Fırsatçı ev sahipleri, yüksek kira geliri elde etmek için çeşitli yollar denemektedirler. Ancak bu durum, kira geliri ile geçinen ev sahiplerini olumsuz etkilemektedir. Özellikle son iki yılda, fırsatçı ev sahiplerinin uyguladığı yüzde 25 kira zammı sınırlaması, kira geliri elde eden ev sahiplerinin gelirlerini olumsuz etkilemiştir.
Ev Değişiminin Kazançlı Tarafı: Kiracılar mı?
Her yıl kiracı değiştirmek, bazı ev sahipleri için oldukça karlı bir seçenek olabilir. Ancak kiracıyı evden çıkarmak, kiracılara tanınan geniş haklar nedeniyle kolay bir işlem değildir. Kiracıların kira sözleşmeleri, kiracılara geniş haklar tanımaktadır. Ancak ev sahipleri, tahliye taahhütnamesi ile bu hakları aşmayı denemektedirler.
Tahliye taahhütnamesi olmadan birçok ev sahibi, kiracılara ev vermeyi reddetmektedir. Kiracılar ise uygun kiralık ev bulma konusunda zorlandıkları için ev sahiplerinin bu taleplerini kabul etmek zorunda kalmaktadır. Kiracılar, tahliye taahhütnamesi imzalayarak, belirli bir tarihte evden çıkacaklarını taahhüt ederler ve kira sözleşmesini uzatabilme hakkını ev sahibine devrederler.
Ancak tahliye taahhütnamesinde belirtilen süre geldiğinde, ev sahibi genellikle kiracıya ya yüksek oranda kira zammı yapmak ister ya da evden çıkmasını talep eder. Kiracılar ise yeni bir ev bulamama ve taşınma masrafları gibi nedenlerle isteksizce ev sahibinin yüksek zam talebine boyun eğerler. İşte buraya kadar her şey ev sahipleri için kurulan bir tuzak gibi işler. Ancak kiracılar, bu sisteme karşı bir formül geliştirmişlerdir.
Kiracıların Cevabı: İtiraz ve Mahkeme Süreci
Kiracılar, tahliye taahhütnamesini işleme sokulması durumunda, icra dairesi üzerinden tahliye işlemine itiraz edebilirler. Kiracılar, imzanın kendilerine ait olmadığını iddia ederek işlemi durdurabilirler. Bu durumda, ev sahibinin sulh hukuk mahkemesine başvurarak dava açması gerekmektedir.
Tahliye taahhütnamesini mahkemeye taşıyacak olan ev sahibi, yaklaşık olarak 2 yıl sürecek bir dava sürecini başlatmış olacaktır. Bu süre içerisinde kiracı evde oturmaya devam edecek ve yüzde 25 oranında kira zammı yapacaktır. Ev sahipleri, yüksek kira geliri beklentisiyle hareket ederken, kendi kurdukları tuzağa düşerek ipleri kiracının eline teslim etmiş olurlar.
Ev sahipleri ile kiracılar arasındaki bu mücadelede, kiracılar hukuki haklarına başvurarak kendilerini koruma yolunu seçmektedirler. Bu durum, ev sahiplerine yüksek kira geliri elde etme planlarını bozabilir ve dikkatli bir şekilde hareket etmelerini gerektirebilir.
Ev Sahipleri ve Kiracılar Arasındaki Dengenin Önemi
Ev sahipleri ve kiracılar arasındaki bu tür anlaşmazlıklar, kira pazarında dengeyi koruma gerekliliğini göstermektedir. Ev sahipleri haklarını koruma hakkına sahipken, kiracılar da uygun ve adil koşullarda ev kiralamaya hakkı vardır. Yasal mevzuat ve kira sözleşmeleri, her iki tarafın da haklarını ve sorumluluklarını belirlemek için kullanılmalıdır.
Ayrıca, bu tür anlaşmazlıkların önlenmesi için ev sahipleri ve kiracıları arasında açık iletişim ve dürüstlük önemlidir. Kiracılar, kira sözleşmesini imzalamadan önce tüm şartları dikkatlice gözden geçirmeli ve tahliye taahhütnamesi gibi belgeleri anlamalıdır. Ev sahipleri de kiracılarına adil bir şekilde davranmalı ve yasalara uygun olarak hareket etmelidirler.
