Peki bu güler yüzlü, bir o kadar da tatlı kadın nasıl oldu da patavatsız bir teyzeye dönüştü. Hikaye şöyle başlıyor.. Ezgi Mola bir gün annesi ve teyzesinin de içinde bulunduğu bir altın gününü telefonuna kaydediyor. Sonra bu görüntüleri Serkan Altuniğne ve Caner Özyurtlu'ya izletiyor. Aklında tasarladığı hikayeyi onlarla paylaşıyor ve "Böyle bir film yapabilir miyiz?" diye soruyor. Görüntüleri izledikten sonra en az Ezgi Mola kadar heyecanlanan arkadaşları hemen işe koyuluyor. Önce Serkan Altuniğne, Çağdaş Dinç'le birlikte senaryoyu kaleme alıyor. Ardından da Caner Özyurtlu yönetmenliğinde film çekiliyor. Ben filmi kahkahalarla izledim. Sizin de seveceğinizi düşünüyorum. Gelin hikayenin geri kalanını Ezgi Mola'dan dinleyelim. [resim=20171208resimHD-125118LN][/resim] [b]‘Maide Teyze’nin Altın Günü’... Bol kısırlı, börekli bir film gibi duruyor? Nasıl bir film bizi bekliyor? Sizden dinleyebilir miyiz?[/b] Aynen öyle... Çünkü bol altın günlü ve altın günlerinin tüm özelliklerini taşıyan bir film. Altın günlerinin olmazsa olmazları kısır, börek ve kektir. Bu çocukluğumuzdan beri böyledir ve böyle olmaya da devam edecek diye düşünüyorum. Ben 90’larda çocuk olmuş biri olarak bu altın günlerinin hep içinde biri oldum. [b]Gider miydiniz altın günlerine?[/b] Tabii. Bizim evde de çok yapılırdı. [b]Siz kısır, börek yapar mıydınız?[/b] Yok o kadar da değil. Annemlerin altın günlerine kaynakçı olarak girerdim. Kısırından, böreğinden ve tüm nimetlerinden faydalanarak tadını çıkartırdım. Bol bol laf dinlerdim. Masanın en baş köşesine oturup kim ne konuşuyor, kimin ne derdi var, kim neden mutlu tüm sohbetleri dinlerdim. Oynarlardı, eğlenirlerdi, sarılırlardı, gülerlerdi. Ertesi gün de kalanların hepsini yemek dünyanın en güzel şeyiydi. [resim=20171208resimHD-125149IQ][/resim] [b]Peki Maide nasıl bir kadın?[/b] Maide mahallenin patavatsız ama en çok da sevilen kadını. Yeri geldiğinde çok sivri dilli, yeri geldiğinde pamuk gibi. Hani bazı kişileri her yaptığıyla seversiniz ya Maide de öyle biri. Bir de öyle insanlar belli bir yaşa geldiğinde ona karşı krediniz de sabrınız da daha fazla olur. Maide’de öyle bir kadın ve biraz patavatsızlıkları meşhur. [b]Peki siz yaşlanınca nasıl olursunuz? Maide’ye benzer misiniz?[/b] Çok yaşlı bir kadını oynamadım. Zaten plastik makyajla da çok tipimi değiştirmedik. Sadece normal bir makyaj yapıldı ama beden de plastik bir müdahale vardı. [b]Ne gibi?[/b] Benim bedenimin kalıbı alındı ve bedenimin üstüne Maide Teyze olabilmek için birazcık daha göğüslü göbekli ve aşağıdan şort şeklinde giyilen bir aparatla birlikte ekstra bir vücut daha yapıldı. Yüzümde çok fazla müdahale yoktu. Kaşlarımı boyayarak ve dudaklarımı incelterek ifademi biraz daha değiştirdik. Biraz daha sevimli sevimsiz bir kadın yaptık. Bu da kendi içinde oldukça tutarlı bir müdahaleydi. [b]Yaşlılığınızı konuşuyorduk...[/b] Böyle bir tiple yaklaşık 1ay geçirince dünyanın en zevkli şeyinin belli bir yaştan sonra her türlü patavatsızlığı yapsan da hoşgörüyle karşılanmak olduğunu gördüm. Şöyle ki beni Ezgi Mola olarak tanımayan insanlar sokakta bir kadın gördü ve o kadına inandı. Maide gibi pazara gittim mesela ve kendi kendime çekim yaptım. “Bana bak bu kaça?”, “Sen şu kadara ver bana” diye Maide gibi pazarlık yapıp “Kaç yaşındasın oğlum sen?” dediğim de “Bu yaştayım Teyze” diye cevap verenler oldu ve ne kadar patavatsız konuşsam da sineye çekip güleryüzünü esirgemeyen insanlar gördüm. Yaşlılara karşı daha sabırlı olunduğunu anladım. Herhalde ben de belli bir yaşa gelince biraz onun ekmeğini yerim diye düşünüyorum. [resim=20171208resimHD-125222JX][/resim] [b]Fragman yayınlandıktan sonra aralarında Demet Akalın, Gülşen ve Serenay Sarıkaya gibi isimlerin de bulunduğu bir çok ünlü isim destek verdi. Siz de “Tanınmış kişileri seven biri” olarak bu destek için neler söylemek istersiniz?[/b] Ben hepsine bayılıyorum. Hiç böyle bir şey söylemediğim halde böyle bir destek görmek beni çok mutlu etti. Zaten herkesle paylaşmak için film yapıyoruz . Bir de üstüne sevdiğiniz insanlar da sizi alkışlayınca çocuk gibi seviniyorsunuz ve içiniz uçuş uçuş oluyor. Çok mutlu oluyorsunuz. Ben de öyle oldum. Sağolsunlar, çok güzel şeyler söylediler, beni yalnız bırakmadılar. Çok heyecanlandım, sabırsızlıkla bekliyorum. Umarım güzel bir karşılığını bulur. Bol bol seyirciyle bir araya geliriz . Ve umarım sinemaya giden ve o bilete para veren herkes kahkaha atarak çıkar. Buna çok inanıyorum çünkü biz çekerken çok kahkaha attık. [b]Geçtiğimiz haftalarda bir paylaşımınız olmuştu. En çok izlenen 10 film içerisinde 4 tane filminiz vardı. Sizce Maide Teyze de bu listeye gider mi?[/b] Gönlümden geçen tabii ki girmesi olacaktır. İnşallah girer. [b]Ama gişede çok dişli komedi filmleri var. “Yol Arkadaşım” devam ediyor, “Aile Arasında” iyi bir başlangıç yaptı. Rekabet olacaktır..[/b] Hepsinin yolu açık olsun. Hepsi de çok güzel ve çok kıymetli filmler. Gülse Birsel zaten bence kalemi ve varlığıyla çok güçlü ve çok güzel bir isim. [resim=20171208resimHD-125249TA][/resim] [b]Maide Teyze’nin de bir Instagram hesabı var ve fenomen olma yolunda da gidiyor..[/b] Biz o hesabı film için ama filmi gizleyerek açtık. Öncesinde istedik ki insanlar birazcık filmin reklamını görmeden ve film olduğunu düşünmeden çektiğimiz videoları izlesinler. Bakalım gerçekten eğlenecekler mi görelim istedik. Nitekim karşılığını da buldu. Çok eğlenilen ve çok izlenen videolar oldu. Bu bizi daha çok heyecanlandırdı. “Doğru yoldayız galiba onlar da bizim gibi görüyor bu karakteri” diye düşündük. [b]Peki filmin tanıtımları bittikten sonra hatta film vizyondan düştükten sonra yine de bu hesap devam eder mi?[/b] Bilemiyorum. [b]Maide Teyze olarak yeni videolar çekmez misiniz?[/b] Valla aslına bakarsanız çekebilirim. Çünkü çok eğleniyorum. [b]Biraz şaka programı gibi oluyor bence..[/b] Evet öyle. Her yere girip çıktım, kimse tanımadı. Elimizde aktüel küçük bir kamera ile her yere girdik ve çok entresan şeyler yaşadık. Hatta Instagram hesabına sığmayacak uzunlukta bir video var. İlerleyen zamanlarda onu paylaşmayı düşünüyorum. İzleyenlerin çok eğleneceğini tahmin ediyorum. [resim=20171208resimHD-125316HQ][/resim] [b]Geçtiğimiz haftalarda Özcan Deniz yaptığı bir açıklamada “Allah belamı verseydi de Keloğlan Kara Prense Karşı filminde rol almasaydım” dedi. Peki sizin “keşke içinde olmasaydım” dediğiniz bir proje var mı?[/b] Yok. Hiç yok. 19. Sinema filmim oldu Maide Teyze’nin Altın Günü. Bu yıl ise çektiğim 4. film oldu. Çok şükür hiçbirinde öyle bir pişmanlığım olmadı. Bütün filmlerimi ve yaptığım diğer işleri çok seviyorum. Çok zor zamanlarım oldu. Herkesin olduğu gibi benim de ekonomik olarak ihtiyacım olduğu için çalıştığım dönemler de oldu. Ama karşıma hep güzel insanlar ve güzel projeler çıktı. Çok mutlu ve çok şanslıyım. Bunun için de Allah’a her gün şükrediyorum ve çok teşekkür ediyorum. [b]Tiyatro da devam ediyor. Bildiğim kadarıyla o da güzel gidiyor..[/b] Çok güzel gidiyor. Hep salonumuz kapalı gişe oynuyor. Sağ olsunlar tiyatro seyircilerimiz de bizi hiç yalnız bırakmıyor. Ama kısa bir ara vereceğiz Filmin PR sürecinde çok gezeceğimiz için ve ben de bölünmek istemediğim için ocak ayına kadar izin istedik. Ekimde ve kasımın başında arka arkaya 10 oyun oynadık. Şimdi kısa bir ara vereceğiz. Ocaktan mayısaa kadar yine peş peşe oynamaya devam edeceğiz. [b]Reklam filmleri dışında sizi televizyonda göremiyoruz. Televizyon için bir şeyler yapmayı düşünüyor musunuz? Dizi ya da bir program olabilir..[/b] Bu sene 4 film çektim. Şayet dizide oynasaydım bunların hiçbirini yapamazdım. Tabii ki bir iş gelir ve ben onu seversem ve o esnada mani olacak başka bir iş yoksa dizi yapmak isterim. “İstemiyorum” gibi bir durum kesinlikle söz konusu değil. Çünkü benim için asıl olan oynamak. Bu tiyatro da olur, dizi de olur, film de olur.. [b]Hayvan haklarına karşı olan duyarlılığınızı da biliyoruz. Son zamanlarda maalesef çok kötü haberler ve olaylarla karşılaştık. Hayvanlara şiddet oldukça arttı. Bu konu hakkındaki düşüncelerinizi de alabilir miyim?[/b] Gerçekten hayvanlara şiddet hayvan diyemeyeceğimiz kişiler tarafından canice arttı. Bunun bu noktaya nasıl geldiğini bilmiyorum. Genel olarak bakıldığında Hayvan Hakları Yasası’nın acilen devreye girmesi gerektiğini düşünüyorum. Öte yandan çocuğa tecavüz edip serbest kalan insanlar da var. Genel olarak yasaların çok daha caydırıcı, çok daha sert ve her canlının yaşama hakkı olduğunun ön planda olduğu şekilde düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Vekillerin, bakanların bu konuya çok özen gösterip, öncelikli davranması gerektiğine inanıyorum. Bu konuda da bir an önce canlıların yaşam haklarının elinden alınmayacağı şekilde olumlu düzenlenmiş yasalarla karşımıza çıkmalarını bir vatandaş olarak sabırsızlıkla bekliyorum.. Bunun kötü bir şey olduğunu, bunun insanlık dışı bir hareket olduğunu, insanların eğitimle bilinçlenmesi gerektiğini devletimizin vatandaşlara öğretmesi gerekiyor. Bunun için de elimizden gelen her şeyi yapmaya oyuncu olarak ve bir vatandaş olarak hazırım. [resim=20171208resimHD-125458SO][/resim]