Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, Engin Polat ve eşi Dilan Polat dahil olmak üzere, toplam 24 şüpheli gözaltına alınmıştır. Şüpheliler, suç gelirlerini aklama, vergi kaçırma ve yasa dışı bahis oyunları düzenleme kanunlarına muhalefet etmekle suçlanmaktadır.
Dilan Polat Tutuklandı Mı?
Operasyon, 1 Kasım'da İstanbul odaklı olarak ve Ankara, Yalova, Ordu, Kırklareli ve Manisa da dahil olmak üzere altı farklı ilde eş zamanlı olarak düzenlenmiştir. Şüpheliler, uzun süren bir takibin ardından, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) ve İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nün titiz çalışmaları sonucunda tespit edilmişlerdir.
Dilan ve Engin Polat'ın da içinde bulunduğu 18 şüpheli, emniyetteki sorgularının ardından Anadolu Adalet Sarayı'na sevk edilmiştir. Soruşturma Bürosunda görevli üç cumhuriyet savcısı tarafından sorgulanan şüphelilerden 12'si tutuklanma, 6'sı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılma talebiyle hakim karşısına çıkarılmıştır.
Dilan Polat Cezaevine Girdi Mi, Kaç Yıl Hapis Yedi?
Bu süreçte, şüphelilerin mali hareketlerine dair MASAK tarafından hazırlanan bir ön rapor da dikkat çekmektedir. Rapor, tasfiye halinde olan üç firmanın, aile bireylerine ait şirketlere sahte faturalar keserek 200 milyon lira nakit akışı sağladığını göstermektedir. Bu paranın ardından, aile şirketleri arasında transfer edildiği ve Engin Polat'a ait Milda Gayrimenkul şirketinde toplanarak gayrimenkul ve lüks araç alımları için kullanıldığı belirlenmiştir.
Soruşturma kapsamında, Dilan ve Engin Polat'a ait bir medikal şirketin de Ankara'da başka bir firmaya isim hakkını vererek, ilgili firmanın hesabındaki 1 milyon 800 bin liranın şahsi hesaplara aktarılmaya çalışıldığı tespit edilmiştir. Bu para transferine müdahale eden ekipler, ilgili şüphelileri gözaltına alarak operasyonu genişletmiştir.
Hakimlik karşısına çıkan şüphelilerden Dilan Polat'ın sorgu esnasında fenalaşarak bayıldığı ve sağlık durumunun iyi olduğu bildirilmiştir. Aynı zamanda, tutuklama kararı açıklandığında Dilan Polat'ın çocuğuna yönelik endişesini dile getirdiği duyulmuştur.
Bu süreç, suç örgütlerine karşı yürütülen mücadelenin kararlılıkla devam ettiğinin ve devlet mekanizmasının bu tür suç faaliyetlerine karşı ne kadar ciddi adımlar attığının bir göstergesidir. Soruşturmanın detayları ve şüphelilerin yargı karşısındaki duruşları, kamuoyu ve ilgili tüm kurumlar tarafından yakından izlenmekte ve güncel bilgiler kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Bu tür olaylar, yasa uygulayıcıların suçla mücadeledeki etkinliklerini ve hukukun üstünlüğünü pekiştiren önemli dönüm noktalarından birini teşkil etmektedir.
