Kerem Ayan ve Oregon!

Caner Ural
Caner Ural
Yayın Tarihi : 27-04-2023 18:10

 

Ümit Ünal’ın senaryosunu kaleme aldığı, Kerem Ayan’ın yönetmenliğini yaptığı  ve Muzaffer Yıldırım yapımcılığında beyazperdeye taşınan OREGON  28 Nisan  Cuma  sinemalarda!

Aslı İnandık, Serkan Çayoğlu,  Selen Uçer, Nazlı Bulum, Özgür Emre Yıldırım, Nejat İşler, Ferit Aktuğ, Fırat Çelik, Billur Melis Koç, Onur Gürçay, Burcu Biricik, Melisa Doğu, Alper Saldıran, Ali İpin,  Zihni Göktay ve Nevra Serezli’den oluşan güçlü oyuncu kadrosuyla dikkati çeken film daha geçen yaz çekim aşamasında  farkındalık yaratmıştı.  

Bayram evveli filmin yönetmeni aynı zamanda İstanbul Film Festivali Direktörü Kerem Ayan ile 42. İstanbul Film Festivali esnasında iki film arasında buluştuk, Kerem Ayan’ın sinema serüvenini, ilk uzun metraj filmi Oregon’u, en büyük tutkularından biri olan müziği, tabii ki Kerem Ayan’ı konuştuk…  

Makine Mühendisliğinden sanata özellikle sinemaya geçiş nasıl oldu?

Lise son sınıfta iken sinemaya karşı ilgim olduğunu fark ettim. O sırada da İstanbul Film Festivali dönemi başlıyor idi. Festival de ne oluyor soruları vardı kafamda, "Festivale gideyim mi?" diye kendime sorarken okulda da  Fen Bölümünde  olduğum için sınav sıralamasında Yıldız Üniversitesi Makine Mühendisliğine girdim. O dönem okulum  ve İKSV Yıldız’da olduğu için okulla beraber İKSV'de çalışmaya  başladım, ilgi sevgi derken bir süre sonra  Fransa’ya sinema okumaya  gittim. Akrabalarım da orada olduğu için kalacak  yer  sorunum yoktu. Fransa’da önce ESRA diye  bir sinema  okulunda daha sonra da Paris Yedi Üniversitesinde okudum. Okul sonrasında haliyle orada kaldım Cannes Film Festivalinde çalıştım. Burada bayağı  teknik konusunda  bilgi birikimim oldu. Birkaç kısa film çektim. Türkiye’ye  döndükten sonra  daha çok tiyatroya  yöneldim. Hep film yapmak istiyordum zaman ve finans gerekiyordu ama ilk filmi sonunda yaptım, bu dönemde altı tane oyun hazırladım.

Tanıyabilir miyiz Kerem Ayan kimdir?

İstanbul Moda doğumluyum. Saint Joseph Lisesini bitirdim. Fransızcam oradan geliyor, az öncede dediğim gibi Yıldız Üniversitesi’nden sonra  15 yıl Fransa’da kaldım. Daha sonrada  çalışmaya Türkiye’ye  döndüm. Sinema severim özellikle korku  filmlerini çok seviyorum. İnşallah  yakın zamanda bir korku  filmide  çekerim. Gezmeyi severim. Şükürler olsun hayatının iyi bir dönemindeyim diyebiliyorum. Uzun zamandır çalışıyorum aslında Fransa da radyoda  daha sonra  Cannes Film Festivali şimdilerde  İstanbul Film Festivalinde çalışıyorum.  Ne istediğimi daha iyi bilen bir dönemdeyim sanıyorum. Genelde  her şeyi dert  eden birisi değilim, daha çok hayatı iyi yanından alan  birisiyim. Haklı olduğum yerde haksız düşmekten nefret  ederim. 

OREGON ne demek? Çok başarılı bir yönetmen olan Ümit Ünal’ın bu hikayesini senin yönetme fikrin nasıl doğdu?

OREGON ne  demek olduğunu söylemeyeyim, çünkü bütün film onun üzerine kurulu, filmin en son görüntüsünde OREGON ortaya çıkıyor bu nedenle şimdi söylemek istemem. Fikir  nasıl çıktı diye sorarsan Ümit Ünal ile aslında bir proje  yapmak istiyorduk. Ben tek günde geçen sabah başlayıp  akşam bitecek çok oyunculu film yapmak istiyordum, tiyatrodan da en çok sevdiğim şey  oyuncu yönetmek onlar  ile  uğraşmak olduğu için fazla oyunculu bir iş yapmak istedim. Ümit  sağ olsun ‘ben sana orijinal bir şey yazayım’ dedi ve yazdı. 80 li yıllarda İstanbul da geçen bir film OREGON. Ümit Ünal genelde kendi yazıp  kendi yöneten bir isim. Şimdiye  kadar  kimseye  hikaye  vermemiş, ilk hikayesini bana verdiği için çok teşekkür  ederim kendisine. Ve Türkiye’nin en önemli senaristlerinden biri olması  benim için ayrı  bir  gurur.

OREGON da  zengin bir kadro var, anlatabilir misin bize filmi?

Evet  zengin bir kadro  sözkonusu, öncelikle sevdiğim oyuncular çalışmayı istedim. Selen Uçer ile  daha evvel beraber çalışmıştık. Özgür Emre  ile çok çalışmak istemiştim , bir türlü kısmet olmamıştı. Aslı İnandık da öyle oldu. Oyuncuyu  biraz sevmem gerekiyor, muhabbet  edip anlaşmamız lazım, enerjimiz uyuyor mu diye araştırmam lazım. Bunun yanında çok değerli Nevra Serezli, Zihni Göktay gibi çok sevdiğim oyuncular da var. Onlarla da çalışmayı  çok istiyordum, kadro bir anda büyüdü Nejat İşler’in de ilk filmimde olmasını istiyordum. Git gide olaylar büyüdü, birkaç konuk oyuncumuz daha var. Burcu Biricik, Melisa Doğu, Alper  Saldıran, Ali ve  İpin en sonunda sürpriz isimler  de  var. Güzel bir kadro oluştu,  uyumlu  ve tatlı  bir  çalışma oldu. Hikayesine  gelince film 1985  yazında geçiyor Bodrum’da yaşayan bir çift İstanbul’a gelmişler, Hippi tipli  bu çift arkadaşlarına bir müzik kaseti iade edecekleri sırada apartmanda geçen olaylar anlatılıyor.

Oyuncu seçimi nasıl oldu?

Aslında OREGON’da  10 tane başrol oyuncu var. Fazla kalabalık bir kadro, 5 çiftin başından geçen hikayeler var. En başında düşündüğümüz Nevra Serezli gibi değerli isimler vardı, daha sonra  yavaş yavaş oyuncular ile konuşmaya başladık, mesela bazı oyunculara ilk etapta başka bir rol teklif etmiştim, daha sonra şu role olur  diyerek o role kaydırdığımız isimlerde  oldu. Bu iki yıla yayılşan  bir süreçte  gerçekleşti aslında tam pandemi dönemine denk geldi, kalabalık bir kadro  olduğu için çekemedik haliyle 2020 ve 2021 yıllarında düşündüğümüz kadronun bazı isimleri 2022 yılında  değişti. Zamansızlıktan dolayı  set tarihleri tutmadığı için  bazı sorunlar oldu. Ama bir şekilde  onları  gayet güzel çözdük. Oyunculardan tek istediğim ‘senaryoyu  okuyun beğeniyorsanız gelin ki bir hevesle çalışalım’  dedim.

OREGON ile beraber yeni Kerem Ayan filmleri gelecek mi? Neler çekmek istiyorsun?

Gelsin istiyorum açıkçası, OREGON da bütün set dönemi toplam üç hafta çok güzel geçti. Ağustos ayında İstanbul’da çektik. Hava inanılmaz sıcaktı ama her şeye rağmen çok güzeldi. O yüzden bana da büyük motivasyon oldu hadi bir daha yapalım şeklinde aslında. Şimdi bir tane dizi film projem olacak. O olursa çok sevinicem şu anda ön çalışmaları içerisindeyiz, kısa 30 dakikalık bölümler halinde  komedi mafya polisiye  gibi bir şey. Platform için çalışmalarımız malum Tv lerde  30 dakikalık diziler olmuyor, bakalım bekliyoruz. Bir de film projesi sözkonusu onu bu yaz oturup  yazmak  gerekli, tiyatro  da yapmak istiyorum onu da çok özledim, hazır  bekliyorum biraz zamanı var.

Sinema yanında müzik de senin ayrı bir tutkun, DJ kabinine geçince neler hissediyorsun? Seçkilerin  neler oluyor?

Müziği gerçekten çok seviyorum, OREGON’un müziklerini Norveç’te Cüneyt Çağlayan yaptı, bir çok filminde müziklerini yaptı bugüne kadar, onunla çok konuştuk filmin müziğini, müziği çok sevmeme rağmen filmlerde  müziği pek sevmiyorum sanırım. Gereksiz müzik  kullanımı çok rahatsız  ediyor  beni. Ama filmin ruhuna uygun çok güzel bir müzik yaptı Cüneyt Çağlayan bunun üzerine Ümit Ünal bir şarkı sözü yazdı. Filmimizin Rüya  adında bir şarkısı da oldu. Ve şarkıyı Kalben söylüyor. Onun söylemesinden çok mutlu oldum. Umut  ediyorum ki Kalben’in yorumladığı Rüya adlı şarkıyı yakın zamanda Dj performans gösterdiğim mekanlarda çalarım. DJ'lik yapmak çok hoşuma gidiyor ama normalde  profesyonel bir DJ değilim.

Zevkten yapıyorum DJ'liği bunun yanında söylebileceğim şarkıları çalıyorum diyelim. Yerli yabancı diye bir ayrımım yok. Özetle eğlenceli şarkılar çalıyorum. Genelde yabancı tercihim ama  Türkiye’de gece bir noktadan sonra yerli parçalara dönüyor seçkiler. Amacım dans eden mutlu olan insanlara güzel zaman geçirtebilmek. Tüm DJ'lere  saygım sonsuz ama benim ki biraz eğlenceli bir şey, daha ziyade dans ederken söylebileceğiniz şarkıları seçiyorum.

 

***

 

Ayşem Ötük "Bir Pera Masalı"nı anlatan eserleriyle Galeri Inn İstanbul'da!

Galata'da bulunan Galeri Inn,  cam sanatının Türkiye’deki öncü isimlerinden Ayşem Ötük’ün eserlerine 29 Nisan tarihi itibari ile kapılarını açıyor.

8 değişik eseri sergilenecek olan Ayşem Ötük, "Hala Burada" adlı sergisinde; geçmiş dönemde Pera’da yaşanmış olan hikayeleri bu ana getirerek bu andan o anın duygusuna bakmayı ve bir nevi geçmişle bugünü harmanlamayı amaçlıyor. Ötük, geçmişte keyif alınan ya da bize acı veren noktaları tarihten cımbızla çekip ortaya çıkararak ziyaretçilerde Pera’nın o yıllarına ait bir duygu ağı yaratıyor.

20 Mayıs  2023  tarihine kadar açık olacak sergide, Ayşem Ötük’ün ilk kişisel çalışması olan “Hala Burada” serisinin bir parçası olarak anlardan ve anılardan oluşuyor. 

Eserlerinin hikayesi adalarda başlayıp Pera’ya sıçrayan ve Pera’nın  geçmişine karma bir teknik üzerinden yaklaşan sanatçı, serbest figüratif çalışmalarında; fototransfer, cam boyama ve metal karışımı işlerini bir araya getirerek farklı ve kendine özgü bir teknik yaratıyor. Gonca  Yengin’in küratörlüğünü üstlendiği sergi,  Bir Pera Filmi’ni andırarak anlık karelerin dondurulumasının hemen ardından ekranın yırtılması ve ekranın içerisinden bir enstantanenin canlandırılma biçimiyle sanatseverlerde büyük merak uyandırıyor.

 

***

 

"Analoga Dijital Dokunuş" sergisi 29 Nisan'da açılıyor!

İzmir Kültür Sanat Fabrikası, birbirinden önemli sergi ve etkinliklere ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.

29 Nisan 2023 tarihinde  açılacak İzmir Kültür Sanat Fabrikası, bünyesindeki kültür sanat mekânları sayesinde İzmir’e kültürel  hareketlilik getirecek ve İzmir turizmine büyük katkı sağlayacak yeni bir cazibe merkezi olacak.

İzmir Kültür Sanat Fabrikası bünyesinde yer alan İzmir Resim ve Heykel Müzesi Galerisi’nde düzenlenen “Analoga Dijital Dokunuş” sergisinde resim ve heykel gibi analog dünyanın dönüşümüne ve estetik anlayışların yeniden değerlendirilmesine tanıklık edilecek.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlenen sergi, 9 Mayıs 2023’e kadar ziyarete açık olacak.

Koordinatörlüğünü Dr. Nabat Garakhanova’nın, küratörlüğünü Esra Özkan’ın yaptığı sergideki eserler, sanatçıların dijital araçları ve teknikleri kullanarak analog dünyayı yeniden yorumlama ve dönüştürme süreçlerini gözler önüne serecek.

Ziyaretçileri dijital ile analog arasında keyifli bir yolculuğa çıkaracak olan sergide Begüm Çelik, NastPlas, Federico Clapis, Uğur Acil, Muse VR, Erhan Özden, Durmuş Bahar, Lorem Ipsum, Ozan Atalan, Ahmet Said Kaplan, Ayça Turan, David Szauder ve Varol Topaç gibi ulusal ve uluslararası 13 sanatçının eserleri yer alacak

 

***

 

Yasemin Sakallıoğlu Türkiye turnesinde!

Yasemin Sakallıoğlu’nun gösterisine bir türlü gidemedim ya bilet bulamadım ya da o tarihte bir şeyler vardı olmadı,  Tv de instgram da kahkalarla izliyorum onu,  yaklaşık 2 sezondur kapalı gişe sahnelediği tek kişilik gösterisi “Doğru Koca Nasıl Seçilir?” ile bayram sonrası Türkiye turnesine hız kesmeden devam ediyor!  Hatta Biletix yaptığı açıklamada 2022 yılında stand up dalında en çok “Doğru Koca Nasıl Seçilir?” e bilet kestiğini belirtmiş. 

Şimdiye kadar kadar sahneden milyonlara ulaşan başarılı komedyen gösterilen yoğun ilgiyle  Türkiye’yi karış karış dolaşmaya devam edecek.  

Başarılı komedyenin, BKM organizasyonu ile  kendi yaşamının birbirinden komik hikayelerini, aile bağları, kadın erkek ilişkileri ve bu ilişkilerin psikolojik yansımalarını, çeşitli tiplemelerinden yardım alarak aktardığı kahkaha dolu gösterisi, sürpriz sahne performansı ile doruk noktasına ulaşıyor.

Gittiği her şehirde büyük sevgi ve ilgiyle karşılanan Yasemin Sakallıoğlu’nunfenomen olma yolundaki kapalı gişe gösterisi “Doğru Koca Nasıl Seçilir?” nin gösteri tarihleri….

 

28 Nisan                   Konya             – Selçuklu Kongre Merkezi Anadolu Oditoryum

30 Nisan                   Mersin            – Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi

08 Mayıs                  İstanbul          – Maximum Uniq Hall

17 Mayıs                  İstanbul          – Bostancı Gösteri Merkezi

29 Mayıs                  Denizli            – Denizli Açıkhava Tiyatrosu

31 Mayıs                  İzmir               – Kültür Park Açıkhava Tiyatrosu

 07 Haziran               Bursa              – Kültür Park Açıkhava Tiyatrosu

 

***

 

Elif  Yakarçelik şarkıları!

Güldür Güldür Show, Var Bunlar, Hava Muhalefeti, Dedemin Fişi, Anasının Oğlu, İnsanlar Alemi, 5’er Beşer, Benim Annem Bir Melek gibi Türk televizyon ve sinema tarihine unutulmayacak projeler kazandıran Yakarçelik, insanları güldürmeyi kendine adeta görev edinmişken  yorumcu kimliğinde tamamen hüzünlü bir portreye bürünüyor.

 

Özgün yorumuyla kendine has sadık bir dinleyici kitlesine ulaşan Elif Yakarçelik üç yıl aradan sonra yeni şarkılarını sevenleriyle buluşturdu geçtiğimiz hafta.

Hazırladığı yeni albüm için stüdyoya giren Yakarçelik, albümden önce Kalan Müzik etiketiyle dijital platformda  ‘Kafam Karışık’ isimli şarkısını 14 Nisan Cuma, ‘Buradayız Şimdi’ isimli şarkısını ise 17 Nisan Pazartesi günü yayınladı. 

Caz, pop ve etnik müziği harmanlayarak ortaya çıkardığı şarkılarla kendine ait bir yorum yakalayan Elif Yakarçelik, ‘Geçici’ ve ‘Yalnız Uyuma’ isimli albümlerinin ardından yeni şarkıları için çalışmalarına tüm hızla devam ediyor. 

Söz ve müziği Sibel Algan’a düzenlemesi Özgür Ulusoy’a ait olan ‘Kafam Karışık’ ve  ‘Buradayız Şimdi’  daha şimdiden dikkat  çekmeye  başladı bile.