Suç örgütü kurmak, suç gelirlerini aklama ve vergi kaçırma gibi ciddi ithamlarla gözaltına alınan ve ardından adliyeye sevk edilen 18 şüpheli hakkında, mahkemede önemli kararlar alındı. İddiaların odağındaki isimlerden bazılarına adli kontrol şartıyla serbestlik verilirken, Polat ailesinin bireyleri dahil olmak üzere 12 kişinin tutuklanmasına hükmedildi. Şimdi gözler, bu olayın yargı sürecinin nasıl ilerleyeceğine ve şüphelilerin savunmalarının mahkemede ne yönde bir etki yaratacağına çevrildi.
Dava Sürecinde Yaşanan Dramatik Anlar:
Geçtiğimiz günlerde başlayan ve tüm Türkiye'nin nefesini tutarak takip ettiği süreçte, dava kapsamında gözaltına alınan şüphelilerin ifade işlemlerinin ardından dün adliyeye sevki gerçekleşti. Yoğun güvenlik önlemleri altında adliyeye getirilen isimler, savcılık ifadelerinin ardından hakim karşısına çıkarıldı.
Mahkemede yaşanan dramatik anlardan biri, Dilan Polat'ın duruşma sırasında fenalaşarak bayılması oldu. Bu olay, duruşmanın seyrini ve atmosferini daha da gerilimli bir hale getirdi.
Adli Kontrol Kararı Verilenler:
Gazeteci Murat Ağırel'in aktardığı bilgilere göre, mahkemeye sevk edilen 18 şüpheliden 16'sı tutuklanma, 2'si ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılma talebiyle yargı önüne çıktı. İşte adli kontrol şartı ile serbest bırakılan 6 isim:
- Beyza Nur Gün
- Ceyda Nur Gün
- Gürsel Yılmaz
- Yeşim Altınkalem Dalkıran
- Haydar Enes Çetinkaya
- Buse Uzuner
Bu kişiler, serbest bırakılmalarına karşın belirlenen adli kontrol şartlarına uymak zorunda olacaklar.
Tutuklananlar ve Cezaları:
Öte yandan, mahkeme heyeti tarafından tutuklanmasına karar verilen isimlerin listesi şu şekilde sıralandı:
- Engin Polat
- Dilan Polat
- Sezgin Polat
- Sinem Sıla Doğu
- Ahmet Gün
- Alper Kürşat Polat
- Nilgül Yılmaz
- Metin Yılmaz
- Zekayi Tepe
- Can Doğu
- Can Polat
- Halil Polat
Bu 12 şüphelinin, mahkemenin aldığı karar neticesinde cezaevine gönderildiği bilgisi alındı.
Tutuklamaya Götüren Suçlamalar:
Tutuklanan şahısların karşı karşıya olduğu suçlamalar, kamuoyunda ciddi yankılar uyandıran ve geniş bir spektrumu kapsayan ciddi iddialardır. Dilan Polat, mahkemedeki ifadesinde, şirketlerin yalnızca reklam yüzü olduğunu, yönetim ve finansal işlerin eşi ve muhasebeci tarafından yürütüldüğünü belirtti. Ancak suçlamalar, "Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun'a", "Vergi Usul Kanunu'na" ve "Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a" muhalefet olarak sıralanıyor.
Bu davanın yankıları, yargı süreci boyunca kamuoyunun dikkat kesilmesine ve hukukun üstünlüğüne olan inancın sınanmasına yol açacak gibi duruyor. Davanın ilerleyen günlerdeki gelişmeleri, hem medyanın hem de halkın gözü kulağı olmaya devam edecektir.
