Paşhan Yılmazel ters köşe yapacak!

Onur Aktaş
Onur Aktaş
Yayın Tarihi : 12-07-2015 12:20
[resim=20150711resim-115812ZX][/resim] [b]Bir süredir sizi ekranlarda göremedik nerelerdeydiniz?[/b] Tibet’teyim, kendimi buldum. (Gülüyor.) Ya aslında bir yerde değildim. Sadece fazla dizi yapmıyorum, tutar ya da tutmaz sene de bir tane dizide rol alıyorum. Bundan önceki son 2 işim uzun soluklu olmadığı için sanki uzak kalıyormuşum gibi oldu ama alakası yok aslında. Tiyatro da yapıyorum, film de çekiyorum ara ara. Sürekli magazinsel olarak gündemde de olmayınca sanırım insanlar “çalışmıyor herhalde” diye düşünüyor. Öyle bir şey yok. Eylül’den itibaren daha çok çalışacağım, o zaman herhalde daha fazla gündemde olurum. Ben pek popülerliğe takan bir adam değilim. İşimi yapıyorum. Konservatuar tiyatro mezunuyum. 60 yaşıma geldiğimde de yine bu işi yapacağım. [b]Tutar mı Tutar dizisindeki rolünüzden biraz bahseder misiniz?[/b] Tutar mı Tutar’daki rolüm çok güzel. Cemal karakterin adı. Biraz çok şaşıran, tabiri caizse şapşal diyebileceğimiz biri. Olaylara çok şaşırıyor, çok gergin ve buradan çıkmak istiyor. İşin en güzel tarafı her şeyin yalan olduğunu düşünürken de gerçekten aşık oluyor. Ve Süreyya onun hayatındaki her şeyi değiştiriyor. Cemal’i de değiştiriyor, Cemal’in her şeye bakış açısını da değiştiriyor. Bence de zaten aşk bir insanın bakış açısını değiştirebiliyorsa aşktır. [b]Kariyerinize bakıldığında Hayat Bilgisi, Doktorlar gibi efsane olmuş dizilerin yanı sıra normal sezonda yayınlanmış uzun soluklu dizilerde görüyoruz. Fakat internette resminizi paylaşarak “Bu adama 30 saniye bakıp gözünüzü kapatınca yaz dizisi fragmanı başlıyor” şeklinde caps yapılmış ve bir çok kişi tarafından da paylaşılmış. Bu algı nasıl oluşmuş olabilir…[/b] [resim=20150711resim-120011JU][/resim] Ben de gördüm bunu, çok güldüm. Ben eğleniyorum böyle şeylerle bunlara sinirlenmiyorum, kızmıyorum. Geçen sene rol aldığım Çılgın Dersane de yaz dizisiydi. Ondan 1 sene sonra tekrar yaz dizisi olunca hemen bu şaka gelmiş. Şimdi yarın başka bir iş yapınca da onunla ilgili güzel bir şakalar yapacaklar. Ben bu capslerle çok eğleniyorum, çok da keyif alıyorum açıkçası çok da zekice buluyorum. [b]Ben görünce çok şaşırdım. Kariyerinize bakıldığında hep uzun uzun işler var. Böyle bir şaka yapılmış..[/b] Eee öyle ama ben 5 tane sinema filmi çektim, 15 yıldır bu işi yapıyorum diye buna takılacak değilim. Ben eğleniyorum, çok güzel şakalar var. Geçen gün gördüm bir tane de bizim sahne ile alakalı yapmışlar. “Sevdiğim kızın sevgilisi olduğunu öğrenince ben” diye. Güzel kafalar bunlar, ben çok gülüyorum bu sosyal medyadaki capslere. Kendim çok yapamıyorum, yapmak istiyorum ama yapacağım inşallah. [resim=20150711resim-120113VU][/resim] [b]Doktorlar dizisi gerçekten Türk televizyon tarihine damga vurmuş, efsaneler arasına girmiş bir dizi. Buradaki rol arkadaşınız Kutsi yıllar sonra sizin diziye konuk olarak yeniden doktor oldu. O sahne sanırım sizin için de entresan olmalı?[/b] Çok güzeldi ya. Bizim için de çok entresan oldu. Yıllar sonra aynı şeyi oynuyomuşuz gibi oluyoruz ama tabi bu sefer ben başka bir karakterdeyim. Fakat Kutsi’nin yeniden Doktorlar kimliği ile orada olması beni de çok koparttı, çok eğlendim. Kutsi değerli bir abimdir. Bu sektördeki abim dediğim tek insandır. Hiçbir zaman desteğini, sevgisini esirgemez. Kötü gün dostudur.. [b]Huzur Sokağı’nda da birlikte rol almıştınız…[/b] Evet Huzur Sokağı’nda da beraberdik. Çok sevdiğim bir abim yine bu dizide de böyle güzel bir anımız oldu. Çok mutluyum açıkçası o duyguyu tekrar yaşamaktan. Çünkü ben onun asistanıydım Doktorlar’da oynarken… [resim=20150711resim-115932HK][/resim] [b]Genelde set şartlarından hep şikayet edilir. Burada durum nasıl? Set arkasında neler oluyor? Ayrıca bugün burası çok sıcak. Az evvel biri ölçtü gölgede 40 dereceymiş. Nasıl başa çıkıyorsunuz bu sıcaklarla?[/b] İnşaatlarda, madenlerde bu kadar insan çalışırken bizim buradaki şartlar afedersiniz ama biraz light kaçıyor. İşimizi severek yaptığımız için, inandığımız bir işin içinde olduğumuz için, çok güzel bir teknik ekiple çalıştığımız için, burada çok güzel arkadaşlıklar kurduğumuz için set de güzel geçiyor. Evet yoruluyoruz, sıcaklar da bazen çok bunaltıyor ama böyle olmak zorunda. 6 günde 90 dakika, 100 dakika çekiyoruz. Bütün oyuncu arkadaşlarım ve teknik ekipler için geçerli bu durum. Zor ama şu an bu şekilde. Eğer düzenlenmezse, bu süreler düşmezse böyle de devam edecek yapacak bir şey yok açıkçası. [b]Uzun yıllardır bu sektörün içindesiniz. Dizilerde ve sinema filmlerinde rol aldınız. Ben sizi tiyatroda da izleme fırsatı buldum.[/b] Hangi oyunu izledin? [b]Cem Özer’le olan oyun, Oğluma bir haller oldu. Yazmıştım hatta oyunu da.[/b] Evet evet hatırladım çok güzel yazmıştın, ayrıca teşekkür ederim onun içinde. [b]Şuraya gelmek istiyorum. 16 yıldır bu meslekte olan biri olarak sektörün şu anki durumunu nasıl buluyorsunuz? Sürekli diziler giriyor, çıkıyor, kaldırılıyor. Oyuncuların sitem ediyor, dizi sürelerinin kısaltılmasını istiyor. Ekonomik şartları iyi olanlar “dizi süreleri kısalmazsa ben artık dizilerde rol almayacağım” diyor. Bu karışıklıkla ilgili neler söylemek istersiniz?[/b] Aslında sadece bizim sektörle alakalı bir şey değil bu. Genel olarak tüm mesleklerde böyle bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum. Karmakarışık bir sistem var. Ben Almanya’dan geldiğim için söyleyebilirim bunu biraz disiplin sorunumuz var ve insanı şartları hep ikinci plana atıyoruz biz. Hangi meslek sektöründe olursa olsun bence bu böyle. Binalar yaparken park yapmayan insanlarız biz. O binaları dikerken insanların nefes alabileceği parkları yapmadığımız için de setlerde de böyle çalışıyoruz, şirkette de böyle çalışıyoruz. Sizin çalıştığınız şartları da hepimiz biliyoruz. Maalesef ki birincil önceliğimiz kar marjını yüksek tutmak. Genel olarak böyle işliyor sistem. Yanlış bir politika bence. O yüzden hep bir yere yetişiyoruz, hep bir acelemiz var. Bunu yurt dışına çıkınca acele bir şey istediğinizde insanlar size garip garip bakınca daha iyi anlıyorsunuz. Çünkü insanlar daha rahat ve daha keyfe kederler. Biz ise biraz aceleciyiz. [b]Tamam da eskiye nazaran şimdi durum daha kötü değil mi? Bir dizi kaldırılıyor hemen yerine başkası giriyor…[/b] Evet öyle. Yapım şirketleri de 4-5 iş yapmaya başladı ve 1-2’si tutarsa diye düşünüyor. Bu sene biraz entresan bir sezon geçti. Ben dizi yapmadım. Bu diziyle Ocak öncesi anlaşmıştık, bahar diye düşünüyorduk, yaza kaldık. Bu sene çok dizi girdi, çıktı. Tahminimce 150 kadar dizi yapıldı, 20’sini belki de 15’ini ekranlarda tutabildik. Oluyor böyle. Herhalde bir değişim süreci yaşanıyor, kabuk değiştiriyoruz. Şimdi mesela romantik komediler gündeme geldi. Şimdi de böyle bir süreçteyiz. İnşallah yazın başlayan bu diziler sezon içinde devam edebilir. İnsanlar artık televizyonda dram görmeyi çok istemiyor daha çok eğlenceli işleri istiyor. Toplum olarak tadımız biraz kaçık ya o yüzden insanlarımız televizyon karşısında geçince daha eğlenceli şeyler görmek istiyor. [resim=20150711resim-120219ET][/resim] [b]Son zamanlarda sanırım maliyeti düşürmek adına başrollerde tanınmamış oyuncular oynatılıyor. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Artık ismin ve tecrübenin pek önemi kalmadı mı?[/b] Bir renk paleti gibi düşünmek lazım. Başka şeyler, farklı renkler de deneniyor ama oyunculuğun ve tecrübenin de geri planda bırakılacağına ben inanmıyorum. Bu meslek için her zaman savaşmak ve kendinizi geliştirmek gerek. Evet dediğiniz gibi hiç oyunculuk tecrübesi olmayan arkadaşlarımız da başrol oynayabiliyor ama onlar şunun farkında olmalılar şu an varlar. Hep söylenir televizyona iş yapmak sabun köpüğü gibidir. Bence bu çok doğru bir terimdir. O an çok popüler olursunuz ama ondan sonrasında kimse sizi hatırlamayabilir. Bu mesleğin doğasında olan bir şey. O yüzden de kimseye ön yargılı bakmıyorum. Bence hepsi de olmalı, bence çok geniş bir havuzda çalışmalıyız, o genç kardeşlerimiz de olmalı ama tabii kendilerini geliştirerek. Çevremizde bunu başaran insanlar var. [b]Tamam ama örneğin siz tiyatro eğitimi almışsınız, 15-16 yıldır bu işin içindesiniz. Olduğunuz yere gelebilmek için çok savaş vermişsiniz. Öbür taraftan o yaşa kadar hiç oyunculukla işi olmamış, meslekle uzaktan yakından alakası olmayan biri geliyor ve sadece şekli güzel diye başrole oturuyor. Belki de sizin aldığınız kadar da ücret alıyor. Bu sizi hiç rahatsız etmiyor mu?[/b] Bu işin yanlışı doğrusu yok. Bu bir show business. Olacaklar, olmalılar da. Çünkü bu renklendiriyor gibi de geliyor bana. Dediğin gibi ben tiyatrodan gelmeyim ve yıllardır bu işin içindeyim ama şuna da inancım tam herkes kendi kısmetinden yer. Eğer onların kısmetinde bu varsa devam etmeliler, yapmalılar. Ben bunca yıldır emek veriyorum, bu kadar kariyer yaptım, uğraşıyorum, tiyatro okumuşum onlar nasıl gelip başrol oynayacak diye düşünecek bir adam değilim. Böyle bir psikolojinin içinde hiç olmadım. Onlar da bu işten ekmek yiyebiliyorlarsa bu işin içinde olmalılar, hiçbir saygısızlık edemem asla. Herkes kendisine bir yol seçiyor ve o yoldan ilerlemeye çalışıyor benim de yolum bu. Dediğin gibi bazen 1 sene ekranda olmayacağım yine görmeyeceksiniz beni ama bazen de 1 sene de 2 tane film yapacağım ama bu işi yapacağım. Benim başka bir mesleğim yok, oyunculuktan başka çarem de yok. Benim tek aşkım oyunculuk. Ben zengin bir ailenin çocuğu olarak mesleğe başlamadım. Emekli bir ailenin çocuğuyum. Benim hayalimde dizi diye bir şey yoktu. Devlet tiyatrosuna girdiğimde o perde de mutlu olan bir insandım. Sonra hayat bana şansımla beraber şöhreti getirdi, daha çok iş yapma imkanı verdi. O yüzden bana her teklif edilen iş benim için hediye gibi. Tamam sonrasında para kazanıyorum eyvallah ama insanların bu kadar para konuşulmasından gerçekten sıkıldım. Ben bu mesleğe gönüllü olarak başladım. Her iş teklifi benim için hediye. Vay be bak bana yine güzel bir iş teklif edildi yine güzel bir işin içinde bir şey yapabileceğim inancı ile başlıyorum. Al işte tiyatro oyununda yaşadığımı Türkiye’de çok insan bilmiyor ama çok güzel başka ve farklı bir performanstı. Başka bir şey yaratma imkanı verdi bana. İşte senden öyle bir yazı duydum benim için yeterli o. Benim için bu paradan çok değerli. [b]Açıkçası ben tiyatro oyununu çok beğendim. Oradaki performansın herkulade idi. Çok farklı bir karakterdi, ters köşeydi ve herkesin altından kalkamayacağı şekilde zor bir roldü. Yine tiyatro olacak mı hayatında ben yine seni tiyatro sahnesinde izlemeyi çok isterim…[/b] Çok teşekkür ederim. Bu sene Eylül’de yine tiyatro oyunu yapacağım inşallah 1 buçuk sene uzak kaldım sahneden. Bu sene daha çok çalışacağım başka projelerde de yer alacağım. Ama o zaman da “her şeye atlıyor” diyecekler. Toplum olarak başkasının mutsuzluğundan mutlu olmaya başladık. Asla kendi başarımız ya da birinin başarısı bizi mutlu etmiyor. Niye hep olumsuz tarafını görmeye çalışıyoruz bunu hiç çözemiyorum. Aklı sıra laf geçirmeye çalışanlar var ya ben hepsini kucaklıyorum aslında. Nefret bana göre değil. [b]Başka projeler var mı? Sinema filmi mesela…[/b] Aklımızda var. İmzaladığımız bir şeyler yok ama çok güzel projelerimiz var. Ters köşe yapacak, sürpriz ve çok şaşırtacak bir proje var. Not: Paşhan Yılmazel projeden bana bahsetti. Henüz kesinleşmeyen bir proje olduğu için ve ona söz verdiğim için detayları yazmıyorum. Ama şu kadarını söyleyebilirim. Bu proje gerçekleşirse olay olur. Hem de öyle böyle değil… YARIN: CAHİT GÖK RÖPORTAJI...