Hep müşteriler mekanları ve çalışanları şikayet ediyorlardı. Bu mailde de Gürkan Karataş isimli garson arkadaşımız çok güzel bir şekilde Türk müşterisini şikayet etmiş. Çok da haklı konulara değinmiş. Tebrikler Gürkan.. Mailini çok beğendim. İnşallah Türk müşterisi dediklerini dikkate alır.. * * * Kenan Bey merhabalar, ben merhaba sözcüğünü hiç eksik etmedim, çalıştığım restoranda olsun veya özel yaşamımda, ben bir işletmede garsonluk yapıyorum, mesleğimi çok iyi biliyorum evet, geçmişten günümüze Türk ve dünya şaraplarını, Dünya Mutfağı’nı, yemek ve şarap uyumlarını ve sunumlarını, misafir memnuniyetini, sofra kültürünü vs. Aslında çok zor bir meslek garsonluk, çok iyi çalışmak lazım dersimize, işletmelerin de personelini iyi seçmesi ve misafir memnuniyeti konusunda personelini eğitmesi, sunumunu yaptığı yiyecek ve içecekler hakkında personelinin iyi düzeyde bilgi sahibi olduğunu bilmesi gerekiyor, bu konuyu burada noktalayalım. Asıl söylemek istediğim yerli ve yabancı misafirler arasındaki fark. Hani değerli Türk misafirlerimiz hep şikayetçiler ya, belki Avrupa görmüşler, kendi ülkesinde de aynı sıcaklığı, samimiyeti servis ve yemek kalitesini arayabilirler… Çünkü Avrupa’da birçok mekan gezdi, yeri geldi kendi ülkesini eleştirdi, (konu hakkında) şimdi biraz da ben değerli misafirlerimi eleştireceğim izniniz olursa. Rezervasyon mu yapmak istiyorsun o zaman size ayrılan masaya oturun lütfen, rezervasyonsuz mu geldiniz hoş geldiniz (şu masadaki insanları kaldırıp bizi oturtabilir misiniz veya bizi derhal sigara içilen bölüme alacaksınız ben sizin sürekli müşterinizim gibi tekliflerde bulunmayınız) bir mekana girerken bir merhaba deyiniz, lütfen kaç kişi olduğunuzu kapıda size değer veren karşılama görevinde bulunan mekan hostesine bildiriniz, pat diye içeri girip 4 veya 6 kişilik masalara 2'şer kişi olarak oturmayınız, size merhaba hoş geldiniz diyen personele, zahmet olmazsa teşekkür ediniz; bu bizi olduğu gibi siz değerli misafirlerimizi de yüceltir. Benim çalıştığım işletmede birçok yabancı misafirim oldu, hiç tanımadığım kişiler, mekana girip mekandan çıkana kadar ki zaman diliminde o kadar kibar ve mütevazilerdi ki bazen hayran oluyorum, hani Avrupa gördünüz çok farklı lezzetleri kadehlerinizle keşfettiniz ne güzel, ama misafir olmanın hangi kurallara ve insani yönlere bağlı olduğunu da öğrenmeniz gerekir. Biraz bu konuda çok zayıf bir Türk misafir kitlemiz var. Tabii ki bizim için bir bardak çay içenle, mekanı parti için kapatan misafirimiz aynı değeri ve hizmeti görür. Türk servis personelleri de yurtdışı ve birçok uluslararası seyahat gemilerinde çalışmış yeme-içme sektöründe birçok şarap, yemek ve servis dallarında eğitim ve sertifikalar almıştır. Türk servis personeli de siz değerli misafirlerimize, (kaliteli, samimi ve sıcak) yönleri ile hizmet verip, geçirmiş olduğunuz değerli zamanlarınızı, kadehinizdeki şarabın damağınızdaki keyfini her daim yaşatacaklardır. Teşekkürler. Gürkan Karataş