Ekin Keser’in Bir Kaşık Su sergisi

Ekin Keser’in Bir Kaşık Su adlı sergisindeki eserler baskıya, karanlıkta bırakılmaya, yok edilmeye karşı biriken öfkenin dışavurumu niteliğinde.

Ekin Keser’in Bir Kaşık Su sergisi
KÜLTÜR-SANAT
Yayın Tarihi : 23-02-2024 15:52

İstanbul'un sanat sahnesinde dikkat çeken isimlerden biri olan Ekin Keser, buluntu malzemelerle yarattığı eserlerde patriyarkal ve ileri kapitalist düzenin verili imgelerini sorguluyor ve yeniden tanımlıyor. Sanatında dışlanan ile normatif olan arasındaki çatışmayı vurgulayan Keser, müdahale eylemiyle sanatın gücünü kullanıyor.

Son serisi "Fikirtepe"de mülksüzleştirmenin izlerini sürerken, "TC" dizisinde bireyin toplumsal erk içindeki değerini sorguluyor. "Sıla" eseri, kayıp ve unutulanı hatırlatırken, "Kız Şaban" ise gücün sembolünü çiçek formunda betimliyor. Keser'in eserlerinde, erkin kendi söylemiyle çelişkisi "Sanatsız Kalmış Bir Milletin Hayat Damarlarından Biri Kopmuş Demektir" eserinde işleniyor.

Keser'in sanatında fikir, malzeme ve toplumsal ilişkilerin harmanlanması dikkat çekiyor. Veganizm, doğa, kuirlik gibi konuları ele alan sanatçı, problemlerin köküne inerek toplumsal baskı mekanizmalarının bedende yarattığı acıları estetik müdahalelerle aşmaya çalışıyor.

Keser'in eserlerinde dilin önemi büyük. Kelimeler ve cümleler görsel sahnelere dönüştürülerek izleyici, çok boyutlu bir deneyimle karşılaşıyor. Sanatçının "Bir Kaşık Su" enstalasyonu, öfkenin ve yaşamın bir arada olduğunu vurgularken, izleyiciyi düşünmeye ve sorgulamaya yönlendiriyor.