Umut bir hayaldir ve sizi gerçeklerden uzaklaştırır. Umutlu olduğunuzda, bekleyeceksiniz. Beklemek zorundasınız. Fakat kimi bekliyorsunuz ki? Neyi bekliyorsunuz? Hiç kimse isteklerinizi gerçekleştirmeyecektir, çünkü gerçekler sizin içinizdedir. [resim=20120720resim-183708C4][/resim] Ormanda kaybolan bir balıkçı varmış. Üç gün boyunca hiç kimseyle karşılaşmamış. Dolayısıyla, ormandan çıkabilmek için hiç bir yardım da bulamamış. Üç gün boyunca aç ve susuz direnmiş ve vahşi hayvanların saldırma korkusundan dolayı uyumamış. Kendisine bir şey saldırmasın diye ağaçların üzerinde sürekli uyanık oturmuş. Dördüncü gün, sabahın erken saatlerinde bir ağacın altında oturan başka bir adam görmüş. Adamı görmüş olmasının onu ne kadar mutlu ettiğini hayal edebilirsiniz. Hızlı bir şekilde bulunduğu ağaçtan aşağı inmiş ve ona doğru koşmuş. Onu kucaklayıp, "Seni burada görmek ne kadar da büyük bir mutluluk!" demiş. Diğer adam da aynı şekilde onu sevinçle kucaklamış ve her ikisi de çok mutlu olmuşlar. Bir süre sonra, birbirlerine neden bu kadar mutlu olduklarını sormuşlar. Birinci adam, "Ben kayboldum. Üç gün sonra seni görmek, tabii ki beni çok mutlu etti." Diğeri de aynı şekilde cevap vermiş; "Evet, ben de kayboldum ve nicedir bu ormanda tek başıma kaldıktan sonra seni bulmak, aynı şekilde beni de çok mutlu etti. Ama eğer her ikimiz de kayıpsak, o zaman bu mutluluğumuz niye? Mutluluğumuz ne yazık ki öylesine lüzumsuz ki… Lakin her ikimiz de çıkış yolunu bilmiyoruz ve ikimiz de kaybolmuşuz." Kendinizi kandırmayın! Umudu bırakın ve harekete geçin!