaba Kenan Bey;
Restoranlarda yaşanan sorunlarla ilgili yazılarınızı ilgiyle okuyorum.
10 Mart 2012 Cumartesi akşamı Cahide restoranda yemek yedik. Servis, yemek ve show çok güzeldi. Fakat tuvaletlerle ilgili detay çok can sıkıcıydı. Her zaman olduğu gibi bayanlar tuvaleti çok yoğun ve uzun sıralıydı.
Tuvaletlerin bakımı ile ilgilenen bayan elinde ameliyat eldivenleri ile tuvaletlerde kullanılmış kağıtları iki eliyle avuçlayarak insanların arasından geçirerek el yıkama musluklarının yanında duran büyük çöpe kerelerce taşıdı.
Taktir edersiniz ki bu yapılan sözüm ona temizlik çalışması son derece hijyen kurallarına aykırı bir davranış ama daha da kötüsü yine aynı eldivenler elinde olmak kaydıyla temiz tuvalet kağıtlarını yerlerine taktı. Bundan daha da fena olan aynı arkadaş tuvalette işini bitirdikten sonra içeride servis yoğunluğundan olmalı masalara yapılan yemek servisine yardım etti. Bu şahit olduğum olay neticesinde mekanlar ne kadar lüks olursa olsun orada çalışan insanların temizlik anlayışına mahkum olduğumuzu bir kere daha görmüş oldum. Kendi adıma şahit olduğum manzara karşısında tedbirimi alırım, bir daha mekana gitmem ama işletme bu konuda daha hassas davranmalı. En azından tuvalet bakımı için ayrı bir personel bulundurmalı ve son derece basit çözüm olan tuvalet çöplerine poşet koyma uygulamasını başlatabilir. Bu şikayetimle belki toplum sağlığına katkıda bulunmuş olurum.
İyi çalışmalar dilerim
Feride Gürbüz
* * *
Cahide ekibi bu konulara çok dikkat eder aslında. Şikayeti iletelim bakalım, Çapa Marka Genel Müdürü Barış Demirtaş nasıl bir cevap verecek görelim.
[url=https://www.gecce.com.tr/yazarlar/pazarlikci/cahide-musterisinden-ozur-diledi]CAHİDE'NİN CEVABI İÇİN TIKLAYINIZ...[/url]
[b]FOÇA BALIK’TAN ŞİKAYET VAR![/b]
Kenan Abi,
Geçen hafta sonu kız arkadaşımla spor sonrası öğle yemeğinde balık istedi canımız. Yakın olduğu için Ataşehir'de yeni açılan Foça Balıkçısı'na gitmeye karar verdik. Bir karar ki, ufak ve basit bir İstanbul'un göbeğinde balık yeme zevkini hem bize haram ettirdi hem de cüzdanımıza epeyce zararı oldu. Anlatayım..
Vakit öğle vakti, koca otoparkın boş olmasına ve arabamı kendim parketmeme rağmen vale hala anahtar istedi benden. Vermedim tabii ki. Restorana girdiğimizde normal olması gereken karşılanma olmadı ve biz nereye oturalım diye bakadururken uzaktan bir garson koşar gibi gelerek bizi yönlendirdi. Restoran'da tahminen 50 civarında masa var ve bunların sadece 2'si dolu idi biz girdiğimizde.
Üstü kapalı olmasına rağmen sigara içilen taraf olarak tanımlanan, yola ve ötesindeki büyük bir inşaatın iskele dolu muhteşem şantiyesine bakan (Lütfen dikkat, boğaz manzarasına hiçte benzemeyen bir manzara bu) pencerinin önündeki bir masaya oturduk. Arkadaşım "şarap var mı" diye sordu. Bu durumda şarap menüsü yerine garsonun sadece "var" cevabı geldi.
Birer kadeh beyaz şarap söylememize rağmen gelen şarap kırmızıydı. Hani restoran kalabalık olsa anlayacağım hata yapmış olabilirler diyecem ama, müşteriden çok garson vardı işletmede!
Tipik kazıklama restoranlarında olduğu gibi, yemek menüsü hak getire idi... Garson balık çeşitlerini saydıktan sonra birer çupra yemeğe karar verdik. Çiftlik çuprası olduğunu söyledi garson sorduğumuzda. Balığımız geldiğinde gözlerime inanamadım! Bir balığı ikiye bölmüşlerdi ve kim büyük parçayı yiyecek diye de sorma gafletinde bulunuyorlardı! Arkadaşım neden bir kişiye tam balık getirmediklerini sordugunda "Bütün balık size çok olurdu hanımefendi" diye bir cevap geldi! Garsonlar aniden diyetisyen olmuş, bizim adımıza karar veriyorlardı!
Kültablası olarak rakı kadehleri için kullanılan su dolu kuyu buz kabı getirdiler. "Bu mudur kültablası" diye sordugumuzda "evet" dediler, zabıta gelirse masada kültablası görmez ve ceza yazmaz dediler!
Balık sonrası tatlı için helva istedik. Normal balıkçılar bunu sormadan ikram olarak getirir, aklınızda bulunsun. Ama Foça geleneği olmalı herhalde, hesaba ayrıyeten yazılmıştı bu helva.
Hesap derken, en önemli konuya geldik... Birer kadeh şarap ve bir balığın iki yarısı için 130 TL hesap geldiğini görünce gözlerime inanamadım. Spor sonrası hafif ve sağlıklı bir yemek hızla sinir sistemlerimizi allak bullak ediyordu. Hesaba tekrar baktım ve bir çiftlik çuprası için 65 TL bedel yazıldığını gördüm! Garsona "çiftlik balığına bu kadar fiyat biçilir mi" diye sorduğumda, "hayır efendim o deniz çuprasıydı" cevabı geldi!
Garsondan hesabı müdürüne götürerek tekrar gözden geçirmesini rica ettim. Aynı şeyi hangi normal, saygı değer bir restoranda yapsam, müdür masamıza kadar gelip durumu açıklama nezaketini gösterir, bildiğiniz gibi Kenan Abi. Burada öyle bir durum olmadı tabiiki. Net ve olumsuz bir cevaptan sonra hesabı ödedik ve arkadaşıma bu konuyu size yazacağıma dair söz vererek restorandan ayrıldık.
Ben fena halde kazıklanmakdan ziyade, şikayetimi, normal bir öğle yemeğinin neden boş bir restoranda iki sıradan insana zehir edilmesi gerekliliği üzerine kuruyorum Kenan Abi. Gerçekten gerekli mi bu tavır sizce?
Saygılarımla...
Kemal Parlar
[url=https://www.gecce.com.tr/yazarlar/pazarlikci/foca-baliktan-detayli-cevap]FOÇA BALIK'IN CEVABI İÇİN TIKLAYINIZ...[/url]
* * *
Dediğim gibi daha bir çok şikayet var ve hepsiyle tek tek ilgileniyorum. Cevaplar geldikçe, pazarlığı yaptıkça da yayınlıyorum.
Sizinde hakkınız var kazıklanmamaya.. Her türlü şikayetlerinizi bana bildirebilirsiniz. Bekliyorum.