Kerimcan o videoyu neden ve nasıl paylaştı? Yanlışlıkla mı, yoksa gündem olma isteğiyle mi? İki ihtimal de bence korkunç!
Evet, Kerimcan o videoyu, Instagram üzerinden birkaç arkadaşına gönderiyor olabilirdi. Ama o dönem 3.1 milyon takipçisi olan biri, bu kadar pervasızca davranabilir miydi? Aslına bakarsanız bana bu ihtimal çok uzak gelmiyor. Çünkü bu skandal video kadar olmasa da kendisinin daha önce birçok kez tepki çeken görüntüleri olmuştu. İnternette yapılan 5 dakikalık bir aramayla bulunabilecek videolardan bahsediyorum. O yüzden Kerimcan’ın bu tarz bir görüntüyü arkadaşlarına atması uzak bir ihtimal değil.
Gündem olma çabasıyla yaptıysa, görünen o ki başarılı oldu. Ama ‘reklamın iyisi kötüsü olmaz’ mantığının kendisini ne derece bitirebileceğini o da biz de izliyoruz. Ama bana kalırsa bu zayıf bir ihtimal. Kerimcan’ın olay sonrasında yaşadığı panik ve krizi yönetememesi aslında planlı olmadığının bir göstergesi.
Kerimcan 24 yaşında ve bir anda popüler olmuş ve bir anda çok fazla para kazanmaya başlamış bir popüler kültür figürü. Sosyal medyada parladığı için de her şey gözümüzün önünden oldu diyebiliriz. Hadi diyelim ki para ve ün Kerimcan’a ağır geldi. “Peki Kerimcan’ın kendisini uyaracak kimsesi yok mu?” diyordum ki… Eniştesi ve menajeri Tayfun Fişek bir açıklamada bulundu ve "yapılan yorumlara evde gülüyoruz" dedi.
Nasıl yani?
Kardeşim dediğiniz adam, büyük bir skandala imza attı. Binlerce kişi anlık olarak o görüntüyü gördü, sonrasında belki milyonlarca kişi izledi ve haklı olarak tepkisini dile getirirken siz evde oturup gülüyor musunuz? Tüy dikmek tabirinin üzerinde sırıtmayacağı ve belki de az kalacağı bir açıklama okumuş olduk.
Gözler, ünlü yakın arkadaşlarına çevrildiğinde ise orada tam bir karmaşa vardı. Didem Soydan ve Yağmur Sarıoğlu gibi isimler “Herkes hata yapar” minvalinde açıklamalar yapmaya başladı. Evet, her insan hata yapar ama her insan hatalarının üstüne koyarak devam edip son olarak da böyle bir skandala imza atmaz. O yüzden “Herkes hata yapar” argümanını geçiniz. Arkadaşınızı arkasında durmaya çabalarken aslında durumu normalleştirmeye çalışıyorsunuz. Bu durumun normalleşmesi sadece ağızlardan düşmeyen ‘toplumsal çöküntü’nün değirmenine su taşır.
Kerimcan’ın bir diğer arkadaşı Demet Akalın ise Kerimcan’ı yerden yere vurdu. Akalın’ın, Kerimcan’ın daha önce çektiği videoları, konuşmalarını, hayatını bilmediğini düşünebilir miyiz? Yedikleri içtikleri ayrı gitmezken, Demet Akalın’ın evine icra geldiğinde yardıma ilk koşanın Kerimcan Durmaz olduğu bilinirken böyle bir ihtimal mümkün gözükmüyor. Bu hareketi yapma potansiyeli olan biriyle yakın arkadaşken ses çıkarmayıp sonrasında, olay patlayınca ağzına geleni söylemek ne kadar samimi ve doğru?
Ve son olarak nihayet biri Kerimcan’a mantıklı bir akıl vermiş olacak ki. Kerimcan çıkıp bir açıklama yaptı. Ne kadar üzgün olduğundan, utandığından bahsetti ve özür diledi. Ama bu açıklama DJ performansları bir bir iptal olmaya başladıktan sonra geldi. Belki de Kerimcan yaşadığı şoku atlatamadığı için günler sonra açıklama yaptı, bilemiyorum. Kerimcan bu açıklamayı yaparken ne kadar samimiydi? Gerçekten bundan sonraki hayatında daha dikkatli davranacak mı? Özrü sadece utandığı için mi yoksa işlerinden olması ve linç edilmesiyle mi alakalı? Bunları da bilemiyorum, niyet okumaya da çalışmayacağım.
Zira konu nereden tutsam elimde kaldı… Yorum sizin…
